HTTP’den HTTPS’ye Geçiş İçin SEO Checklist

İnternette güvenlik ve gizlilik kullanıcıların hassasiyet sahibi olduğu bir konu. Kullanıcılar bir Web sitesine girdiğinde kendini güvende hissetmek ve kişisel verilerinin gizlilik altında olmasını istiyorlar. Sitenizin ve kullanıcılarınızın güvenliğini sağlamanın yollarından biri de, SSL kullanarak Web sitenizi HTTPS protokolüne geçirmek. Google son aylarda bir web sitesinin HTTPS protokolü kullanmasının sıralamalarda ufak da olsa avantaj sağlayacağını ısrarla belirtiyor. Peki bu geçişi SEO açısından herhangi bir sorun yaşamadan tamamlamak için ne yapmak gerekir? HTTP’den HTTPS’ye geçmek isteyenler için bir SEO checklist hazırladık.

Her gün yüzlerce Web sitesi saldırıya uğruyor ve çoğu site güvenlik açıkları nedeniyle ele geçiriliyor ve zor bir süreçle yüz yüze kalıyor. Özellikle de e-ticaret siteleri için güvenlik her şeyden önce geliyor ve herhangi bir güvenlik açığı, tüm Web sitesinin tehdit altında olmasına sebep olabiliyor. Sadece Web sitesinin kontrolünü kaybetme ihtimali değil, kullanıcıların kişisel ve finansal bilgilerinin de ele geçirilmesi ihtimali doğuyor. Böyle bir durumda kullanıcılar açısından düşünmeye çalışın, o siteden alışveriş yapar mıydınız? Hem siteniz içerisinde hem de kullanıcılarınızın bilgilerini korumak ve sürekli güncel tutmak amacıyla HTTPS protokolüne geçiş yapmanız büyük önem taşımakta.

Not: Https protokolü tek başına bir güvenlik önlemi olarak ele alınmamalıdır ve diğer güvenlik önlemlerinin çalışır durumda olduğundan emin olunmalıdır.

HTTPS sadece güvenlik açısından değil, bir Google sıralama faktörü olarak da değerlendirilebilir. Google Ağustos 2014 tarihinde yaptığı açıklamada  HTTPS’yi bir sıralama faktörü olarak kabul ettiğini duyurmuştu. Web siteniz kullanıcılarınızla ilgili verileri tutuyor olsa da olmasa da HTTPS protokolüne geçmek büyük önem taşıyor. Ancak HTTPS geçişi tamamlandıktan sonra her şey bitmiş olmuyor. SEO performansınızın olumsuz etkilenmemesi için dikkat edilmesi gereken pek çok nokta var. Web sitenizde HTTPS’ye geçiş sonrası trafik kaybı yaşamamak için, aşağıda bahsedeceğimiz noktalara mutlaka dikkat etmenizi tavsiye ederiz. Checklist’e başlamadan önce Google’un konuya özel referans sayfasını incelediğinizden emin olun: Sitenizin güvenliğini HTTPS ile sağlama

 

HTTPS Protokolüne Geçilirken Dikkat Edilmesi Gerekenler

1- Hizmet aldığınız Web sunucusunun HTTPS protokolünü desteklemesi:

Günümüzde neredeyse tüm Web sunucuları HTTPS protokolünü desteklediği için telaş etmenize gerek yok. Sadece bir SSL sertifikası aldığınızı ve sertifikayı sitenize uygulamak istediğinizi belirtmeniz yeterli olmakta. Bazı Web sunucuları SSL sertifikasını kendi bünyelerinde de sunduğu için süreci hızlandırmanız mümkün olabiliyor.

Bu arada şunu da belirtmemizde fayda var; aynı sunucuda birden fazla siteniz varsa ve hepsi tek bir IP üzerinden çalışıyorsa, sertifika seçiminde bunu dikkate almak gerekiyor. Bu şekilde HTTPS sertifikasına geçmenizin ciddi de bir maliyeti olacağı konusunda sizi şimdiden uyarmış olalım.

2- Kullanmak istediğiniz sertifikanın türüne karar verilmesi:

Standart ve Wildcard olmak üzere iki tür SSL sertifikası vardır. Adından da anlaşılacağı gibi standart sertifika, standart veri şifreleme özelliğine sahiptir. 128 ya da 256 bit şifreleme kullanılabilir. Wildcard sertifika ise sitenizle beraber alt adreslerinizi de (sub-domain) kapsayacak şekilde 256 bitlik şifreleme özelliği sunar. Eğer çok büyük bir siteniz varsa Wildcard SSL sertifikasını tercih edebilirsiniz.

3- SSL Sertifikasının geçerlilik süresi:

Almaya karar verdiğiniz sertifikanın geçerlilik süresini mutlaka not edin ve süre dolmadan önce yenilemeyi unutmayın. Geçerlilik süresi dolmuş sertifikalar sitenizin güvenliğini tehdit eden problemlere yol açabilir veya arama motorları tarafından “güvensiz” olarak işaretlenebilirler.

4- Sertifikanın doğru adres için alınmış olması:

Sertifikayı aldığınız ana bilgisayar adıyla sitenizin açıldığı ana bilgisayar adının aynı şekilde yapılandırıldığından emin olun. Sitenizin ana bilgisayar adresi “http://example.com” olarak ayarlanmış ancak siz sertifikayı “http://www.example.com” için almışsanız, uyumsuzluk problemi yaşayabilirsiniz.

5- Yerleşik izleme ve analiz araçlarının çalışmaya devam etmesi:

Özellikle Google Analytics ve Google Search Console kullanıyorsanız, HTTPS geçişi sonrasında izlemenin ve taramanın devam edebilmesi için bu araçlarda düzenleme yapmanız gerekmekte.

  • Google Analytics için; Sitenizin “https” versiyonunu izlemeye devam edebilmek için izlemeniz gereken yol çok basit; Google Analytics hesabınızda oturum açtıktan sonra “Yönetici – Mülk Ayarları” bölümünde yer alan “Varsayılan URL” bölümünü “HTTPS” olarak değiştirebilirsiniz:

google analytics set to https

  • Google Search Console için; sitenizin “HTTPS” ile başlayan adresini yeni bir site ekler gibi eklemeniz gerekmekte. Yeni adresi eklerken eski adreste bulunan verileri kaybetmemek için “HTTP” versiyonunu silmemenizi tavsiye ederiz.

6- Eski URL’lerin yeni URL’lere yönlendirilmesi

HTTPS protokolüne geçildikten sonra dikkat edilmesi gereken en önemli noktalardan biri, HTTP ile başlayan URL’lerin HTTPS versiyonlarına 301 kalıcı yönlendirme ile yönlendirilmesidir. Diğer yönlendirmeler arama motorları tarafından geçici olarak algılandığı için URL otoritesini sürdürmek mümkün olmayacaktır. Sitenizdeki tüm URL’lerin listesini oluşturduktan sonra yeni HTTPS’li URL’lere yönlendirmek suretiyle bu problemi giderebilirsiniz.

7- Yeni URL listesinin arama motoruna belirtilmesi

Geçiş tamamlandıktan sonra Sitemap.xml ve Robots.txt dosyalarınızı düzenleyerek arama motorlarına yeni URL’lerin listesini ve yeni tarama kurallarını belirtmeniz gerekmektedir. sitemap.xml ve robots.txt dosyalarınızın URL’leri de HTTPS protokolüne uygun olarak düzenlenmiş olmalıdır. Özellikle sitemap.xml dosyanız içinde yer alan URL’leri de yeni şekliyle güncellemeyi unutmayın.

8- URL önceliğinin arama motoruna belirtilmesi

HTTPS geçişi yapılırken öncelikli URL’lerin belirtilmesi için her yeni sayfaya rel=”canonical” kodunu ekleyerek HTTPS versiyonlu URL’lerin öncelikli olduğunu belirtmenizi tavsiye ederiz. Eklenen kodla belirtilen URL’lerin biribiriyle eşleşmesi, farklı URL’ler için kullanılmaması çok önemlidir. 301 yönlendirme yapmış olsanız bile arama motorları http versiyonlu URL’lerinize erişebilir ve canonical kullanılmamışsa hala HTTP versiyonlu URL’lerinizi öncelikli olarak görebilir. Bu durum da URL otoritesini sürdürebilmenizi engelleyebilir.

9- HTTPS protokolünün test edilmesi

SSL geçişi tamamlandıktan sonra yapabileceğiniz birkaç test var, bunları yapmayı sakın unutmayın. İlk olarak sitenize giriş yaptığınızda SSL sertifikasının tarayıcı tarafından algılandığını belirten sembole göz atın.

ssl secure symbol

Ardından online test araçlarını kullanarak sertifika incelemesi yapabilirsiniz. Örneğin Qualys SSL Labs ücretsiz olarak test yapmanızı sağlayan bir online araçtır.

gmail ssl secure test

10- Tarama Hatalarının tespit edilmesi

Testler tamamlandıktan ve SSL sertifikası aldıktan sonra sitenizin tüm URL’lerinin düzgün şekilde çalıştığından emin olmak için URL’lerinizi test edebilirsiniz. Bunun için Xenu’s Link Sleuth ve benzeri araçları kullanabilirsiniz. Ayrıca geçiş yapıldıktan sonra hata verebilme ihtimali olan eklentiler ve sosyal medya araçlarının da düzgün çalışması için SSL geçişiyle uyumlu olmasını sağlayın.

Genel Olarak Değerlendirmek Gerekirse…

Google sitenizin ve kullanıcı verilerinin gizliliğine ve güvenliğine üst düzey önem verdiği için, sizden de aynı özeni göstermenizi bekleyerek SSL kullanmanızı öneriyor ve HTTPS’yi bir sıralama faktörü olarak kabul ediyor. Günümüzde SSL sertifikası almak ve uygulamak oldukça kolay, sadece yukarıda bahsettiğimiz noktalara dikkat ederek sorunsuz bir geçiş gerçekleştirebilir ve hem sitenizin hem de sitenizi ziyaret eden kullanıcıların verilerinin gizliliğini sağlamış olursunuz. Unutmayın, SSL güvenliğin sağlanması açısından tek çözüm değil,  sürecin bir parçasıdır. Bu yüzden diğer güvenlik önlemlerinizi de almalısınız. Sitenizde bir güvenlik problemi yaşandığında hem ziyaretçi hem de sıralama kaybı yaşayabileceğinizi unutmayın.

Sitenizin HTTPS geçişi için yol haritanızı oluşturmamızı ve muhtelif büyüklükteki Web sitelerindeki HTTPS geçiş tecrübelerimizi paylaşmamızı isterseniz, bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Facebook hassas reklamları artık el ile kontrol edecek

Dünyanın en yaygın olarak kullanılan sosyal medya servisi olan Facebook, yıllar önce yapması gereken bir düzenlemeyi yeni uygulamaya geçiriyor. Facebook reklamları artık hassas içerik açısından el ile teker teker taranacak.

Facebook şu ana kadar reklam denetlemesi konusunda otomasyon yönteminden faydalanıyordu. Yani reklam talepleri özel olarak geliştirilmiş yapay zekaya sahip botlar tarafından denetleniyor ve süreci geçen talepler Facebook üzerinde reklam olarak karşımıza çıkıyordu. Fakat bu sistem hiç de mükemmel değildi ve geçmişte bu sistemin açıklarını keşfeden reklam verenler içerisinde nefret söylemi içeren reklamları sosyal medya platformuna taşımışlardı. Belli bir ırk, din veya siyasi görüş temelli bu nefret söylemi içeren reklamlar doğal olarak Facebook’un itibarını zedelemiş, Facebook’un sertçe eleştirilmesine sebep vermişti.

Facebook, reklam verenlerle paylaştığı yeni bilgilerde din, siyaset, etnik köken ve sosyal olaylar gibi hassas konulara değinen reklam taleplerinin artık insanlar tarafından denetleneceğini açıklıyor. Bu sayede reklam verenlerin, otomasyon sürecini aldatarak nefret söylemlerini reklamlar yoluyla yaymalarının önüne geçilebilecek.

Haberimizin başında da belirttiğimiz üzere, günümüzde yapay zeka ve makine öğrenme teknolojileri her ne kadar gelişmeye devam etseler de halen kusursuz yapıda değiller. Zaten bu sistemler kusursuz olsalardı iş gücü olarak insanların yerini bilgisayarlar almış olurdu. Facebook, bu süreçte biraz aceleci davranarak insanların yerine bilgisayarları tercih etmenin zararını gördüğünün işaretlerini veriyor. Bu durum, bütün teknoloji firmaları için ders niteliğinde bir gelişme olarak nitelendirilebilir.

Instagram fotoğraf boyutları nelerdir?

Instagram hem fotoğraf çekmeyi sevip, hem de sosyal olmak isteyenler için çok bereketli bir sosyal ağ. Instagram deryasında kaybolmamak için yapmanız gereken en önemli şeylerde biri Instagram’ın fotoğraf boyutlarını bilmek ve profilinizi buna göre düzenlemek.Maalesef tüm sosyal medya platformları biz profil sayfası oluşturuken standart bir boyut kullanmıyor. Oysa her sosyal ağda aynı boyutlar kullanılmış olsaydı, durum bu kadar ince elenip sık dokunacak bir hale gelmeyecekti. Ancak bugün Facebook, Twitter, LinkedIn Google+ gibi popüler sitelerin her birinin kendine özgü bir profil yaratma şablonu var.

Sosyal medyada var olmak için takipçiye ihtiyacınız var, takipçi kazanmak için içeriğinizi sayfa vitrinine taşımanız gerekiyor. Ancak belirttiğimiz gibi her vitrinin farklı şekilde düzenlenmesi gerekiyor. Öte yandan bir standart olmamasının yanı sıra sosyal medya platformları sürekli yenileniyorlar. Bu platformlardaki ideal görsel boyutları da buna paralel olarak değişiyor.

Instagram için de aynı durum söz konusu. Fotoğrafların ön plana çıktığı Instagram sosyal ağında, yine fotoğraflar kullanılarak iyi düzenlenmiş bir profil her zaman dikkat çeker ve takipçi sayısını artırır. Instagram ile ilgili bilinmesi gereken en önemli konu ise profil sayfanıza gelen resimlerin rasgele seçilmesi ve boyutlarının otomatik olarak düzeltiliyor olması.

Instagram profil sayfanızda görüntülenecek olan resimlerin ne kadar küçüleceği hakkında bir fikriniz olursa, paylaşacağınız fotoğraflarda bu oranları önceden planlama ve kafanızda canlandırma şansınız olur. Böylelikle detaylandırılmış fotoğraflarınızın küçültülmesi halinde bir bulamaca dönüşmesini de önleyebilirsiniz.

Aşağıda size bir Instagram sayfasında profil oluştururken kullanılması gereken önemli ölçümlemeleri örnekliyoruz. Bu örnekleri kıstas alarak yapacağınız profil sayfanız Instagram üzerinde etkileyici ve beğenilir olacak.

İşte yaşayan bir Instagram profili ve örnek alınacak Instagram sayfa şablonu.

Yukarıda düzenlenmiş olan örnek sayfanın gerçek ölçüleri ise aşağıdaki şablonda kesin rakamlarla belirtiliyor. 

Instagram’da yeni dönem (Instagram anket özelliği nedir)

Instagram hikayeler kısmına yeni bir anket çıkartması ekledi. Herhangi bir soru sorup, seçenekleri siz belirleyebilirsiniz.

  • Instagram, son zamanlarda oldukça popüler hale gelen hikaye bölümüne ‘anket’ özelliği adını verdiği yeni bir çıkartma ekledi.

  • Anket eklemek Instagram’daki diğer çıkartmalara benziyor.

  • Hikayenizdeki görüntüye, anket çıkartmasını sürükleyip bırakınca sizlere otomatik olarak soru ve seçimleri özelleştirme seçeneği sunuluyor.

  • Hikayenizi görüntüleyen insanlar oylamaya katılmak için sizin sunmuş olduğunuz bir seçeneğe tıklayarak oylamada bulunabilir.

  • Böylece hikayeyi paylaşan kişi, hikayesini kimlerin görüntülediğini, toplam oy sayısını, kimlerin oy verdiklerini ve kimlerin seçimini hangi tercihten yana kullandığını detaylı bir şekilde görüntüleyebilir.

  • Instagram, şimdilik iOS platformu için sunduğu yeni anket etiket özelliğinin yanı sıra; resimlerinizden, metin ve fırçalar üzerinde kullanılmak üzere renkler almanıza olanak tanıyan damlalık aracı, metin ve çizimlerinizi doğrulamanıza yardımcı olacak bir hizalama aracını da ekliyor.

  • Yeni hizalama özelliği sayesinde çıkartmaları, resimlerinizin tam merkezine yerleştirebilirsiniz.

  • Instagram, geçtiğimiz hafta pek çok kullanıcının taleplerinin başında gelen bir özelliği daha kullanıma sunmuştu.

  • Buna göre, Instagram paylaşımlarına kimlerin yorum yapabileceği kararını kullanıcılara bırakıyor.

  • Instagram platforma entegre ettiği yeni özellikle herkese açık bir hesabınız varsa yorumları belirli gruplarla kısıtlamanıza izin veriyor.

  • Facebook’un bünyesinde bulunan Instagram’ın bu hamlesi ile paylaşılan fotoğraflara yorum yapması istenmeyen kişilerin önüne geçmek mümkün hale geldi.

  • Söz konusu yenilik ile herkese açık hesaplar ve gizli hesaplar belirli hesapların kendi gönderilerine yorum yapmasını engelleyebiliyor.

  • Yeni özelliği kullanıma sokmak için Ayarlar > Yorumlar yolunu takip etmeniz yeterli.

  • Söz konusu özellik sosyal medyayı aktif kullanan ve bu platformlardan para kazanan kullanıcıları yakınan ilgilendiriyor.

Online alışveriş için satış sitesi kurmak

Fiziki mağazası olan firmalar veya yurtdışında getirdiği ürünleri, geliştirdiği ürünleri satmak isteyen girişimcilerin genellikle ilk tercihi online satış sitesi kurmak, online satış mağazası açmak oluyor.Bu süreç ile ilgili merak edilen birçok konu bulunuyor. Girişimciler alışveriş sitesi kurmanın maliyeti, alışveriş sitesi kurmak için neler gerekli, ne kadar sermaye gerekir, kaç para bir bütçe ayırmak doğru olur gibi birçok soruya cevap arıyor.

Geçtiğimiz son 10 yılda ülkemizde e-ticaret’ın hızlı gelişimi ve birçok markanın online satış sitesinin de bulunması, genç girişimcileri ve teknoloji ile işini büyütmek isteyen firmaların da ilgi odağı haline geldi.

Türkiye’de 6000’den fazla online satış sitesini hayata geçirmiş bir firma olarak, alışveriş sitesi kurmak istiyorum diyenler için bu yazıyı hazırladık ve olabildiğince sorularınıza cevap olacağını ümit ediyoruz.

Alışveriş sitesi kurmak için gerekenler nelerdir?

Online satışa yeni başlayacak olanlar için öncelikle bir firmasının olması veya firma kuracak olması gerekiyor. Alışveriş sitesi kurmak için neler gerekli dediğimizde, en başta vergi mükellefi olmak gelir. Eğer bir firmanız yoksa şahıs şirketi kurmak veya adi ortaklık kurmak en kısa süren ve sizin için en düşük maliyetli seçenek olacaktır.

Online satış sitesi kurma maliyeti nedir?

Alışveriş sitesinde ne gibi özelliklerin bulunacağına göre alışveriş sitesi maliyetleri değişiklik göstermektedir. IdeaSoft Akıllı E-ticaret paketleri aylık 120-150 TL. maliyetten başlar, 500-600 TL.’ye kadar çıkabilir. Eğer yeni başlıyorsanız, hem mantıklı hem de minimum sermaye ile yapabileceğiniz bir paketi tercih edebilirsiniz. E-ticaret Paketlerimizi inceleyebilir, dilerseniz 15 gün boyunca da ücretsiz kullanabilirsiniz. Sonrasında karar vermeniz daha doğru olacaktır.

Bedava veya ücretsiz alışveriş sitesi kurmak mümkün mü?

Sizce mümkün mü? Ticaret yaptığınızda fiziki mağaza için nasıl bir dükkan kiralamanız gerekiyorsa, alışveriş sitesi kurmak istiyorsanız, belirli maliyetleri karşılamanız gerekecektir.

Basitçe alt maddeler halinde özetlemek gerekirse,

Alan adı (domain) maliyeti
Çok büyük bir maliyet değildir. 10$ ile 30$ arasında uzantısına göre değişiklik gösterir. Her yeni yılda farklı farklı uzantılı domainler satışa sunulur. Eğer müsaitlik durumu var ise .com uzantısı veya .com.tr uzantısı tercih etmenizi öneririz. Alışveriş sitesi ismi önemlidir. Domain alırken alışveriş sitesi isim önerilerini de gözden geçirebilirsiniz. Domain firmalarının farklı uzantılar ve ek kelimeler ile güzel önerileri olabiliyor.

Düzgün ve kaliteli hosting maliyeti
Online satış mağazası açıyorsunuz, 24 saat online olması, kesintilerin senede çok az denecek kadar az olması en önemli konuların başında gelir.

Yazılım Güncellemeleri
Teknoloji gelişiyor ve zaman içerisinde değişiyor. Bu noktada bizler, yani e-ticaret altyapı sağlayıcınız olarak bu gelişime ayak uyduruyor olmak ve bir adım önde olmak zorundayız. Sosyal medya’nın gelişimi, google tarafından gerçekleşen değişiklikler, mobil cihazların kullanımının artması vb. birçok konu yazılım geliştirme sürecinin içerisine girmektedir.

Zorunlu Yasal ve Teknik Geliştirmeler
2010 ile 2015 yılları arasında bankaların %90’ı, en az 1 defa teknik altyapısını değiştirmiştir. Bu süreç öncesinde teknik olarak bu hazırlıkların tamamlanmış olması önemlidir. Yine aynı şekilde e-ticaret ile ilgili çıkan yürütmelikler, kanunlar ve yasal sektörel taksit sınırlandırmaları (cep telefonu, altın) öncesinde teknik olarak hazır olmak önemlidir.

Nereden ve nasıl başlamalıyım?

Yapmanız gereken ilk iş, ne satacağınıza karar vermek ve temel bir iş planı oluşturmaktır. Sonrasında IdeaSoft Akıllı E-ticaret paketlerini 15 gün boyunca ücretsiz kullanabilir ve online satış sitesi kurmadan önce neye ihtiyacınız olduğunu kolayca anlayabilirsiniz.

Eğer hala karar veremediyseniz IdeaAkademi olarak ücretsiz düzenlediğimiz eğitimlere katılabilirsiniz. Ücretsiz eğitimlerimiz sizlere yol gösterecek ve başlangıç sürecinizde sizlere fayda sağlayacaktır.

Instagramda satış yapmak isteyenlere öneriler

Ülkemizde de oldukça aktif kullanılan instagram firmaların, markaların, küçük butiklerin ve Instagram üzerinden satış yapmak isteyen genç girişimcilerin ister istemez iştahını kabartıyor. Peki Instagramda satış yapmak için gerekenler nelerdir, nasıl yapılır, herhangi bir cezası var mıdır bu yazımızda detaylıca değinmeye çalışacağız.

Öncelikle Instagramda satış yapmanın püf noktalarından başlayalım ve dikkat edilmesi gereken noktaları sıralayalım.

1. Instagram hesabınız kurumsal niteliğe sahip olmalı

Tabi ki henüz Instagramda işletmeler için Facebookda olduğu gibi bir kurumsal hesap (business account) mantığı ne yazık ki bulunmuyor. E-ticaret siteniz, işletmeniz veya instagramda ürün satmak için kişisel hesabınızdan farklı olan bir hesap oluşturmanız yeterli. Bu hesap üzerinden yapacağınız paylaşımlarınızda kurumsal ama samimi bir dil kullanmaya önem göstermelisiniz.

2. Etkileyici görseller kullanarak potansiyel müşteri adaylarına ulaşmaya çalışın.

Kimse kötü ve kalitesiz resimleri beğenmek istemez. Doğal olarak da beğenilmeyen ve ilgi görmeyen resimler ile videolar, ister istemez çok daha az gösterim alır. Hangi resimlerin daha çok ilgi gördüğünü geriye dönük paylaşımlarınızı analiz ederek bulabilir ve bu tip paylaşımları tercih edebilirsiniz.

3. Mutlaka doğru ve çok kullanılan #hashtag’leri eklemeyi unutmayın.

Takipçilerinizin sayısı belki bugün için az olabilir fakat doğru #hashtagleri seçerek takipçi sayınızı artırabilir ve paylaşımlarınızın daha fazla kişiye ulaşmasını sağlayabilirsiniz. Hashtag eklerken Instagramda daha önce bu hashtaglerin ne kadar kullanıldığını görebildiğiniz için, çok kullanılan fakat alakalı hashtagleri kullanmaya özen göstermelisiniz.

4. E-ticaret sitenize girmeye teşvik edin

Profilinizde ve paylaşımlarınızda mutlaka satışa sunduğunuz ürünlere ulaşabilecekleri e-ticaret sitenizi belirtin. Eğer e-ticaret siteniz yok ise en azından web sitenizi eklemeyi unutmayın. Henüz e-ticaret sitenizi kurmadıysanız e-ticaret paketlerimize bir göz atmanızı öneririz, 15 gün boyunca da ücretsiz deneyebilirsiniz.

Unutulmaması gereken bir konu da Instagramın paylaşımlara tıklanabilir bir link koymadığıdır. Profilinizde e-ticaret sitenizin olması ve oradan ürünlerinizin incelenerek satın alınabilir olması önemlidir.

5. Düşük bütçeler ile reklam yapmaya başlayın.

Instagram, Facebook tarafından satın alındıktan sonra artık Facebook Ads üzerinden Instagramda da reklam verebiliyorsunuz. Yukarıda da bahsettiğimiz gibi Instagramda satışa sunduğunuz ürünlere ait güzel görselleri reklam vererek öne çıkarabilirsiniz.

Instagramda başlattığım ürün satışı işimi nasıl büyütebilirim?

Nasıl ilerlemeliyim ?

Başlangıç için takipçilerinize satın alma seçeneği olarak sadece Kapıda Ödeme ve Havale seçeneği sunmanız elbette yeterli olacaktır. Belirli bir müşteri kitlesine erişmek adına bu seçenekler işinizi görecektir. Fakat unutmamanız gereken en önemli nokta online satış alanında ilerlemek adına, Instagramdan ürün satışı hiçbir zaman tek satış kanalınız olmamalıdır. Facebook, twitter gibi diğer platformları da kullanmalı ve kendi markanıza kendi e-ticaret sitesi yatırımı yapmalısınız.

Nelere ihtiyaç duyacağım ?

İlk başlarda oldukça maliyetli görünen bu durum belirli bir müşteri kitlesine eriştikten sonra ve günlük 3-5 siparişe ulaştığınızda daha olası bir hal alacaktır. Hatta büyük emek harcayarak elde ettiğiniz satış ve müşteri hacmini korumak için, ziyaretçilerinizin memnuniyetini korumak ve artırabilrmek adına sipariş süreçlerinizi yönetebileceğiniz bir platform bir müddet sonra zorunluluk haline gelecektir.

Marka bilinirliğiniz arttıkça daha fazla ziyaretçi çekmeye başlayacaksınız ve bu artan ziyaretçi sayısı “farklı müşteri ihtyaçları ve talepleri” gibi çok önemli bir konuyu da beraberinde getirecektir. Taksitli satış, farklı kargo seçenekleri, promosyon kullanımı vs. gibi özellikler, online satış seven kişiler tarafından en çok aranan özellikler olup, aynı zamanda siteden alışveriş yaparak mı yoksa yapmadan mı ayrılacakları konusunda karar vermelerini sağlayan en önemli etkenlerdendir.

İş başvurularından olumsuz geri dönüş mü alıyorsunuz?

Hayalinizde elbette bir iş var: Mutlu olduğunuz, dolgun maaşlı, özel sağlık sigortalı, arabanızın modelini seçebildiğiniz, esnek çalışma saatli, bol primli bol hediyeli… Liste daha da uzayabilir ancak hayal ettiğinizin bir kısmına da olsa sahip olan bir iş fırsatıyla karşılaşırsanız, o fırsatı değerlendirin. Çünkü CV’sinde uzun zamandır çalışmıyor olarak görünen kişilerdense, çalışan adaylar daha fazla tercih ediliyor. Profesyonel Kariyer Koçu ve FunOfis Kurucu Ortağı Selin Yetimoğlu, iş başvurusu olumsuz değerlendirilen adayların ortak özelliklerini belirtiyor ve iş arayışında olan adaylara tavsiyelerde bulunuyor.

 

Her gün, umutsuzca iş arayan kişilerden mailler alıyorum. Çok sayıda kişi, çok uzun süreler boyu, oldukça da ciddiyetle ve bunu bir iş gibi görerek, iş arıyor. Eskiden “İş aramak da bir iştir. İyi çalışırsanız mutlaka iş bulursunuz” diyorduk, şimdi ne desem bilemiyorum. Çünkü hem politik ve ekonomik durumlar hem de kümülatif bir şekilde büyüyen işsizler ordusuna her yıl binlerce yeni mezun da ekleniyor. İstihdamın artması gerekirken, her gün başka bir büyük markadan/holdingten küçülme haberleri geliyor. Umut işsizin ekmeğiyse isterim ki umutlarını yitirmeden arayışlarını sürdürebilsinler. Bu umut için gereken şey, başvuruların boşuna olmadığını, o kariyer sitelerinin diğer ucunda gerçekten etten kemikten insanlar olduğunu, CV’lerin incelendiğini, uygun adaylarla mülakat yapıldığını ve torpil morpil olmadan işe alımların tamamlandığını bilmek. Ve iş arayışında olan sevgili adaylar, biliyorum yorgunsunuz, biliyorum umudunuz kırıldı, biliyorum hayalleriniz var ancak onlara ulaşıp ulaşamayacağınızı bilmiyorsunuz; yine de biraz daha gayretle, her gün bir önceki günden farklı bir şey yapmayı bırakmayın ne olur! Aynı kapıyı hep aynı şekilde çalarak içeri giremezsiniz. Ya her gün farklı bir kapı çalacaksınız ya da aynı kapıyı farklı şekillerde çalacaksınız. Çünkü o kapıların her birini her gün çalan sizin gibi binlerce kişi var. Bu nedenle iş arayışında yaratıcılık+kararlılık+kendini bilmek olmazsa olmaz.

Olumsuz geri dönüşün nedeni nedir?

Başvuruları olumsuz değerlendirilen adayların ortak özelliklerine baktığımda gördüğüm birkaç noktayı paylaşacağım ki, o kapıları çalarken elinizde daha kuvvetli özgeçmişler olsun:

CV’nizde önceki tecrübelerinizin detaylı şekilde yazıldığından emin olun. Özensiz CV iş kaybettirir! Karşı tarafın, sizin tam olarak hangi görev tanımıyla çalıştığınızı ve neleri başardığınızı bilmesini sağlayın.

Mükemmel işi aramayı biraz öteleyin.Eskiden, zihnimde bir ayakkabı tasarlardım; rengiyle, modeliyle, topuk tarzıyla. Saatlerce dolaşıp o ayakkabıyı bulmaya çalışırdım. Sonuç: Bulamadım! Sonra daha mantıklı bir şey yapmaya karar verip, mağazalarda gördüğüm, ihtiyacım olan tarzda, fena değil dediğim ve giydiğimde rahat ettiğim ayakkabıları almaya başladım. Böylece artık ayakkabısız kalmıyorum. Zihnimde tasarladığım o eşsiz ayakkabıyı tesadüfen bir yerde görürsem de alıp ekstra mutlu oluyorum. İş aramak da biraz böyle bence… 

Önceliğinizi belirleyin. Hayalinizde elbette bir iş var, mutlu olacağınız; arkadaşlarınızı, yöneticinizi, ekibinizi seveceğiniz, dolgun maaşlı, özel sağlık sigortalı, spor salonlu, evinize 15 dakika uzaklıkta, arabanızın modelini seçebileceğiniz, sınırsız akaryakıtlı, yüksek limitten yemek kartı olan, esnek çalışma saatli, uzaktan çalışma modelli, bol primli bol hediyeli… Liste daha uzar, hayal değil mi sabaha kadar oturur zorlarım hayal gücümün sınırlarını. Sonra da sabah olur ve gerçek dünyaya uyanırım. Demeye çalıştığım şu, hayal ettiğinizin bir kısmına da olsa sahip olan bir iş fırsatıyla karşılaşırsanız değerlendirin. Temel değerlerinizi belirleyin, en olmazsa olmazlarınızı ve iş arayışınızı buna göre şekillendirin. Gelecekte tüm hayallerinizi karşılayan bir fırsat karşınıza çıkabilir, bugünkü önceliğiniz iş bulmaksa tabii… CV’sinde uzun zamandır çalışmıyor olarak görünen kişilerdense çalışmakta olan adaylar daha fazla tercih ediliyor. Yani, “onaylanmış” bir aday olmak… Kariyer sitelerinin çoğunda, işveren tarafında CV’ler filtrelenirken “çalışıyor/çalışmıyor” seçeneklerinden biri işaretlenir. Eğer çok acil bir pozisyonsa ve adayın ihbar süresini beklemekle vakit kaybedilemeyecekse ancak o zaman “çalışmıyor” durumda olan adaylar tercih edilebilir. Bu yüzden eğer, freelance veya yarı zamanlı bir işiniz varsa bunu şu anki iş tecrübeniz olarak yazabilirsiniz.

CV’deki rütbe kayıpları dikkat çekebilir.Kronolojik olarak bir iş yerinde Müdür olarak çalışırken bir sonraki iş yerinde Asistan olarak çalışıyorsa olumsuz algılanabilir. Elbette küçük denizde büyük balık olmakla büyük denizde küçük balık olmak arasında farklar olabilir. Bir KOBİ’de Müdür olan kişi, lider ve kalabalık bir firmaya daha alt pozisyondan girebilir ancak bunun bir sınırı vardır. Denizin dibine çakılmakla bir alt pozisyona geçmek arasında fark var. Eğer CV’nizde böyle bir durum varsa bunu iş tanımında kısa bir notla veya önyazıda açıklamaya çalışın.

Ne iş olsa yapan aday olmayın.Her işi yapabilen birisi olmak kulağa hoş gelse de, CV’yi inceleyen kişi için kafa karıştırıcı olabilir. Örneğin, İnsan Kaynakları Uzmanı ilanına başvuran birisi daha önce İnsan Kaynakları Asistanı, Müşteri İlişkileri Uzmanı, Sosyal Medya Yöneticisi, Pazarlama Asistanı olarak çalışmış ise onun yerine CV’sinde tamamen İnsan Kaynakları tecrübeleri olan bir aday tercih edilebilir. (Bir İK’cı her işi bilmelidir tezini savunsam da bunun için her işi yapmak gerektiğini düşünmüyorum.) CV’nizde geçmişte yaşadığınız zihin bulanıklığının izleri olabilir özellikle yeni mezunken ve henüz ne istediğini bilmiyorken denenmiş farklı alanlar elbette olabilir. Bu durumda CV’yi ilana göre yeniden düzenlemenizi öneririm. Hangi alanda bir başvuru yapıyorsanız, geçmiş işlerinizde departmanınız farklı olsa bile, başvurduğunuz pozisyonla ortak yetkinlikler neler olabilir, bunları düşünüp o kısımları parlatmaya özen gösterin. Örneğin, Pazarlama departmanına başvuruyorsanız ve daha önce Satış departmanında tecrübeniz olduysa, ilanda yazan gerekli becerilerden hangilerini karşılayan işler yaptıysanız görev tanımınızda onları önceliklendirin.

Mobil Uygulamalar İçin SEO Önerileri

Mobil ve Seo

Uygulama dünyasının çılgınca bir hâl aldığı günümüzde, rakiplerinizden bir adım öne geçmeniz için yapmanız gerekenleri bu yazımızda açıklamaya çalışacağız. Öncelikle web siteleri için SEO’nun önemini bilmeyenimiz kalmadı. Peki, durum mobil uygulamalar için nedir?

SEO çalışmalarını

Her şeyden önce web sitelerine yönelik temel SEO çalışmalarının pek çoğunun mobil uygulamalar için de geçerli olduğunu söyleyelim. Hatta mobil uygulamalara yönelik bu çalışmalar ASO (App-Store Optimization) olarak adlandırılıyor. Uygulama mağazası optimizasyonu çalışmalarıyla, mobil uygulamanızın yapılan aramalarda daha üstte çıkmasını sağlayarak indirilme sayısını arttırabilirsiniz. Elbette ASO, mobil uygulama SEO çalışmalarından sadece biri.

ASO

ASO çalışmalarının yanı sıra ayakları yere sağlam basan bir pazarlama stratejisine sahip olmanız son derece önemli. Faaliyet gösterdiğiniz alanda muhtemelen sayısız rakibiniz bulunmaktadır. Rakiplerinizin önünde geçebilmek için mobil uygulamanızın tanıtımını yapacağınız, uygulama görsellerini paylaşabileceğiniz bir resmi siteniz olması çok önemli.

Görsellerle zenginleştirilmiş bir tanıtım sitesi, uygulamanıza çok daha kaliteli bir görünüm kazandıracak, aynı zamanda kullanıcı potansiyelinize uygulamanız hakkında yararlı bilgiler sunacaktır. İster Google Play ister iTunes olsun, mutlak suretle kendi uygulamanızın tanıtımını kendiniz yapmalısınız. Bu şekilde kullanıcılarınıza yol göstermiş olacak ve uygulamanızın organik olarak yayılmasının önünde açacaksınız.

 

Mobil Uygulamalarda SEO Çalışmaları

Eğer siz de bir mobil uygulamaya yatırım yapmayı planlıyorsanız, her şeyden önce profesyonel olarak hazırlanmış bir web sitesiyle ilk adımınızı atın. Uygulamanızın başlıca özelliklerini, işleyişini ve nasıl kullanılacağını görsellerle ve mümkünse videolarla destekleyerek detaylıca anlatın. Sitemizde yer alan diğer yazılarda web sitelerine yönelik yapılacak SEO tekniklerini detaylıca açıkladık. Bu resmi siteniz için de aynı tekniklerden faydalanabilirsiniz. Burada kritik nokta uygulamanıza ve sitenize yönelik SEO çalışmalarında eşgüdümlü hareket etmek. Örneğin, giyim sektörüne yönelik bir mobil uygulama tasarladıysanız, uygulamanızın resmi sitesinde de sektörün kritik anahtar kelimelerine yönelmelisiniz.

Mobil uygulama için SEO tekniklerine gelecek olarak, tam bir uygulama mağazası optimizasyonu (ASO) şart.

Peki, neler yapılabilir?

Sektördeki dev rakiplerinizle mücadele edebilecek maddi desteğiniz yoksa uygulama isminizin Twitter, Facebook gibi genel bir özel isim olmasından ziyade ana anahtar kelimeyi içerdiğinden emin olun. Örneğin; “EzanMatik – Namaz Vakitleri” gibi anahtar kelimenizi içeren bir uygulama ismi seçmeniz şiddetle tavsiye edilir.

Yine aynı şekilde yayıncı adı kısmında da kendinize anahtar kelime içeren bir isim bulmanızı öneririz. Mobil oyunlar hazırlıyorsanız “Povio Games” gibi games anahtar kelimesini içeren bir isim tavsiye edilir. Uygulama açıklamanızda temiz bir dil kullanın.

Yoğun anahtar kelime kullanımıyla kullanıcıları kaçırmaktan ziyade, doyurucu ve doğal bir açıklama hazırlayın. Uygulamanızdan, bol sayıda yüksek çözünürlüklü ekran görüntüsü eklemeyi unutmayın.

Android Uygulamaları Nedir?, Nasıl Yapılır?

Günümüzde mobil cihazların kullanımında en yaygın olarak entegre edilmiş işletim sistemi Android’dir. Android Linux temelli bir mobil işletim sistemi olup, yazılımı için iyi bir java bilgisi gerektirmektedir. Günümüzde mobil kullanımın artması ve mobil cihazların farklı yönlerden hayatımızı kolaylaştırmaya başlamasıyla, uygulamaların çeşitliliği artmakta ve daimi olarak yeni Android uygulamalarına ihtiyaç duyulmaktadır.

Android Uygulamaları Nasıl Yapılır?

Android uygulamalarının yapılabilmesi için iyi bir Java yazılım bilgisi gerekmektedir. Bunun yanısıra ihtiyacınız olacak bir kaç derleyici programın da kurulumunu bilgisayarınıza yapmanız gerekecektir.

  1. Bilgisayarınıza Eclips ya da NetBeans programlarından birini kurun. Şu an her ne kadar iki program da kullanılabilir olsa da Android işletim sistemi için Eclips daha iyi performans sağlamaktadır.

  2. Java yazılımları için Java JDK programını da ayrıca indirip kurulumunu yapmanız gerekiyor. Şu an için en son versiyon olan JDK 5 tavsiye edilmektedir.

  3. Android SDK’nın da ayrıca kurulumunu yapmanız, emulatör denilen sanal cihazların kullanımını gerçekleştirebilirsiniz. Böylece, hem örnek uygulamaları inceleyebilir hem de hata saptamalarını rahatlıkla yapabilirsiniz.

Bu programları kullanarak bir Android uygulamayı tamamlamanız mümkün olacaktır. Ancak, bilgi içerikli internet sitelerinizi Android kullanıcıları için cazip hale getirmek için bazı dönüştürücü yazılımlardan yararlanarak çok kısa bir süre içerisinde programlama bilgisi olmaksızın uygulama hazırlamanız da mümkün olabilmektedir.

Google Analytics’in SEO Açısından Önemi

Google Analytics

Google Analytics, sitenize dair pek çok istatistiğe rahatlıkla ulaşabileceğiniz, piyasanın en güçlü ve en kapsamlı istatistik platformudur. Webmasterlar için son derece yararlı bir platform olan Google Analytics’in birbirinden farklı çok sayıda araç seçeneği olduğu için, kullanım açısından bir miktar kafa karıştırıcı görünebilir. Bu yazımızda tüm bu araçlara göz atmaya çalışacağız.

Kitlenizi Tanıyın

Her şeyden önce, Google Analytics, kullanıcılarınızın sitenizi ne sıklıkla ziyaret ettiklerini, sitenizde ne kadar zaman geçirdiklerini yüzdesel bazda görebilirsiniz. Bu sayede hangi içeriklerin daha çok ilgi çektiğini, okuyucu kitlenizin ne kadarının yeni bir yazı bulabilmek için sitenizi tekrar ziyaret ettiğini analiz ederek, içeriklerinize karar verebilirsiniz.

Ziyaretçilerinizin sitenizde geçirdiği ortalama süreyi öğrenerek, içeriklerinizi biraz daha uzatmaya ya da sıkıcı olmamak adına biraz daha kısaltmaya karar verebileceğiniz gibi, içeriklerinizin görsellik açıdan hangi kalitede olduğunu da belirleyebilirsiniz.

Ziyaretçilerine dair tüm bu veriler, Kitle sekmesi altında yer almaktadır.

Daha Fazla Ziyaretçi İstatistiği

Her ne kadar yukarıda belirttiğimiz noktalar, kitleniz konusunda size bir fikir verse de, sitenizin daha başarılı olabilmesi adına biraz daha kapsamlı istatistiklere ihtiyacınız olacak. Ne yaptığını bilen bir site sahibi olarak, ziyaretçilerinize arzu ettikleri içeriği sunabilirsiniz.

Istatistikler

Bu istatistiklerin başında, ziyaretçilerinizin sitede gezindikleri ortalama sayfa sayısı gelmektedir. Özellikle bir blog sahibiyseniz, ziyaretçilerinizin yazılarınız arasında gezinirken saatin nasıl geçtiğini bilemiyor oluşu başarılı bir blog yazarı olduğunuz anlamına gelir. Üstelik bu veriler ışığında, hangi sayfada reklamların daha çok rağbet gördüğünü analiz edebilir, o sayfalarda yayınladığınız reklamların kalitesini arttırmayı düşünebilirsiniz. Bu sayede çeşitli SEO iyileştirmeleri yaparak, sitenizde geçirilen ortalama süreyi ve okunan ortalama sayfa sayısını arttırma yoluna gitmelisiniz.

Bu verilerden en önemlisi ise hemen çıkma oranı. Kısaca özetlemek gerekirse, sitenize gelen bir ziyaretçinin başka hiçbir yazıyı okumadan, alacağını alıp siteden ayrılması demektir. Başarılı bir site sahibi olmanın en birincil şartı ziyaretçilerinizin etkileşimini arttırmak, yeni ziyaretçilerinizin düzenli okuyuculara evrilmesini sağlayabilmektir.

Demografik Veriler

Etkili bir şekilde kullanabileceğiniz bir diğer Google Analytics aracı da demografik bilgilerdir. Hedef kitlenizin cinsiyet, yaş, ilgi alanları ve eğitim düzeyi gibi çeşitli bilgilerini bilmek onlara ne tür içerikler sunmanız konusunda sizlere fikir verebilir.

Küçük İşletmeler İçin Orta Seviye 30 SEO Önerisi

İlk 3-6 ay için sabırlı olun – Seo işlemlerinde 3-6 ay sürecinden sonra görünür sonuçlar elde edilmektedir.

Yeni bir SEO Danışmanlığı şirketi seçerken başvuruları kontrol edin – Yeni şirketinizin kullandığı metodları öğrenmek ve herhangi bir yasadışı tekniklere dahil olup olmadığını öğrenmek danışmanlık açısından önemlidir.

Yeni anahtar kelimelerinizi ve kelime önerilerini bulmak için Google arama kullanın

Google + aktif olarak kullanın – İçerik paylaşımlarınız ve kişisel iş sayfalarını profesyonel olarak kullanın.

Arama motoru optimizasyonu kullanın – Google analytics açılış sayfaları gösterimleri , tıklamalar ve her açılış sayfası için ortalama görüntülenme pozisyonlarınızı gözden geçirin.

WordPress için Genesis Framework kullanın – Orta seviye Seo için gereklidir. Eğer ki kullanıyorsanız mobil uyumlu bir tema seçerek özel bir site kurabilirsiniz. Google mobil temaya önem vermektedir.

Sitenizi güncel tutun ve düzenli olarak içerik ekleyin – Google güncel içerikleri seviyor. Google botları sitenizi daha çok ziyaret edip değerlendirip kalitenize kalite katmaktadır.

SEO uyumunu dikkate almadan yeni bir web sitesi tasarımı yapmayın – Web site tasarımı seo uyumlu olmasına dikkat edilmelidir.

Google iki ayrı alanlarda sitenizi tanımalıdır. WWW.siteismi.com ve siteismi.com olarak – İki bağlantıyıda birbirine mutlaka bağlayın. Blogger ve WordPress’te bu işlem çok kısa sürmektedir.

Edu ve Gov sitelerinden alınan linkler size sıralamada büyük destek verebilir – Bir resmi devlet veya üniversite sitesine eklenecek derecede yaratıcı olmak ve yeterli içerik oluşturmak sıralamada büyük rol oynar.

Google arama motoruna ” siteniz.com ” aratınız. – Google’da sitenizi aratıp bürün sayfalarınızın ve içeriklerinizin indexlenmiş olduğunu kontrol ediniz.

Keyword bakımından zengin başlıklar ile video içerikleri oluşturun – Web sitenize backlink vererek videoyu açıklayan uzun bir açıklama ekleyin.

Google’da üst sıralarda olmak istiyorsanız ücretsiz şablon sitelerini kullanmak hatadır. – Seo açısından en iyi yöntem seo dostu url’ler , seo dostu temalar ve içeriklerdir.

Artık yeni ve içeriği geliştirilmiş sitenizin eski sayfalarını güncelleyin – Arama motorları sık sık güncellenen siteleri , sürekli gelişip bilgilenen insanlara benzetir ve sıralamada önemli yerlerde olmasına destek olur.

Google web yönetici kullanarak tarama hatalarınızı gözden geçirin – Google robots.txt veya 404 hataları ile ilgili bir sorun varsa size bildirim göndererek düzenlemeniz konusunda oldukça iyidir.

WordPress için yönlendirme eklentisi kullanın – Kurulum oldukça önemlidir. Eğer web sitenizi yeniden dizayn ediyorsanız bu eklenti oldukça önemlidir.

Sitenizin belirli sayfalarında güncelleme yaptıysanız yönetici araçlarını kullanın – Bu bilgileri derhal indekslenmesi için Google’a Url göndermek için kullanın.

Birkaç ay yüksek trafik için en iyi anahtar kelimeleri kullanın – Anahtar kelimeler hakkında detaylı bilgi ve Seo stratejisi için ReklamParkı aracılığı ile Adwords kampanyası yürütün. Adwords genellikle Google analiytics’den daha anahtar veriler sağlamaktadır.

Günlük gönderileriniz için zengin anahtar kelimeler içeren bir blog kategorisi oluşturun – Kategoriler daha geneldir ve bireysel etiketler ile makaleleriniz daha spesifik olmalıdır.

Web sitenize gelen ziyaretçilerinize zengin bir fikir ve öneri paylaşım platformu kullanın – Google arama sonuçlarında gözükecek 5 yıldızlı bir yorum olabilir. Google data yapısal test aracını kullanıp kontrol altında tutabilirsiniz.

Yeni bir blog içeriği yazarken site içi link kullanınız – Ürünleriniz ve hizmetleriniz ile ilgili bir içerik paylaşımı yaparken sayfanın sıralamadaki yerine katkıda bulunmak için site içi link veriniz.

Site içi link verirken farklı metin kullanınız – Makalenizdeki kelimeye link verirken farklı metin kullanımında fayda vardır.

Yeni blog içeriklerine 3-5 etiket kullanın – Odak anahtar kelime ve diğer ilgili konular kullanarak yeni içeriklerinize mutlaka etiket kullanımı yapınız.

Asla yinelenen içerik kullanmayınız – Eşsiz ve ilgi çekici içerikler Seo için müthiş bir yardımcıdır ve seo’nun temel yapı taşlarını oluşturur.

Resimleri anahtar kelime ile etiketlendirin – Sitenize yükleyeceğiniz resimleri adlandırırken mutlaka anahtar kelimeler kullanın alt resim etiketi kullanın.

Her sayfanıza güvenilir kaynaklardan (örn : Google , Wikipedia vb ) 1-2 harici link alın – Eğer hizmetleriniz ile ilgili bilgileri güvenilir kaynaklardan bağlantı alarak düzenlerseniz google ve ziyaretçileriniz sizi takdir edeceklerdir.

Ziyaretçileriniz iletişim bilgilerinizi aramak zorunda kalmasın – İletişim kısmı ör. Cep Telefonu , sitenizde göze çarpan bir yerde olması size ulaşmalarını kolaylaştıracaktır.

Sitenizin cep telefonlarından kolay okunabilir olmasını sağlayın – Google web yöneticisi araçlarını kullanarak bir mobil testi gerçekleştirin.

Müthiş bir mobil deneyim oluşturun – Google 2014 yılından itibaren mobil sitelere büyük önem göstermektedir. Güncel temaların çoğunun mobil uyumlu olduğunu görebilirsiniz. Mobil siteniz ilgi çekici ve kolay ulaşılabilir olmalıdır.

Bu bilgiler doğrultusunda uygulandığı takdirde güvenilirliğiniz ve sıralamanızın çok daha yüksek olucağının garantisini vermek zor olmayacaktır. Sizde küçük işletme sitelerinizde bu adımları doğru bir şekilde uyguladığınızda sektörünüzde öncü lider olmanız hayal olarak kalmayıp iş portföyünüzü ve işletmenizi geliştirmeniz adına büyük adımlar atabileceksiniz.

Haftalık çalışma süresi nedir; çalışanların hakları nelerdir?

Fransa’da 35, Almanya’da 38 olarak belirlenen haftalık çalışma süresi Türkiye’de maksimum 45 saat olarak yasa kapsamında yer alıyor. Peki, Türkiye’de çalışanların mesai saatleri içinde kaç dakikalık dinlenme hakkı bulunuyor? Çalışanlar fazla mesaiye itiraz edebilir mi? Sosyal Güvenlik Uzmanı Oğuz Aslım, çalışma saatleri ve çalışan hakları hakkında bilgi veriyor.

 

4857 sayılı İş Kanunu’nun 63. maddesinde, haftalık çalışma süresinin 45 saat olduğu; aksi kararlaştırılmadıkça bu sürenin çalışma günlerine eşit olarak dağıtılacağını hükme bağlanır. Buna göre, haftanın altı günü çalışılan bir işyerinde günlük çalışma süresi 7.5 saat olur. SSK işlemlerinde ay 30 gün olarak dikkate alınmakta, dolayısıyla aylık çalışma süresi de 30×7.5=225 saat olarak uygulanmaktadır. Haftalık çalışma süreleri ülkeden ülkeye değişmekle birlikte şu şekildedir:

Avustralya: 38-46 saat
Brezilya: Maksimum 44
Kanada: Eyaletlere göre maksimum 40-44-48 saat
Çin: 40 saat
Çek Cumhuriyeti: 40 saat
Fransa: 35 saat
Almanya: 38 saat
Hindistan: Maksimum 48 saat
İtalya: 40 saat
Japonya: 40 saat
Meksika: 40 saat
Güney Afrika: Maksimum 45 saat
Birleşik Arap Emirlikleri: Maksimum 48 saat
İngiltere: Maksimum 48 saat
ABD: 40 saat
Türkiye: Maksimum 45 saat

Çalışanların mesai süresi içinde dinlenme hakkı kaç dakikadır?

Günlük çalışma süresinin ortalama bir zamanında o yerin gelenekleri ve işin gereğine göre ayarlanmak suretiyle işçilere;

a-Dört saat veya daha kısa süreli işlerde on beş dakika,

b-Dört saatten fazla ve yedi buçuk saate kadar (yedi buçuk saat dahil) süreli işlerde yarım saat,

c-Yedi buçuk saatten fazla süreli işlerde bir saat ara verilir.

Bu dinlenme süreleri asgari olup, aralıksız verilir. Ancak bu süreler iklim, mevsim, o yerdeki gelenekler ve işin niteliği göz önünde tutularak sözleşmelerle aralıklı olarak kullandırılabilir. Dinlenmeler bir işyerinde işçilere aynı veya değişik saatlerde de kullandırılabilir. Ara dinlenmeleri çalışma süresinden sayılmaz.

Türkiye şartlarına bakıldığında çalışanların haklarını tam olarak kullanmadığını görüyoruz. İşyerlerinin ağabey-kardeş ilişkisiyle yönetildiği düşünüldüğünde çalışan işçinin itiraz hakkı olmadığı, aksine itiraz edenin işsiz kaldığı sık karşılaşılan bir durum. Peki, böyle mi olmalı? Tabii ki hayır… Son zamanlarda sektör sürekliliği arz eden iş kollarında, mesai uygulamasına gidilmesi ve çalışanın mesai ücreti alması durumu bir nebze de olsa telafi ediyor. Fazla mesai gerektiren üretim, ulaşım ve hizmet gibi sektörlerde süreklilik söz konusu olduğu için ve işçi de bu durumu bilerek işe talip olduğu için; işveren, işin ifası sekteye uğradığında, durumu gerekli rapor ve belgelerle kanıtlarsa işçiyi işten çıkartma hakkına sahip oluyor. Ancak işverenlerin hakları gibi işçinin de hakları kanunla belirlenmiş durumda. Bu nedenle sözleşmeler tek taraflı yapılamaz. Fazla çalışma ve fazla sürelerle çalışma yaptırmak için işçinin yazılı onayının alınması gerekir. Zorunlu nedenlerle veya olağanüstü durumlarda yapılan fazla çalışma ve fazla sürelerle çalışma için bu onay aranmaz. Fazla çalışma ihtiyacı olan işverence bu onay her yılbaşında işçilerden yazılı olarak alınır ve işçi özlük dosyasında saklanır.

Çalışanların ne tür hakları var?

Fazla çalışma, kanunda yazılı koşullar çerçevesinde, haftalık 45 saati aşan çalışmalardır. Fazla sürelerle çalışma ise; haftalık çalışma süresinin sözleşmelerle 45 saatin altında belirlendiği durumlarda bu çalışma süresini aşan ve 45 saate kadar yapılan çalışmaları ifade eder. Denkleştirme esasının uygulandığı hallerde, işçinin haftalık ortalama çalışma süresi, normal haftalık iş süresini aşmamak koşuluyla, bazı haftalarda toplam 45 saati aşsa dahi bu çalışmalar fazla çalışma sayılmaz. Her bir saat fazla çalışma için verilecek ücret, normal çalışma ücretinin saat başına düşen miktarının yüzde 50 yükseltilmesi, fazla sürelerle çalışmalarda her bir saat fazla çalışma için verilecek ücret, normal çalışma ücretinin saat başına düşen miktarının yüzde 25 suretiyle ödenir.

Fazla çalışma veya fazla sürelerle çalışma yapan işçi, isterse işverene yazılı olarak başvurmak koşuluyla, bu çalışmalar karşılığı zamlı ücret yerine, fazla çalıştığı her saat karşılığında bir saat 30 dakikayı, fazla sürelerle çalıştığı her saat karşılığında da bir saat 15 dakikayı serbest zaman olarak kullanabilir. İşçi hak ettiği serbest zamanı, altı ay zarfında işverene önceden yazılı olarak bildirmesi koşuluyla ve işverenin, işin veya işyerinin gereklerine uygun olarak belirlediği tarihten itibaren iş günleri içerisinde aralıksız ve ücretinde bir kesinti olmadan kullanır. İşçinin İş Kanunu’ndan ve sözleşmelerden kaynaklanan tatil ve izin günlerinde serbest zaman kullandırılamaz.

Türkiye’de çalışma süresi yönetmeliğinden muaf olan meslek grubu var mı?

Türkiye’de çalışma ve iş kanunlarında çalışma süresi muafiyeti diye bir şey yoktur. Bir insanın 12 saat boyunca ayakta durması ya da yüzmesi, hastanede ışınlara maruz kalması, madenlerde sürekli olarak karanlıkta çalışması mümkün değildir. Normal çalışma esası kapsamında değerlendirilen meslek gruplarının aksine muafiyet, çalışanın dezavantajı olarak değil avantajı olacak şekilde 4857 sayılı İş Kanunu ya da daha önce geçerli olan mülga çalışma kanunları hakkında da koruma altına alınıp insan bedeni ve onuru muhafaza edilmiştir. Aksi durum ortaya çıktığında ise çalışanları kanunlarla korumak sosyal hukuk devletlerinin en temel görevleridir.

Gece çalışanların farklı hakları var mı?

Çalışma hayatında “gece” en geç saat 20.00’de başlayarak en erken saat 06.00’ya kadar geçen ve en fazla 11 saat süren dönemdir. İşçilerin gece çalışmaları 7,5 saati geçemez. Gece çalıştırılacak işçilerin sağlık durumlarının gece çalışmasına uygun olduğu, işe başlamadan önce alınacak sağlık raporu ile belgelenir. Gece çalıştırılan işçiler en geç iki yılda bir defa işveren tarafından periyodik sağlık kontrolünden geçirilirler. İşçilerinin sağlık kontrollerinin masrafları işveren tarafından karşılanır. Gece çalışması nedeniyle sağlığının bozulduğunu raporla belgeleyen işçiye işveren, mümkünse gündüz postasında durumuna uygun bir iş verir. İşveren gece postalarında çalıştırılacak işçilerin listelerini ve bu işçiler için işe başlamadan önce alınan ve periyodik sağlık raporlarının bir nüshasını Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın ilgili bölge müdürlüğüne vermekle yükümlüdür. Gece ve gündüz işletilen ve nöbetleşe işçi postaları kullanılan işlerde, bir çalışma haftası gece çalıştırılan işçilerin, ondan sonra gelen ikinci çalışma haftası gündüz çalıştırılmaları suretiyle postalar sıraya konur. Gece ve gündüz postalarında iki haftalık nöbetleşme esası da uygulanabilir. Postası değiştirilecek işçi kesintisiz en az 11 saat dinlendirilmeden diğer postada çalıştırılamaz. Ayrıca,

  • Maden ocakları, kablo döşemesi, kanalizasyon ve tünel inşaatı gibi işlerde gece çalışması yapılamaz. Yapılacaksa kanun koyucunun özel izniyle yapılabilir.
  • İş sözleşmesi veya toplu iş sözleşmesi ile önceden veya sonradan fazla çalışmayı kabul etmiş olsalar bile sağlıklarının elvermediği işyeri hekiminin veya herhangi bir hekimin raporu ile belgelenen işçiler gece çalıştırılamaz.
  • Gebe, yeni doğum yapmış ve çocuk emziren işçilere gece çalışması yaptırılamaz.

Mutsuzum, çünkü işimi sevemiyorum

Birçok çalışan, ya işini kaybetme korkusu ya da üstüyle ilişkilerinin bozulması endişesiyle sorunlarını dile getirmek yerine kendi içinde çözmeye çalışıyor. Tüm bu nedenler ise kişinin mutsuzluğunu artırıyor. Çalışanların bu kısır döngüden çıkabilmek için ne yapması gerekiyor? Uzman Psikolog Duygu Yüksel, bu tür sorunu olan çalışanlara tavsiyelerde bulunuyor.

 

Çevremizde birçok kişi hayatını idame ettirebilmek adına mevcut iş ortamını devam ettiriyor. Amaç salt para kazanmak ise iş yerinde mutsuzluk kanser gibi önce ruha, sonra bedene, ardından sosyal çevreyle olan iletişime doğru yayılıyor. Bu nedenle her geçen gün mutsuz olarak işe giden insan sayısı artıyor ve kişiler arası ilişkiler ise bozuluyor. Çalışanların işyerinde mutsuz olma nedenleri arasında şunlar yer alıyor:

  • İş güvencesinin olmayışı
  • Mesai saatlerinin çokluğu,
  • Yapılan mesai ücretinin verilmeyişi
  • Sosyal hayatın her geçen gün daha da azalması
  • İş ortamında ekip ruhunun yakalanamayışı
  • Kişisel çabaların görülmeyişi
  • Bilgi  paylaşımının kişiler arası olamayışı, Hak edilen ücretin alınmayış
  • Kişinin kendisini geliştirmemesi
  • Başarının takdir görmemesi
  • Adil ücretlendirmenin yapılmayışı
  • Sağlıklı çalışma ortamının olmayışı gibi nedenler yer alıyor.

Yapılan işe yönelik üstlerden takdir görmek, gelişim sağlayabilmek adına olanaklar sunulması birçok çalışan için oldukça motive edicidir. Ancak motivasyon kaynakları üstler tarafından kimi zaman önemsenmiyor kimi zamansa fark edilemiyor. Birçok çalışan, işini kaybetme korkusundan ya da üstü ile ilişkilerinin bozulma endişesinden ötürü sorunlarını dile getirmek yerine kendi içinde çözmeye çalışıyor. Tüm bu nedenler ise kişinin mutsuzluğunu artıyor.

Çalışan hangi adımları atmalı?

Kısır döngüden çıkabilmek için ya iş ortamında yaşanılan sıkıntılara müdahale etmek ya da işi değiştirebilmek adına adım atılması gerekiyor. Ancak burada öncelik iş ortamında kişiyi rahatsız eden faktörler konusunda neler yapabileceği olmasında gerekiyor. Bunun için çalışan listeleme yönteminden faydalanabilir. Mutsuzluğa neden olan sebeplerin belirlenmesinden sonra, konuya dair iletişim sağlanarak süreci eyleme geçirmek değişimin gerçekleşmesine yardımcı olacaktır. Kimi zaman da yapılan işin sevilememesi söz konusu. Fakat ülkemizde işsizliğin yoğun olduğu şu günlerde iş değişikliği yapmak birçok çalışan için oldukça radikal görünmekte. Ait hissedememe, işin benimsenemeyişi her geçen gün kişiyi daha mutsuz kılar. Şayet, kişi işini değiştirmeye yönelik gerekli gücü hissedemiyor ya da farklı bir ortama geçme olanağını bulamıyorsa;

– İşe yüklediğimiz anlamları değiştirmeliyiz. İşimizin olumsuz yanlarını odağımızda tuttuğumuz sürece, güzel yanlarını görmemiz zorlaşır.

– Yaşadığımız sorun her ne ise saatlerce düşünmek yerine eyleme geçerek çözüm bulmamız bizi daha çok mutlu eder.

– Hedefimizin ne olduğuna dair liste yaparak önceliklerimizi belirlememiz bizi rahatlatır.

– Sosyal ortamınıza daha fazla zaman ayırmak ve kendiniz için yapacağını her bir aktivite zihninizde yer alan olumsuz düşüncelerin gitmesine, kafanızdaki sağlıksız iç sesinizin kısılmasına yardımcı olur.

– Anlayışlı olmadığını düşündüğünüz çalışma arkadaşınızla ya da yöneticinizle ortak bir dil yaratıp, sorunlarınızı kapatmak yerine konuşmak iş saatlerinizi daha az stresli geçirmenizi sağlar.

Zihindeki kaos sonlandıkça, içsel huzur artacak, dolayısıyla motivasyon yükseleceğinden iş yerine yüklenilen anlamlar da değişecektir. Anlam değiştikçe, hayatımızın sadece iş ortamından ibaret olmadığını, özel yaşamımızda alternatifler yaratarak hem çalışma hayatımızın hem de özel yaşamımızın daha sağlıklı olmasını sağlayabiliriz. Yaklaşan yaz mevsimiyle daha dinamik ve çözümler üretebildiğiniz huzurlu iş ortamı dilerim.

Siber saldırı 74 ülkeye yayıldı! BTK’dan Türkiye için flaş açıklama

Türkiye’nin de aralarında bulunduğu 74 ülkeye yönelik siber saldırı ile ilgili BTK’dan son dakika açıklaması… Dünya çapında etki eden, 74 ülkeye yayıldığı bilinen zararlı yazılım siber saldırısının, az da olsa Türkiye’yi de etkisi altına aldığı belirtilen açıklamada, yaşanan sıkıntıların fidye yazılımı bulaşması ve yayılmasından kaynaklandığı ifade edildi.

Güvenlik yazılımı şirketi Avast’ın bildirdiğine göre bu sabah Türkiye saatiyle 9’da başlayan saldırı, virüs yazılımının hızla yayılmasıyla saatler içerisinde 57 binden fazla bilgisayarı etkiledi.

Şu anda aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 74 ülkeye yayıldığı bilinen zararlı yazılım, WanaCrypt0r 2.0 adını taşıyor ve İngiltere’deki Ulusal Sağlık Sistemi’nin (NHS) yanı sıra, İspanya’nın en büyük telekomünikasyon şirketi olan Telefonica’yı da etkiledi.

BTK’DAN DA AÇIKLAMA 

BTK Başkanı Ömer Fatih Sayan kişisel twitter hesabından Türkiye dahil 74 ülkeye siber saldırısı yapıldığını duyurdu.

Sayan, “Türkiye dahil 74 ülkeye büyük bir siber saldırı düzenleniyor. Ülkemizin siber Güvenlik Merkezi USOM ön alma operasyonlarına devam etmektedir” ifadelerini kullandı.

İnternet kullanıcılarını uyaran BTK Başkanı, “Dünyada yayılan Wcry zararlısından korunmak için Windows sistemleri ve antivirüsleri güncelleyin! Sisteminizi taratmayı ihmaletmeyin” paylaşımını yaptı.
12 Mayıs 2017 — Dr. ÖMER FATİH SAYAN (@ofatihsayan)Dünyada yayılan Wcry zararlısından korunmak için Windows sistemleri ve antivirüsleri güncelleyin! Sisteminizi taratmayı ihmaletmeyin @TRCert pic.twitter.com/jefZq47aUx

12 Mayıs 2017 — Dr. ÖMER FATİH SAYAN (@ofatihsayan)Türkiye dahil 74 ülkeye büyük bir siber
saldırı düzenleniyor. Ülkemizin siber Güvenlik Merkezi USOM ön alma operasyonlarına devam etmektedir https://t.co/sBeV2ZJh3v

 

NSA’NIN GELİŞTİRDİĞİ BİR AÇIKTAN KAYNAKLANIYOR

New York Times’ta konu hakkındaki bir yazıda, zararlı yazılımın ABD Ulusal Güvenlik Ajansı (NSA) tarafından bulunan ve geliştirilen bir sistem açığını kullandığını iddia ediliyor.

Fidye yazılımı, doktorların BBC ile paylaştığı ekran görüntüsünden Windows’ta son yıllarda görülen fidye yazılımlarını andırıyor.

SİSTEME SIZDIKTAN SONRA ŞİFRELEME BAŞLIYOR

Bu yazılımlar, sisteme sessizce sızdıktan sonra tüm verileri şifreliyor ve şifre anahtarını başka bir sunucuya kayıt ettikten sonra uyarı veriyor. Belirli bir miktar Bitcoin, istenen hesaba gönderilmezse, şifreli verilerin anahtarının sunucudan da silineceği söylenerek, kullanıcıya süre veriliyor.

WanaCrypt0r 2.0’ın şubattaki ilk sürümün güncel hâli olduğu düşünülüyor ve virüs bu kez, 300 dolar karşılığında Bitcoin talep ediyor.

BİLGİSAYARINIZI KORUYUN

Güvenlik uzmanı Ryan Naraine’in bir tweet’i saldırının güncel olmayan sistemlerde etkili olduğunu ortaya çıkardı. Microsoft’un 14 Mart’ta yayımladığı MS17-010 yaması, saldırının olmasını önlerken, Kaspersky’nin SystemWatcher (Sistem İzleme) bileşeninin de saldırıları gerçek zamanlı olarak önlediğini ortaya çıkardı.

Siber saldırılardan sürekli korunmak için Windows sisteminizi, anti virüs yazılımınızı güncelleyin ve sisteminizi sık sık taratmayı ihmâl etmeyin.

İNGİLTERE ALARM DURUMUNA GEÇTİ

İngiltere’de bir bölgede sağlık IT sisteminin siber saldırı sonucu çökmesinin ardından tüm ülkede olası bir saldırıya karşı alarm durumuna geçildi

İNGİLTERE ULUSAL SAĞLIK SİSTEMİ HEDEFTE

İngiltere’nin ulusal sağlık sistemi veri tabanına siber saldırı gerçekleştirildiği bildirildi.

İngiliz Ulusal Sağlık Sistemi NHS’ten yapılan açıklamada, başkent Londra’nın da arasında bulunduğu Blackburn, Nottingham, Cumbria ve Hertfordshire bölgelerinde siber saldırı sebebiyle veri tabanına erişimin sağlanamadığı ifade edildi.

Ülkenin bazı bölgelerinde lokal sağlık merkezlerinde, kliniklerde ve hastanelerde telefon ve bilgisayar sistemleri kapatılarak hastaların veri tabanının sızdırılmasının önüne geçilmeye çalışıldığı bildirilen açıklamada siber saldırı yapanların sağlık sisteminin veri tabanını şifreleyerek, kullanıcılardan ödeme yapması için ücret talep eden bir sistem kullandığı kaydedildi.

NHS’e bağlı 16 kurumun siber saldırıdan etkilendiği, siber saldırıyı gerçekleştirenlerin kullanıcılardan veri tabanına erişim için 300 dolar karşılığında dijital para birimi Bitcoin talep ettiği belirtildi.

NHS’in bilgi işlem uzmanlarının sorunun çözülmesi için hali hazırda çalışmalarını yoğun bir şekilde sürdürüldüğü kaydedildi.

İSPANYA’DA BÜYÜK ŞİRKETLER ALARMDA

Hükümet yetkililerinin ve Ulusal İstihbarat Merkezinin (CNI)  doğruladığı siber saldırıda, başta telekomünikasyon şirketi Telefonica olmak  üzere elektrik şirketi Ibedrola, enerji şirketi Gas Natural, bankacılık grubu  BBVA’nın da aralarında bulunduğu ülkenin en önemli şirketlerinden bazılarının  hedef alındığı bildirildi.

Bilgisayar korsanlarının, veri tabanlarına yeniden ulaşmak isteyen  şirketlerden 300 dolar talep ettiği belirtildi.

Saldırıya maruz kalan şirketler gün boyunca çalışanlarının bilgisayar  ve telefonlarını kullanıma kapattı.

Enerji, Turizm ve Dijital Acente Bakanlığı kaynakları, siber  saldırının Çin merkezli olduğunu ve WannaCry adlı kötü amaçlı yazılım  aracılığıyla yapılan saldırının diğer ülkelerde de görüldüğü kaydedildi.

İspanya hükümeti, söz konusu siber saldırı sebebiyle “herhangi bir  güvenlik tehdidinin ortaya çıkmadığını” açıkladı.

Habertürk – A.A.

Facebook Reklamı Nasıl Oluşturulur?

Facebook reklamı oluşturmak için öncelikle www.facebook.com/ads/manage sayfasını ziyaret edin. Reklam vererek tanıtımını yapmak istediğiniz Sayfanızı seçin, ardından ”Ne yapmak istiyorsunuz?” başlığının altında yer alan seçeneklerden birine tıklayın:

  • Sayfanızı Beğenenleri Artırmak: Henüz sayfanızı beğenmemiş olan kişilere erişebilirsiniz. Bu seçeneği seçtikten sonra sizden, reklamınızın başlığını, reklam metnini ve reklam görselini belirlemeniz istenir.
  • Sayfa Gönderilerinin Tanıtımını Yapmak: Tüm sayfa yerine belirli bir gönderinin reklamını yapabilir ve gönderinizin Kaynağı’nda çıkmasını sağlayabilirsiniz.
  • Gelişmiş Seçenekleri Görmek: Kendi bütçenize özel reklam seçeneklerini görebilir, CPM ve CPC reklamlardan birini seçebilirsiniz.

Facebook reklam bütçesi nasıl ayarlanır?

Facebook reklamlarında iki farklı bütçe türü vardır: toplam ve günlük. Toplam seçeneğinde reklamınızın toplam bütçesini belirlersiniz. Günlük seçeneğinde ise reklam kampanyanız için her gün ne kadar harcama yapacağınızı seçersiniz. Günlük bütçeye ulaşıldığında, reklamlarınızın gösterimi o gün için otomatik olarak durdurulacaktır. Her iki bütçe türünde de asla bütçenizi aşmazsınız.

CPC ve CPM terimlerinin anlamları nelerdir?

CPM teriminin açılımı, 1000 gösterim başına ücrettir. Bu reklam türünde, hedef kitleniz reklamı gördüğünde ödeme yapmanız gerekir.

CPC teriminin açılımı ise, tıklama başına ücrettir. Hedef kitleniz, yayındaki reklamınıza tıkladığı anda ödeme yaparsınız.

Facebook reklamı nasıl düzenlenir?

Facebook reklamınızı aşağıdaki adımlara göre düzenleyebilirsiniz:

  1. facebook.com/ads/manage linkine tıklayarak Reklam Yöneticisi’nize gidin.
  2. Reklam Yöneticisi’nde düzenlemek istediğiniz reklama tıklayın. Reklam şartlarınız, hedefleme parametreleri ve reklamınızın performans grafiği açılacaktır.
  3. Reklam Önizlemesi’nde bulunun kalem işaretine tıklayın.
  4. Düzenlemenizi tamamladıktan sonra “Kaydet” butonuna basmayı unutmayın.

Facebook reklamı nasıl durdurulur ya da silinir?

Aşağıdaki adımları izleyerek reklamınızı istediğiniz zaman durdurabilir ya da silebilirsiniz:

  1. Reklam Yöneticisi’ni ziyaret edin: https://www.facebook.com/ads/manage
  2. Durdurmak veya silmek istediğiniz reklam kampanyasına tıklayın.
  3. Daha sonra tıkladığın reklamın hemen sağından reklamın mevcut durumuna tıklayın.
  4. Açılan menüden reklamınızın yeni durumunu belirleyin.
  5. Çıkarken “Kaydet” butonuna basmayı unutmayın.

Facebook reklamları için ödeme yöntemleri nelerdir?

Facebook reklamlarınızın ödemesini kredi kartınızla ya da banka kartınızla yapabilirsiniz. Şu an için ödeme seçenekleri şunlardır:

  • Visa
  • MasterCard
  • PayPal

Metadata Nedir? SEO İçin Neden Önemlidir?

Metadata (Türkçe adıyla üstveri), var olan verilerin sınıflandırılmasına yarayan verilerdir. Daha ayrıntılı olarak açıklayacak olursak, metada kaynak verilerin değerini, kimin tarafından, ne zaman, kaynağın hangi hedefte oluşturulduğunu açıklamakta olan verilerdir. Bu veriler, sistemin kendi içerisinde kullanılabildiği gibi diğer sunucular tarafından da amaca yönelik kullanılması hedeflenebilir.

SEO İçin Kullanılan Metadatalar Nelerdir?

SEO için önceden tasarlanmış olan ya da sunucular tarafından direkt olarak algınabilen metadatalar bulunmaktadır. Eskiden sitenin yapısını temel alan metadatalar SEO için etkili olsa da artık yalnızca bazı belirli metadatalar SEO için önem taşımaktadır.

Meta Etiketler

İsminden de açıkça belirgin olduğu gibi meta etiketler, SEO ile ilgili bilinen en basit metadatalardır. Bu metadatalar arama motorlarında sayfaların kısa açıklayıcı kısımları olmaları üzerine tasarlanmıştır. Sitenizin içerik yönetim sistemi, artık yalnızca etiketin isminin yazılmasıyla meta başlıklarınızı tanımlamaktadır. Örneğin, meta tanımları için, “meta description” yazımı şu şekilde gösterilebilir:

 

Meta Etiketler, aşağıdaki gibi açıklanabilir:

  • Meta Açıklama

Arama motorları tarafından, arama sonucu listesindeki açıklayıcı metin olarak kullanılır. Meta açıklamalar müşteri tıklamalarını, arama sonuçlarında artırmaya yardımcı olabilir, ancak sıralamaları etkilemez. Meta etiketlerin, “Açıklama” kısmının, sayfa içeriğini, en az 11 kelime olmakla birlikte en fazla 150 karakterden oluşacak bir özetle tanımlaması gereklidir.

  • Anahtar Kelimeler

Anahtar kelimeler, sayfayı tanımlayıcı niteliği olan ve site ile ilişkili içeriği tanımlayan kelimeler olarak seçilmelidir. Gerçek anlamda anahtar kelimeler kişilerin sayfaları arama şekli olarak bilinmektedir. Bu yüzden anahtar kelimelerin hem isteklere cevap vermesi, hem de sayfa ile ilişkisi, arama motorlarının algılayabilmesi için kritik bir öneme sahiptir.

  • Robotlar

Hariç tutma protokolünün bir parçası olan meta robots özelliği, arama motorlarına bir sayfadaki bağlantılar aracılığıyla, bağlantı yetkisini indekslemesini veya geçmesini isteyip istemediğini bildirir. Arama motorlarının varsayılan olarak içeriği dizine ekleyip bağlantıları takip ettiklerini unutmayın. En genel dört unsur; “index”, “noindex”, “follow”, “nofollow” dır. Bu yüzden, yalnızca “index, follow” bağlantı kombinasyonunu kullanmak anlamsızdır. Bu özellikler, şablon düzeyinde yaygın olarak kullanılır, çünkü belirli bir şablonu kullanarak tüm sayfaları ortaya çıkarmak istemeniz mümkündür.

Sayfa Başlıkları

Sayfa başlıkları halihazırda hala, site içeriğinin en yoğun formu olarak bilindiğinden dolayı, SEO için en önemli unsur olarak bilinmektedir. Bu yüzden anahtar kelimelerin ve sitenin içeriğine ilişkin bilgilerin kullanımı oldukça büyük önem taşır. Ayrıca, CMS üzerinden gösterimi de oldukça basittir:

SEO: Ben Bir Sayfa Başlıgıyım

Sayfa Başlıklarının Önemi<title>

Resim Etiketleri ve Özellikleri

Resim etiketleri, SEO uzmanları tarafından aslında çok önem verilmiyor olsa da, arama motorları tarafından hala önem taşımaktadır. Ayrıca, arama motorları tarafından resmin kaynağının bulunmasına ve resmin neyi tanımladığına da yardımcı olması açısından resim etkileri önemini korur. CMS üzerinde tanımı da de şu şekildedir:

<img src=” https://images4.alphacoders.com/762/thumb-1920-76256.jpg” alt=”colors” />

Yaratıcı insanların 5 büyük korkusu

Boş bir sayfa ya da ekranın karşısına oturan herkes, ister ressam ister yazar ister grafik tasarım uzmanı olsun, yaratıcı sürecin hiç de kolay olmadığını bilir. Bazı korkulara esir olmamak için dikkatli olmakta fayda var.

 

Orijinal bir eser yaratmak, bunun onaylanması ve ödüllendirilmesi son derece zor süreçler. Elbette her işin ayrı zorlukları olsa da yaratıcı süreçler duygusal ve zihinsel olarak her zaman daha yıpratıcı. Tüm bu zorluklara bir de stres, panik ve gelecek kaygısı eşlik ediyor. Korkuların esiri olmamak ve ne olursa olsun çaba vermekten vazgeçmemek için bazı zorlayıcı sorular karşısında sakin kalmakta fayda var.

İşte 5 korkuyu atlatmak için bazı püf noktaları:

Ya başarısız olursam?

Diğer pek çok işte olduğu gibi yaratıcı işlerde de sıklıkla başarısızlık korkusu ortaya çıkabilir. Bu durumda en önemli nokta kişinin kendisine inanmayı ve güvenmeyi asla bırakmaması. Yaratıcılık kişiye has bir durum ve zaman zaman tıkanmak, üretememek, üretileni beğenmemek gibi durumlar söz konusu olabilir. Bu tür anları başarısızlık gibi yorumlamamak gerekiyor. Her işte çıkışlar olduğu kadar inişler de olabileceğini unutmamak gerekiyor. Kişiler için farklı altyapılar, eğitimler ve deneyimler söz konusu olduğu için daha iyi ya da daha kötü gibi sıfatlardan bahsetmek oldukça anlamsız.

Ya kimse işimin farkına varmazsa?

Dünyadaki tüm sanatçıların ve tasarımcıların yaratabilecekleri en muhteşem sanat eserini meydana getirdiklerini düşünelim. Kimse tarafından takdir edilmemeleri ya da işlerinin satılmaması bu eserlerin değersiz, ucuz ve kötü olduklarını mı gösterir? Elbette hayır. Beğeni ve fark edilmenin tek kıstas olduğunu kabul etmek son derece mantıksız. Eserleri kendisi yaşarken fark edilen kişiler olduğu kadar, öldükten yüz yıllar sonra değer gören örnekleri de unutmamak gerekiyor. Elbette para kazanmak ve ilgi görmek için çaba sarf etmek son derece önemli. Ama henüz fark edilmeyen işler için paniğe kapılmamak, sakin kalmak ve yola devam etmek şart.

Ya işlerim eleştirilirse?

Her iş eleştiriye açıktır ve çevremizde her zaman eleştiren biri vardır. Üstelik bu, kişinin işinde daha iyi olmasına ve görmediği noktaları görmesine neden olabilecek değerli ve verimli bir süreci de beraberinde getirebilir. Bunun yanı sıra ne yapsak işimizi beğenmeyen birinin her zaman olacağını unutmamak da önemli. Bu işimizi değersiz kılmaz, dolayısıyla bizi yıldırmamalıdır. Çıktığı anda eleştirilen, beğenilmeyen hatta nefret eden kullanıcıları olan uygulamaları, şirketleri, icatları ya da kitapları hesaba katarak düşünmekte fayda var. Yaratım sürecini tüm sancılarıyla kabul eden kişilerin negatif anları da deneyim kazandıran ve geliştiren süreçler olarak görmesi gerekiyor.

Ya maddi olarak kötü duruma düşersem?

Her zaman para kazandıracak ek işler yapılabileceğini unutmamak çok önemli. Sosyal medya uzmanlığı yapan bir yazar yazarlık yapmayı, grafik tasarım uzmanlığı yapan bir ressam da ressamlık yapmayı sürdürebilir. Elbette sadece keyif alınan işi yaparak para kazanmak herkesin hayali, fakat bunun gerçekleşmesi için zaman ve çaba gerektiğini unutmamak gerekiyor. Zamanın büyük bir kısmını parayla ilgili konular hakkında endişelenerek geçirmek yerine alternatif olarak yapılabilecek işleri araştırmak çok daha mantıklı.

Ya zamanımı boşa harcıyorsam?

Saatlerce televizyon izlemek için zaman kaybı diyebiliriz. Bir ürün, resim, heykel, tasarım, yazı yaratmak için saatlerce uğraşmak ise asla zaman kaybı değil. Yaratım sürecinin her anı, sonuç her zaman istenildiği gibi olmasa da kişiye çok şey katıyor. Hem deneyim hem pratik kazanmak için istenilen bir iş üzerinde çalışmak kadar faydalı bir eylem yok.

Başarılı adaylar nasıl iş arıyor?

İş görüşmelerinden her zaman en iyi performansı gösteren kişi galip çıkıyor. Peki, bu kişiler başarılı olma yolunda ilk adım olan kendilerine uygun işi nasıl arıyor?

 

Bazen şirketler pek çok açıdan başarılı, ne istediğini bilen, tüm soruları tatmin edici şekilde yanıtlayan ve beklentilerin ötesine geçen adaylarla tanışma fırsatını yakalayabiliyor. İK uzmanlarına göre bu başarılı adaylar genelde pasif. Şirketler adayı fark eder etmez bünyesine katıyor ve bir başka şirket yeni fırsatlarla adayın aklını çelene kadar onu mutlu etmeye çalışıyor.

Gerçekte ise durum daha farklı. İş arama sitesi indeed.com 2016 Başarılı Adayların İş Arama Yöntemleri Araştırması’na göre en başarılı adaylar da diğerleri gibi aslında iş aramaya hep devam ediyor. Araştırmada danışılan bin İK danışmanı ve 4 bin performansı yüksek aday, başarılı bir iş arama sürecine ışık tutuyor.

Başarılı adaylar hep aktif

Yetenekli adaylar her zaman iş arayışında. Bir işlerinin olması süreçten kopmalarına neden olmuyor. Her zaman daha iyisi için arayışlarını sürdürüyor, iş ilanlarını sık sık inceliyorlar. Başarılı adayların yüzde 90’ı yıl içerisinden en az 2-3 defa iş ilanlarına ciddi anlamda baktıklarını belirtiyor. 2015 yılında işe alınan adaylarda oran daha da yüksek. Yüzde 91 oranında aday işe başladıkları altı ay içinde iş fırsatlarına bakmaya devam ettiklerini söylüyor.

Bu durumda başarılı adayların bir diğer iş fırsatının kucaklarına düşmesini beklemediklerini söylemek gerek. Bu süreçte online da olmak üzere tüm detayları tek tek yerine getirdikleri de gözleniyor. İş arama sürecine dahil olan her yeni teknolojiyi yakından takip ediyor ve uyguluyorlar. Başarılı bir aday Skype ya da başka bir araçla yapılan videolu iş görüşmelerinde de son derece iyi. Verilere göre geçen yıl işe giren adayların yüzde 52’si işe alımdan önce altı ay içinde online bir iş arama sitesini ziyaret etmiş, yüzde 50’si iş alarmlarına üye olmuş, yüzde 46’sı da mutlaka mobilden başvuru yapmış.

is-arama-sureci-grafik

Başarılı adayların motivasyonu farklı

Bugün yetenek alanındaki müthiş rekabet dolayısıyla şirketler için başarılı adayların önemi tartışılamaz. Bu durum adayların daha da seçici olmasına neden oluyor. Diğer adaylarla kıyaslandığında başarılı adaylar şirket adına ve itibarına yüzde 49 oranında daha fazla dikkat ediyor ve iş aramalarında bunu merkeze koyuyor.

Adayların yüzde 53’ü ise yapacakları işin ilginç, anlamlı ve katkı sağlayan bir iş olmasını istiyor. Rutin işlerden uzak duruluyor. Adayların iş görüşmelerinde yapacakları işten beklentilerini açıkça söylemeleri de işvereni etkiliyor. Yeteneklerinin farkında olan ve onları küçümsemeyen adaylar öne çıkıyor. Başarılı adaylar da elbette diğer tüm adaylar gibi maaşı önemsiyor ve belli bir standartın altına düşmek istemiyor. Araştırmaya göre performansı yüksek adaylar için iş tatmini maaştan bir adım önde. Aday işinden tatmin almadığı bir yerde onu uzun vadede paranın da mutlu edemeyeceğini biliyor. Bu nedenle iş arama sürecinde kendisine en uygun, en çok yapmak istediği işe odaklanıyor. Bu, elbette başarı faktörünü kuvvetlendiren zincirin en önemli halkası.

Sermayeye ihtiyaç duymadan yapabileceğiniz 6 keyifli iş

Pek çok insanın hayalinde bir gün kendi işini kurarak özgürlüğünü ilan etmek yatıyor. Bunun için yeterli motivasyonunuz, iyi bir fikriniz ya da bilginiz olmayabilir. Ama en önemlisi elbette sermayenizin olmaması. Eğer para yoksa iş kurmak imkansız hale gelebilir. Peki neler yapılabilir?

 

Eğer kafanızda bir fikir ve yeterli motivasyonunuz varsa yeni bir iş kurmaya az çok hazırsınız denebilir. Bu süreci durdurabilecek en önemli şey ise sermayenin olmaması. Bu durumda kredi çekmek, borç almak veya devlet teşviğinden faydalanmak gibi seçenekler olsa da hemen hemen hiç paraya ihtiyaç duymadan yapılabilecek işler olduğunu da unutmamak gerekiyor. Detaylı ve özenli bir planlamayla bu tür işlerden para kazanmak son derece kolay.

Peki, iş kurmadan önce hangi adımları planlamak şart?

Planlama

– İş planı

– Finansal model

– Marka

İnternette görünürlük

– Domain alma

– Ücretsiz web sitesi kurulumu

Pazarlama

Sosyal medya pazarlaması

– İçerik pazarlaması

Sermayeye ihtiyaç duymayan bazı iş kolları:

Yaratıcı işler

Resim, heykel, tasarım, müzik veya hobi dallarından herhangi biriyle ilgilenmek ve bundan para kazanmak için sadece söz konusu ürün ya da eser için gerekli sanat malzemelerinin maliyetini karşılamak yeterli. Eğer kişinin yaratıcı olduğu bir konu varsa bu ciddi bir bütçeye ihtiyaç duymadan yavaş ama keyifli bir şekilde işe dönüşebilir.

Ev içi işler

Para harcamadan yapılabilecek işler arasında ev içi meslekler de var. Bu işlere bebek bakıcılığı, evcil hayvan bakıcılığı, temizlik, pasta-kurabiye, yemek, nikah şekeri veya sabun yapımı, blog açmak, organik tarım yapmak veya organizasyon düzenlemek gibi örnekler verilebilir.

Tamir – bakım

Belli bir elektronik alet veya makineye hakim olan, terzilik deneyimi olan veya tesisat konusunda deneyimli kişiler de bu tamir-bakım deneyimlerini kolaylıkla patronun sadece kendileri olduğu bir işe dönüştürebilir.

Danışmanlık

Hangi sektörde olursa olsun deneyim sahibi kişiler bu özelliklerini hiç para harcamadan, freelance danışmanlık yaparak kullanabilir. Bunu sağlamanın en önemli yolu sağlam bir network kurabilmek.

Mikro girişimcilik

Tüm bu yukarıdaki mesleklerin yanı sıra yeni dönemde ortaya çıkan bazı farklı iş modellerini adapte ederek para harcamadan para kazanmak da mümkün. Bugün pek çok kişi Uber aracılığıyla şoförlük veya Airbnb aracılığıyla kısa ya da uzun dönemli ev veya oda kiralama yaparak para kazanıyor.

Az deneyimle daha görünür CV nasıl hazırlanır?

Henüz kariyerinin başında olan  ya da yeni bir alanda kariyer edinmek isteyen adayların en zorlandığı şeylerden biri özgeçmişlerini daha görünür hale getirmek. Özgeçmişi güçlü göstermenin bazı püf noktaları var. 

 

İster çok az iş deneyime sahip olun isterseniz de yeni bir alanda kariyer yapıyor olun pek çok aday deneyim eksikliği nedeniyle CV’sinin diğer CV’ler arasında kaybolacağını ve ön plana çıkamayacağını düşünür. Peki, bu tür bir durum yaşayan adayların ne yapması gerekiyor? Monster’ın Kariyer Uzmanı Vicki Salemi, bu tür sorun yaşayan adaylara şu tavsiyelerde bulunuyor:

Odaklandığınız alanlarla özgeçmişinizi güçlendirin

Eğer iş tecrübeniz çok yoksa ve yolun başındaysanız, özgeçmişinizi eğitim geçmişinizin üstüne yapılandırın. Eğitiminiz süresince yaptırım yaptığınız, odaklandığınız alanları özgeçmişinize alarak, özgeçmişinizi güçlü kılabilirsiniz. Vicki Salemi buna örnek olarak adayların gönüllü çalışma deneyimlerini, elde ettiği başarıları, aldığı ödülleri ve katıldığı yurt dışı programlarını gösteriyor.

İşlevsel özgeçmişe odaklanın

Vicki Salemi, az da olsa iş tecrübesi olanların işlevsel bir özgeçmişe odaklanabileceklerini söylüyor. Buna göre, iş tecrübelerinizi tarih sırasına göre özgeçmişinizde sıralamak yerine beceri setlerine odaklanarak işlevsel özgeçmiş hazırlayabilirsiniz. İşlevsel özgeçmişler güçlü yönlerinizi, becerilerinizi ve yeteneklerinizi vurgular. İş geçmişinizi ise özetlemeniz gerekir, ancak bu, genellikle özgeçmişinizin en alt kısmında yer alır.

Yeni bir alana başladıysanız

Vicki Salemi, yeni bir alanda sınırlı tecrübeye sahip olanların, ilanlarda takip ettiği roller için iş tanımlarına bakması ve en çok hangi beceri ve tecrübenin istendiği konusunda bilgi edinmesi gerektiğini söylüyor. Buna göre adaylar da takip ettiği ilanlarda aranan özelliklere özgeçmişlerinde üst sıralarda yer verebilir.

Devredilebilir yeteneklerinizi gösterin

Vicki Salemi adaylara son olarak devredilebilir yeteneklerinin olup olmadığını öğrenmeleri tavsiyesinde bulunuyor ve “1 milyon dolarlık bir bütçeyle pazarlama yapıyorsanız, bütçenizi yönetmeyle ilgili becerileriniz, endüstriniz ne olursa olsun belirgindir. Burada vurgulamanız gereken şey de budur. Bu nedenle işverenlere göstermek için zaten sahip olduğunuz becerilere ve tecrübelere odaklanın” diyor.

İşletmeler için Facebook, çok yakında ücretsiz olarak kullanıma açılacak

Geçtiğimiz ekim ayında Facebook Slack rakibi olarak Workpace ürününü yayına almıştı. Şirketlerin işlerini yönetebileceği bir araç olan Workplace, Facebook’un CNBC’ye verdiği bilgiye göre yakında ücretsiz olarak kullanıma açılıyor. Daha fazla kullanıcıya erişmek isteyen Facebook, Workplace uygulamasının bazı özelliklerini kısıtlayarak Workplace Standart olarak sunulmasını planlıyor. Ücretli versiyonu ise Workplace Premium olarak isim değiştirecek.

Ücretli sürüm şu anda her kullanıcı için 3$/ay olarak fiyatlandırılıyor. 1.000’den fazla kişiye ulaşırsanız aylık ücret 2$ ve 10.000’den fazla kişiye erişirseniz de 1$/ay olarak değişiyor.

Facebook ürün müdürlerinden Simon Cross, Workplace’in herkese açılmasının kendileri için çok büyük adım olduğunu ve daha fazla şirkete ulaşmak için stratejik bir hamle olduğunu söylüyor. “Her şirket bu ürüne ücret ödemeye hazır değil, bu nedenle önce ücretsiz sürümünü kullanırlarsa satış yapma olanağımız daha yüksek” diyor.

Workplace uygulaması, Facebook’un benzeri bir arayüzde şirket içi iletişim amacıyla kullanılabilen bir uygulama. Bu uygulama içerisinde tıpkı Facebook’da olduğu gibi gruplar oluşturabilir, paylaşımlar yapabilir, başkalarını etiketleyebilir ve Messenger’ın yapılandırılmış sürümü sayesinde anlık mesajlaşabilir, toplu veya bireysel dosya gönderimi yapabilirsiniz. Ayrıca istatistik paneli ve tek-oturum gibi kısıtlama özellikleri de bulunuyor.

1.5 milyon ücretli abonesi olan Slack karşısında Facebook’un hamlesi nasıl bir sonuç gösterecek hep beraber göreceğiz. Pazar payını artırıp artıramayacağı merak konusu. Tabi bu sırada geçtiğimiz ay duyurulan Microsoft’un “Teams” uygulaması da yeni bir oyuncu olarak rekabete giriyor.

Facebook tam olarak ne zaman bu uygulamayı tüm şirketlere açacağına dair resmi bir bilgi henüz paylaşmadı.

Google’ın görsel aramasına reklamlar geliyor

Google, yakın zamanda mobil web ve Android uygulamasın “benzer öğeler – similar items” özelliğini duyurdu. Bu özellik sayesinde artık yaptığınız aramalarda bulunan eşyaların aynısı veya en yakın benzeri arama sonuçlarında size gösterilecek ve dilerseniz bu ürünleri direkt satın almaya gidebileceksiniz.

Bu özellik, görselleri analiz ederek içerisindeki objeleri ayırıştırıyor ve size bu ürünlerin satın alınabilir halini sunuyor. Bu model, bir bakıma görsel arama sonuçlarında reklam olarak değerlendirilebilir. Şu anda sadece çanta, güneş gözlüğü ve ayakkabıları destekleyen bu özellik önümüzdeki ay ev ve bahçe eşyalarını da desteklemeye başlayacak.

Eğer siz de bu arama sonuçlarında yer almak istiyorsanız sitenizin arkaplanında bazı değişiklikler yapmanız gerekiyor. Bu değişiklikleri yaparak siz de arama sonuçlarında yer alabilir ve fiyat gibi detaylı bilgileri gösterebilirsiniz.

Bu değişiklikleri ve eklemeleri yaptıktan sonra sitenizi Google’ın Structured Data Testing Tool‘u ile test ederek doğru yaptığınızdan emin olabilirsiniz.

Mobil cihazınızdan siz de bu yeni “benzer öğeler” özelliğini test etmeye yakın zamanda başlayabileceksiniz. Sonuçlar aşağıdaki gibi görünüyor:

Geceleri kota yok! 1 Mayıs’ta başlıyor…

Web üzerinden sık indirme işlemi yapanlar için müjdeli haber geldi. 1 Mayıs’tan itibaren başlayacak uygulamada gece 02:00 ve sabah 08:00 arasındaki veri kullanımı ve indirme işlemleri Adil Kullanım Kotası (AKK) kapsamında değerlendirilmeyecek.

 

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan tarafından daha önce 2018 Aralık ayında tamamen kaldırılacağı belirtilen Adil Kullanım Kotası (AKK) çalışmalarının bir bölümünün 2017 yılında yürürlüğe gireceğini belirtmişti.

Bahsedilen çalışmalarda sona yaklaşıldı ve internet kullanıcılarının kâbusu olabilen Adil Kullanım Kotası hakkında yeni bir düzenlemeye gidildi. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) yeni uygulamayı internet servis sağlayıcılarına iletti. Kota aşımı sonrası minimum hız sınırı değişti.

GECELERİ KOTA YOK

Mevcut uygulamada servis sağlayıcılardan satın aldığınız tarife ve hız ne olursa olsun, sınır aşıldıktan sonra kullanabileceğiniz bağlantı 3Mbps’ye düşüyordu. Yeni uygulamada ise farklılıklar var.

1 Mayıs’tan itibaren başlayacak uygulamada gece 02:00 ve sabah 08:00 arasındaki veri kullanımı ve indirme işlemleri AKK kapsamında değerlendirilmeyecek. Internet kullanıcıları bu sayede geceleri web sitelerinde daha rahat sörf yapabilecek.

BTK tarafından internet servis sağlayıcılarına iletilen düzenlemedeki bir diğer yenilik de, gece saatlerinin dışında kalan ve kotaya tabi dönemdeki kullanımlardaki veri tüketiminin aşılması hâlinde internet hızının düşeceği bağlantı kalitesini belirliyor.

HIZA GÖRE FARKLI SINIR

Eski uygulamada tarife ne olursa olsun kota aşıldıktan sonra hız 3 Mbps’e çekiliyordu. Bundan böyle bu alt sınır tarifenin çeşidine göre değişecek. En düşük kullanım hızı olan 8 Mbps bağlantıda AKK aşıldıktan sonraki hız yine 3 Mbps olurken, diğer tarifelerde bu alt sınır kademe kademe yukarı çekildi.

Örneğin, 16 Mbps bağlantı hızı kota aşımı sonrasında 5 Mbps olarak kullanılabilirken 50 Mbps tarifesine sahip bir başka kişi kotayı aştığında hızı 16 Mbps’e düşecek. Tarife bazında internet bağlantı hızının kota sonrası düşeceği alacağı hal şöyle.

Geceleri kota yok 1 Mayısta başlıyor...

Mülakat öncesi şirketin sosyal medya hesaplarını neden taramalısın?

Artık şirketlerin başvuru sürecinde adayların sosyal medya hesaplarına da dikkat ettiği bir dönem içindeyiz. Peki, neden tam tersi de olmasın? Şirketlerin sosyal medya hesapları adaylar için çok fazla ipucu barındırıyor olabilir.

 

Adaylar iş başvurusu öncesi pek çok farklı noktaya dikkat ediyor. İyi bir CV hazırlamak, görüşmede kıyafete özen göstermek, davranışlara dikkat etmek ve olası sorulara hazırlanmak gibi önemli süreçlerin yanı sıra çok önemli bir başka hazırlık daha var. Artık hemen hemen tüm şirketlerin farklı mecralarda sosyal medya hesapları var. Aday, şirket kültürünün kendisine uygun olup olmadığını anlamak için şirketlerin sosyal medya hesaplarını inceleyebilir. Adayın edindiği gözlem, başvuru öncesi pek çok noktadan az çok emin olmasını sağlayabiliyor.

Şirketlerin sosyal medya hesaplarında nelere bakmak gerekiyor?

Adaylar iş başvurusu yaptıkları ya da başvurmayı düşündükleri şirketlerin sosyal medya hesaplarına bazı sorular rehberliğinde bakabilir. Bu şekilde kişiye özel verimli sonuçlar elde etmek mümkün.

Benzer şirketlerden farklı olarak neler yapıyor?

Pazarlama uzmanlarının en çok ilgilendiği konular arasında rekabet içerisinde oldukları şirketlerin gündeminde nelerin olduğu geliyor. Şirketin sosyal medya hesaplarına bu şekilde bakmak son derece önemli. Şirketin rakiplerine kıyasla ne kadar takipçisi var, paylaşımları ne kadar güncel, paylaşımları ağırlıklı olarak neyle ilgili gibi soruların cevaplarından önemli veriler elde edilebilir. Aday mülakatta nelerin eksik olduğunu, nasıl geliştirmelerin yapılabileceğini ve farklı tavsiyelerini sunarak diğer adayların da önüne geçebilir.

Etkileşimi nasıl?

Aday şirketin sosyal medyadaki geribildirimlerine de bakabilir. Paylaşımların ne kadar beğenildiği, tweetlerin ne kadar “retweet” edildiği, iletilerin başkaları tarafından ne kadar paylaşıldığı ve ne tür yorumlar aldığı da pek çok ipucu içerebilir. Müşterilerin firmanın ürününe ya da hizmetine nasıl baktığı, şirketin itibarı ve sosyal medya gücü adayı işe ikna edebilir ya da işten vazgeçirebilir. Bir başka açıdan da aday şirkete özel parlak sosyal medya fikirleri sunarak fark yaratabilir.

Hedef kitle demografisine değer katabiliyor mu?

Sosyal medya yönetiminin başarılı olması çok önemli olsa da bunun büyümeye katkısının olup olmadığı da son derece kritik. Şirketin sosyal medya stratejilerinin hedef kitleye gerçekten hitap etmesi ve müşteride karşılık bulması gerekiyor. Aday şirket paylaşımlarını bu şekilde değerlendirmeli. Görüşmede şirkete bununla ilgili önerilerde bulunmak ve fikirler sunmak etkileyici olabilir.

Neleri kaçırıyor?

Şirketlerin hangi mecraları iyi kullanamadığına da bakılabilir. Bazı şirketler Facebook’ta başarılıyken, Youtube’da ya da Twitter’da yer almıyor ya da buraları iyi kullanamıyor olabilir. Aday şirketin hangi mecrayı nasıl daha verimli kullanabileceğine dair öneride bulunarak fark yaratabileceği gibi, teknolojiyi ve sosyal medyayı iyi kullanamadığını gördüğü bir firmada çalışmak istemediğine de karar verebilir.

Neleri iyi yapıyor?

Adayın şirketin sosyal medyada özellikle hangi konuda başarılı olduğunu tespit etmesi de son derece önemli. Şirketin vizyonu açısından önemli püf noktalarını içerebilecek bu bilgi adayın karar verme sürecinde etkili olabilir. Adayın aynı şekilde bu tespitini görüşmede ifade etmesi farkındalığını ve mülakata detaylı hazırlanma sürecini göstermesi açısından da son derece önemli.

İş görüşmesinde etkileyici olma ipuçları

Adaylar için iş görüşmeleri son derece stresli geçerken İK tarafında süreç tamamen farklı. Bazen gün içinde birkaç görüşme birden yapan, gerçekten fark yaratan o çalışanı arayan İK uzmanının dikkatini çekmek için bazı noktalara dikkat etmekte fayda var.

 

İnsan Kaynakları uzmanı pozisyona uygun olduğu kadar enerjisi yüksek, ifadesi kuvvetli ve fark yaratan adayları arıyor, görüşmede kendisini etkileyen adaylara daha çok odaklanıyor. Bu noktada kendine güvenen ve ne istediğini bilen bir profil çizmek, sadece soru sorulmasını beklememek aynı zamanda soru sormak, özenli bir fiziksel görünüme ek olarak güçlü bir anlatım tarzını benimsemek etkileyici olmada oldukça etkili.

“İstediğin işi nasıl alırsın?” kitabının yazarı John Lees, püf noktalarını paylaşıyor:

Rahat olmak

Görüşmede rahat olmak çok önemli. İnsan Kaynakları uzmanının görüşmeyi yönlendirmesine izin veren adayın kendisini iyi ifade etmesi ve güler yüzlü olması oldukça kritik. İK uzmanının adayın hem saygılı hem de rahat olduğunu görmesi büyük bir artı. Kısa ama öz, karşı tarafın beklenti listesinde yer alan soruları karşılayacak cevaplar vermek gerekiyor.

İşe odaklanmak

Lees, en büyük görüşme sorunlarından birinin adayın İK uzmanının tek amacının ihtiyaç duyulan pozisyonu doldurmak olduğunu unutarak sadece kendisine odaklanması olduğunu söylüyor. Bunun için önceden rolü analiz etmek, kısa ama etkili kişisel örnekler vermek ve sadece pozisyon odaklı bilgi vermek oldukça önemli.

İlgili yetenekler

Lees, adaylara sadece yeteneklerini madde madde sundukları bir görüşme tarzından uzak durmaları gerektiğini söylüyor. Yetenekleri işin gerektirdikleriyle örtüştürerek anlatmak karşı tarafı daha çok etkiliyor.

Somut ifadeler kullanmak

İşveren ya da İnsan Kaynakları uzmanı teknik becerilerinizi her zaman çok iyi anlamayabilir. Bu nedenle becerilerden bahsederken karşı tarafın zihninde kolayca canlanabilecek, örneklerle dolu bir ifade tarzı kullanmak gerekiyor.

Öngörülebilir olmaktan kaçınmak

İnsan Kaynakları uzmanını etkileyebilmek için yapılması gereken en önemli şeylerden biri de klişeden kaçmak. Adayların görüşmelerde sık kullandığı bazı ifadelerden kaçınmak ve orijinal olmak çok önemli.

Dinlemek ve beklemek

İyi bir dinleyici olmak kadar dinledikten sonra biraz duraklayıp cevabı söylemeden önce tartmak da önemli. Bu kısa duraklama anı, karşı taraf için cevap vermekte acele etmediğinizi, üzerine kafa yorduğunuzu göstermesi açısından takdir nedeni olmakla beraber aynı zamanda da merak uyandırıcı.

İş görüşmesinde sunum yapacaklara öneriler

İşe alımlarda artık adaylardan söz konusu pozisyonun gerektirdikleriyle ilişkili ya da adayı tanımak amaçlı bir sunum yapmaları istenebiliyor. Adayın seçim aşamasında fazlasıyla etkili olan bu sürece iyi hazırlanmak, bazı noktalara dikkat etmek çok önemli.

 

Bugünün rekabetçi işe alım dünyasında artık sıklıkla adaylardan kendilerini anlatan ya da çalışakları fonksiyona veya projeye özel bir sunum yapmaları isteniyor. İşveren için adayın neden pozisyona uygun olduğunu anlayabilmek açısından çok önemli bir gösterge olan sunum, aday içinse soru işaretlerini, kaygı ve stresi beraberinde getirebiliyor. Teknik özelliklerinden içeriğine kadar nasıl bir sunum yapacağını bilemeyen aday çoğu kez hazırlıksız yakalanıp süreçten elenebiliyor. Uzmanlar, sunum öncesi yapılacaklar ve yapılmayacaklar listesi yapmanın ve buna uygun ilerlemenin üzerinde duruyor.

İşte mülakatta sunum yapmaktan korkanlar için bazı önemli ipuçları:

Yapılması gerekenler

Zamanı iyi yönet

Zaman, etkili bir sunum adına dikkat edilmesi gereken en önemli noktalardan biri. Bu noktada işveren sadece beş dakikalık bir sunum istiyorsa beş dakikadan fazla sunum yapmamak gerekiyor. Zamanı iyi yönetebilen, kısıtlı süre içinde asıl ifade etmesi gerekeni ifade edebilen aday işvereni oldukça etkiliyor. Gelebilecek kritik soruları da hesap etmek ve bunlara uygun kısa ama özet cevap verilebilecek bir zaman dilimini de kurgulamak çok önemli. Uzmanlara göre sözü uzatan aday etkileyici olmaktan uzak olmakla birlikte ilginin de dağılmasına neden oluyor.

Görsele önem ver

Uzmanlar özenli bir kıyafet kadar biçimsel olarak özenli bir sunuma da dikkat çekiyor. Sunum yaparken beden diline dikkat etmek, sunum yapılan kişilerle tek tek göz teması kurmak, mimik kullanmak ve özgüvenli bir duruş sergilemek oldukça önemli. Sunumda eğer ihtiyaç varsa grafik kullanmak, sadece rakam ya da sadece metinden ibaret olmayan bir sunum yapısı ve dikkat çekici olan, sıkıcı olmayan bir içerik oluşturmak son derece kritik.

Detaylara özen göster

Uzmanlar her ne kadar özet bilgiler içeren bir sunum hazırlamak gerektiğini söylese de elde her slaytla ilgili detayların bulundurulmasının çok önemli olduğunu ifade ediyor. Her an gelebilecek spesifik sorulara hazırlıklı olmak, anlatılan konuya tamamen hakim olmak şart.

Yapılmaması gerekenler

Ne hızlı ne yavaş

Uzmanlar görüşmede sunum yaparken zamanında bitirmek adına çok hızlı konuşmak ya da etkili olmak adına yavaş konuşmak stratejilerinin ikisinin de yanlış olduğunu, hem kelimeleri yutmadan hem de katılımcıları sıkmadan yapılacak bir sunumun etkili olacağını vurguluyor. Adayın tane tane konuşması, söylediklerinin anlaşılması, karşı tarafın kendisini sağlıklı bir şekilde değerlendirmesi açısından önemli.

Teknik hazırlık

Uzmanlar USB’de gelen yanlış formatta CV’ler kadar, uzantısı açılmayan, Mac bilgisayarda tasarlanmış ama tüm fonksiyonlarıyla etkili bir şekilde PC’de çalışmayan sunum dosyalarının en sık karşılaştıkları teknik sorunlar arasında yer aldığını belirtiyor. Buna göre her bilgisayarda kolayca açılabilecek bir sunum hazırlamak, farklı online platformlarda sunumların kopyalarını tutmak son derece önemli. Teknik açıdan iyi hazırlanmış, işverene ve İK uzmanlarına zaman kaybettirmeyen aday hemen ilk sıralara yerleşiyor.

Cesaret

Kimse mükemmel değil, herkes hata yapabilir. Eğer tüm hazırlıklara rağmen sunum istenilen şekilde gitmediyse, farklı aksaklıklar çıktıysa panik yapmamak, sakin kalıp durumu açıklamak gerekiyor. Bu durumda en doğrusu soğukkanlı bir şekilde eldeki imkanlarla sunuma devam etmek. Uzmanlar bu tür bir davranışın çok etkileyici olabildiğini belirtiyor. Hazırlıklı olmasına rağmen sunumu zayıf olan bir aday yerine, elbette sorunlara rağmen sonuca gidebilen aday tercih ediliyor.

Teknik pozisyonlara özel iş görüşmesi ipuçları

Günümüzde başvurulan pozisyonun gerektirdiği deneyim ya da yetenekler kadar kişinin mülakatta sürece nasıl hazırlandığına dair verdiği izlenim de son derece kritik. Kapsamlı bir gözlem yapmakla yükümlü olan ve adayı her açıdan değerlendiren İnsan Kaynakları uzmanları için ince detaylar artık eskisinden daha önemli. Kullanılan sistemlerden araçlara, sosyal medya platformlarından farklı programlara kadar hızla bireyselleşen, kullanıcı odaklı hale gelen dijital dünyada mülakata girmeden önce bazı ipuçlarını dikkate almakta fayda var.

İşte teknik pozisyonlara hazırlanırken dikkate alınması gereken bazı öneriler:

Sektöre uygun kıyafet

Uzmanlara göre teknoloji sektörü söz konusu olduğunda sporla klasik kıyafeti birleştiren bir tarz uygulamak en doğrusu. Takım elbise fazla ciddi, spor kıyafet fazla özensiz olması nedeniyle bu tür pozisyonlar için gerçekleşen görüşmelerde ilk izlenimi olumsuz yönde etkiliyor. Uzmanlar özellikle yeni kurulan teknoloji start-up’larında adayların genellikle görüşmeye spor kıyafetle gittiklerini, bunun da adayın pozisyonu çok fazla ciddiye almadığı kanısına neden olabildiğini belirtiyor.

Şirketle tanışma

Uzmanlara göre pozisyonla birlikte şirketi iyi tanımak, sektördeki firmaya özel iş alanlarını araştırmak, üzerinde çalışılan, ortaklık kurulan projeleri iyi bilmek çok önemli. Yani şirketle tanışmayı görüşmeye gitmeden önce gerçekleştirmiş, sağlam bir fikir edinmiş olmak gerekiyor. Spesifik pozisyonlar için de özellikle teknoloji bloglarını takip etmek önemli. Son gelişmeleri iyi bilen, her şeyin hızla yeni versiyonunun çıktığı bir dünyada sürekli güncel bilgiye sahip olmak çok önemseniyor.

Cesur fikirler

Teknik pozisyonların çoğunda analiz, strateji ve fikir yürütme gibi temel beceriler gerekli olduğundan adayın kendisinden orijinal fikirler, yöntemler, çözüm önerileri beklendiğini unutmaması gerekiyor. Görüşmede parlak bir performans sergilemek adayın farkını gösterebilmesiyle mümkün.

Kendinden emin olmak

Adayın CV’sine yazdığı her bir teknik beceriye arkasında duracak kadar hakim olması, az bildiği noktaları ise dürüstçe ifade etmesi çok önemli. Adayın çok iyi bilmediği bir özelliği öyle değilmiş gibi göstermesi kısa vadede tüm süreci tersine çevirebiliyor. Uzmanlar beceriler noktasında profesyonel olmak, problem çözümünde başarı göstermek ve beklentiyi tam olarak karşılayabilmek için kişinin kendisinden emin olmasının şart olduğunu söylüyor.

CV düzenleme

Uzmanlar teknik pozisyonlar için dinamik, yenilikçi ve stratejik özgeçmişlerin önemine değiniyor. Tüm bunlara düzgün bir gramerin eşlik etmesi de önemli. Klasik ve bol metinli özgeçmişlerden uzak durulması öneriliyor.

Becerilerin görünür olması

Adayın becerilerini somut örneklerle desteklemesi, özgeçmişinde teknik becerilerini içeren linklere yer vermesi gerekiyor. Adayın yazdığı kodlar ya da farklı projeleri bir blog, website ya da uygulamayla ilgiliyse, bunları özgeçmişte göstermek son derece güçlü bir referans.

Uyku problemi çekenler, yatmadan önce telefona bakmayın!

Teknolojinin aşırı derecede kullanılması gündelik yaşama ve insan sağlığına oldukça zarar verebiliyor. Psikiyatri Uzmanı Dr. Dan Siegel, yatakta mobil telefon ve tablet gibi teknolojik ürünlerin kullanılmasının beyne verdiğini söylüyor.

Birçoğumuz iş ya da okul nedeniyle teknolojik ürünlerin kullanımına ihtiyaç duyuyoruz. Özellikle hizmet sektöründe çalışan kişiler gün boyunca bilgisayar ekranına bakmak zorunda kalırken, gün içerisinde bilgisayar, telefon, tablet gibi ürünlerle iç içe olmakla kalmayıp, gece yatmadan önce de gelen e-mailleri, bildirimleri incelemek durumunda kalıyor. Fakat akıllı telefonlarda ve tabletlerde bulunan LED ekran gözlerimize düşündüğümüzden çok daha fazla zarar verir. Bunun sonucunda ise uyku problemleriyle karşı karşıya kalırız.

Tabii ki uykusuzluğa neden olan tek faktör LED ekranların mavi ışığı değil, aynı zamanda bu ürünlerin yaymış oldukları elektromanyetik radyasyon da uykusuzluk problemlerinin başlıca sebeplerinden birisi. California Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde görev yapan Psikiyatri Uzmanı Dr. Dan Siegel, uykusuzluğun gündelik yaşamı oldukça aksattığını ve ‘3 saatlik uykuyla ayakta duruyorum’ deyip işlerine odaklanmaya çalışan kişilere günde en az 6 saat uyumaları gerektiğini söylüyor. Aksi takdirde:

 

  • Dikkat dağınıklığının olduğundan daha fazla etki göstermesi,
  • Gün içerisinde unutkanlık olması,
  • Düşünme yetinizin azalması,
  • Metabolizmanızın düzenli olarak çalışmasını sağlayan hücrelerin zarar görmesi,

gibi sorunlarla karşılaşılacağını belirtiyor.
Dr. Siegel aynı zamanda “Uyumadan önce akıllı telefon vb. cihazlarla uğraşmak uyumayı engeller çünkü ekrandaki objeleri beyin tek tek algılar ve ‘Uyuma! Henüz uyuma vakti değil’ şeklinde sinyal yollar. Kendinize bir saat koyun ve o saatte telefonunuzun ekranını kapatın” şeklinde ekliyor.

Facebook, Messenger uygulamasına da “stories” özelliği ekledi: Messenger Day

Facebook’un Snapchat‘i bitirme hevesi son sürat devam ediyor. Bazı iyi niyetli kişiler Facebook’un Instagram’a stroies özelliğini eklemesini iyi niyetle karşılamışlardı hatta WhatsApp‘a bu özellik gelince bile çok önemsememişlerdi ama artık herkes bu yapılanın bir bitirme projesi olduğu konusunda hemfikir sanırım.

Milyarlarca kullanıcıya erişen Messenger uygulaması, Messenger Day adını verdiği özelliğini test ettiği ülkelerde elde ettiği başarılı sonuç dolayısıyla bugün itibariyle herkese açtı. Uygulama marketlerine girip Messenger uygulamanızı güncellemeyi unutmayın çünkü Snapchat’e vurulmuş bu büyük hamle, bazı farklılıklar da içeriyor.

Messenger Day Nedir? 

Facebook’un, Messenger uygulamasına eklediği bu özellik en temel haliyle Snapchat’in stories özelliğinin bir benzeridir diyebiliriz. Günümüzün hatırı sayılı bir bölümünü geçirdiğimiz Messenger uygulaması, artık diğer platformlara gitmeden “My Day” altında anılarımızı günlük olarak paylaşmamıza izin veriyor ve tabi ki bu paylaşımlarımız 24 saat sonunda siliniyor.

Peki farklılık bunun neresinde derseniz, Messenger Day üzerinde paylaştığınız hikayelerinizi, Snapchat ve Instagram’ın sunamadığı kadar kolay bir şekilde dilediğiniz kişilerle paylaşma şansına sahipsiniz. Yani bu uygulamanın en güzel yanı, paylaşımlarınızı çok rahat bir şekilde kimlerin görüp kimlerin göremeyeceğini seçebiliyor olmanız. Facebook yetkilileri bunun için oldukça kullanışlı 2 seçenek eklemişler:

İlk seçenek “everyone except” yani “herkes dahil ama … hariç” diye kolaylıkla seçim yapabildiğiniz seçenek. Bu seçenek sayesinde paylaşımınızı herkese kolaylıkla gönderebilir ve sadece bir kaç kişinin görmemesini sağlayabilirsiniz. Anne ve babanızın görmesini istemediğiniz bir hikaye paylaşıyorsanız mesela bu özellik çok işinize yarayabilir.

İkinc seçenek “custom” yani “özel” seçeneği. Bu seçeneği kullanırsanız paylaşımlarınızı kelimenin tam anlamıyla kimlerin görebileceğini seçebilirsiniz ve tek tuşla bu kişilere gösterebilirsiniz. İşin güzel yanı bu paylaşımı sadece o kişilere özel yaptığınızı hiç bir zaman bilemeyecekler. Herkes görüyor sanacaklar. (:

Paylaşımlarınızı kimlerin görebileceğini özgürce ve tabi ki kolay bir şekilde seçebilmeniz dışında yaratıcılığını dilediğiniz gibi Messenger Day üzerinde konuşturabilirsiniz. Yazı yazma, çizimler yapma, emojiler ekleme ve özel bir çok efekt ve seçenek ile bu özellik Snapchat’i aratmayacaktır.

Eğer nasıl kullanabileceğiniz merak ediyorsanız aşağıdaki adımları örnek bir paylaşım gibi ele alabilirsiniz. Tabi ilk olarak uygulamanızı güncellemeyi unutmayın:

Messenger Day Nasıl Kullanılır:

  • Güzel bir selfi çekiyoruz. Yazılar ve şekil seçenekleri ile eğlenceli hale getiriyoruz ve sağ alttaki ok ikonuna tıklayıp ikinci aşamaya geçiyoruz.

  • Sadece birine yaptığınız bir paylaşımı da altında çıkan “add to your day” seçeneği ile hikayelerinize ekleyebilirsiniz.

  • My Day seçeneği yanında bulunan “…” üç noktayı tıkladığınız zaman açılan ekranda da kimlerin hikayelerini görüp göremeyeceğine karar veriyorsunuz.

Snapchat kurucusunun sadece şirketi satmama kararı sonucunda bu kadar ağır bir darbeye maruz kalması hiç adil gelmiyor. Diğer taraftan da Snapchat gibi bir ürün çıkardıktan sonra kopyalanabilecek veya çalınabilecek özelliklere karşı yasal önlemler alınmamış olması büyük bir hata. Snapchat’in acilen yeni ve çalınamayacak özellikler eklemesi gerekiyor yoksa ömrü çok da uzun olmayacak gibi.

YouTube TV Duyuruldu

Dünyanın en büyük video izleme sitesi YouTube, ABD’deki bazı televizyon kanallarını canlı yayınlamaya başlayacağını duyurdu.

YouTube’dan yapılan açıklamada, “YouTube TV” adlı yeni hizmet sayesinde kullanıcıların ABD’deki ABC, CBS, FOX, NBC, ESPN kanallarına ek olarak onlarca bölgesel haber, spor ve kablolu televizyon kanalını izleyebileceği bildirildi.

Açıklamada, kullanıcıların YouTube TV sayesinde söz konusu kanalların programlarını bilgisayar, cep telefonu ve tabletlerin hafızalarından bağımsız olarak sınırsız ölçüde kaydedebileceği aktarılarak, kaydedilen programların 9 ay süresince istenildiği zaman izlenebileceği ifade edildi.

YouTube TV’ye iOS ve Android ile uyumlu cep telefonu ve tabletlerden girilebileceği duyurulan açıklamada, Google Chromecast’e sahip kullanıcıların televizyonlarında da YouTube TV hizmetinden yararlanabileceği bilgisi verildi.

YouTube Red Originals’ın film ve dizilerinden de kullanıcıların ücretsiz faydalanabileceği bilgisine yer verilen açıklamada, aylık 35 dolar olacak YouTube TV hizmetinin çok yakında kullanıma sunulacağı kaydedildi.

Facebook Live’a İntiharı Önleme Araçları Eklendi

Facebook, intiharı önleme araçlarında yenilikler yaptığını duyurdu.

İnsanlara güvenli bir platform sunmaya yönelik çalışmalarını sürdüren Facebook, bu kapsamda global, ruh sağlığı alanında uzman kuruluşlarla işbirliği yapıyor.

Facebook’un yaptığı yenilikler ile intihar önleme araçları artık Facebook Live’a entegre edilecek. Canlı bir video izleyen insanlara videoyu yayınlayan kişiye direkt olarak ulaşma ve/veya videoyu şikayet etme seçenekleri sunulacak. Facebook, aynı zamanda video şikayet eden insanlara arkadaşlarına nasıl yardım edebilecekleri konusunda yol gösterici kaynaklar da sunacak.

Diğer yandan, canlı video yayını yapan kişinin ekranında da çeşitli kaynaklar belirecek. Yayın yapan kişi, bir arkadaşıyla iletişime geçmeyi, yardım hattına ulaşmayı veya ipuçlarını incelemeyi seçebilecek.

Facebook, intiharı önleme araçlarına ek olarak platformdaki insanların, ailelerinin ve arkadaşlarının desteği ile daha fazla insana destek vermeyi hedefliyor.

Üniversiteler İçin Sosyal Medya İçerik Önerileri

Dijital dünya ve özellikle sosyal medya,  tüm kurumlar için günden güne daha değerli olmaya başladı. Markalar, hem çağa ayak uydurabilmek, hem de kitleleriyle anlık iletişimde kalabilmek adına dijital pazarlama stratejilerine ve sosyal medyada aktif olmaya hiç olmadığı kadar önem vermek zorundalar.

Eğitim sektörünün dijital platformlarda ulaşmak istediği ilk kesim, kurumlarındaki öğrenciler, aday öğrenciler ve onların aileleri olduğundan, özellikle üniversitelerin sosyal medyayı düzenli ve planlı bir şekilde kullanması gerekiyor. Üniversitelerin sosyal medya kullanımına verdiği önem son yıllarda artsa da, özellikle devlet üniversitelerinin sosyal medya pazarlamasına ve içerik yayınına daha özenli yaklaşması gerekiyor. Biz de bu yazıda, eğitim sektöründeki kurumların (üniversiteler özelinde) hangi tür içerikler üretmesinin dijital dünyadaki yerlerini sağlamlaştıracağıyla ilgili tavsiyelerde bulunarak, “üniversiteler sosyal medyayı nasıl kullanmalı?” sorusuna yanıt bulmak istiyoruz.

1- Güncel Duyurular

Üniversiteleri sosyal medyada takip eden kesimin önemli bir bölümü öğrenciler olsa da, en nihayetinde üniversitenin de kurumsal bir yapı olduğunu unutmamak gerekiyor. Duyurular ve açıklamalar gibi üniversitenin işleyişine dair güncel haberlerin kurumsal bir dil ile verilmesinin, kurumun ciddiyeti ve konumu gereği önemli olduğunu düşünüyoruz. Özellikle genç kesim, akıllı cihazlarını çok sık kontrol ettiğinden, üniversiteler sınav tarihi değişiklikleri, etkinlik ve tatil haberleri gibi güncel duyurularını mutlaka sosyal medya hesaplarında da paylaşmalı.

2- Eğlenceli ve Esprili İçerikler

Ciddi ve resmi bir dil yerine göre uygun olsa da, üniversitenin en sadık takipçileri üniversite öğrencileri ve üniversite hayalindeki aday öğrenciler olduğundan, günlük içeriklerin en azından bir kısmında daha samimi ve sıcak bir dil kullanılmasını tavsiye ediyoruz. Hedef kitleniz 18-25 yaş arası gençler olduğunda, biraz eğlence ve espriden kimseye zarar gelmez.

3- Üniversiteyi Tanıtan İçerikler

Günümüz dünyasında, kurumları artık web sitelerinden çok, sosyal medya hesaplarından tanıma eğilimindeyiz. Bir üniversitenin, kendini anlatmak için daha özgür ve açık olabileceği başka bir platform düşünemiyoruz. Üniversitelerin, aylık içerik planlarına üniversitenin olanakları hakkında bilgiler veren içerikler dahil etmesi, hem mevcut öğrencilere ve ailelerine doğru yerde oldukları hissini verecek, hem de potansiyel öğrencilere ve ailelerine doğru bir açıdan ulaşılmış olacak.

4- Özel ve Önemli Günler

Resmi ve dini bayramlar, ortak toplumsal duygularımızın yoğunlaştığı, paylaşım ve dayanışma duygusunun en çok hissedildiği değerli günlerdir. Üniversiteler bu günler için özenli çalışmalar hazırlamalıdır. Önemli kişilerin ölüm ve doğum günleri, hafızalarımızda yer etmiş kritik gün ve haftalar, sosyal sorumluluk projeleri dahilinde seçilmiş özel gün ve haftalar muhakkak içeriklerde kendine yer bulmalıdır. Gerek üzücü terör saldırılarında, gerekse anma günlerinde üniversiteler olabildiğince duyarlı davranmalı ve içerik planlarını bu gün ve durumlara göre düzenlemelidir.

5- Dönemsel Bir İçerik Planı Oluşturulması

Her sektörün, yoğunluğunun arttığı ve azaldığı farklı dönemler vardır. Eğitim sektöründeki üniversitelerin çalışmalarının hızını arttırdığı dönem, üniversite sınavlarının başladığı Mart ayında başlar, Haziran ve Temmuz aylarındaki tercih dönemiyle tavan yapar, Eylül ayında öğrencilerin üniversitelere kayıt olması ve derslerin başlamasıyla durulmaya başlar. Özellikle Mart-Temmuz arasındaki içeriklerde, aday öğrencilere o üniversiteyi seçmeleri için bir ‘neden’ verilmesi gerekir; ki bu dönemde sosyal medya, üniversiteler için mükemmel bir pazarlama olanağı sunar.

 

6- Video, GIF ve Animasyon Kullanımı

Sosyal medyada daha çok etkileşim ve ilgiye neden olan video, GIF ve animasyonlar, üniversiteler tarafından da özenli bir şekilde kullanılmalıdır. Yalnızca görsellerden oluşan bir sosyal medya hesabı, hem biraz renksiz, hem de dijital trendlerden geri kalmış bir görüntü çizer. Üniversitelerin takipçilerinin öncelikle öğrenciler olduğunu düşündüğümüzde, eksikliklerin daha çok göze batabileceğini hesaba katmak gerekiyor.

7- Kampanya ve Yarışmalar

Sosyal medyadaki topluluğu aktif ve “orada” tutabilmek önemlidir. Çeşitli yarışmalar ve kampanyalar düzenlemek, hediyeler vermek onları sosyal medya pazarlaması sürecine dahil etmenin en kolay yoludur. Üniversiteler, düzenledikleri kampanyalar, yarışmalar ve oyunlar ile hedef kitlesindeki genç kesime çok daha etkili bir şekilde ulaşma fırsatı yakalar.

8- Gezi ve Kültürel Faaliyet Önerileri

Bir üniversitenin sosyal medya hesabını yönetiyor olmak, sürekli olarak sınav tarihi duyuruları veya üniversite tanıtımına yönelik içerikler hazırlanacağı anlamına gelmiyor. Üniversite, insanları hayata hazırlayan, hayatın her alanından beslenen, bilimsel çalışmaların yapıldığı, kültürel etkinliklerin düzenlendiği yerlerdir. Üniversite dışında gerçekleşen sanatsal etkinliklerin duyurusunu yapmak ya da gezi tavsiyelerinde bulunmak da, üniversitenin çok yönlülüğünü, sanata verdiği önemi ve öğrencilerini düşündüğünü gösterir.

9- Sosyal Ağların Yeni Özelliklerinin Kullanımı

Üniversiteler, genç öğrencileriyle birlikte dinamik bir enerjiye sahip olan, adeta yaşayan yerlerdir. Bu dinamizmin, dijital pazarlamadaki karşılığı da boş olmamalıdır. Genel olarak teknolojinin ve sosyal ağların değişiminin hızına yetişmek güç olabilse de, dijital trendler söz konusu olduğunda üniversiteler payına düşeni mutlaka yapmalı ve sosyal ağların yeniliklerine ayak uydurmalıdır. Buna Instagram’ın Stories, Facebook’un canlı yayın özelliklerini örnek göstermek mümkün. Öğrencilerin sorularını cevaplamak için yüzlerce öğrenciyi ders saatlerinde konferans salonuna çağırmaktansa, Facebook’ta canlı yayın özelliğiyle soruları yanıtlamak bir üniversite için çok daha basit ve etkili olmaz mı?

10- Başarıları Duyurmak

Üniversite öğrencileri, geleceğini inşa ettikleri eğitim yuvalarında doğru yerde olduklarından emin olmak isterler. Üniversitenin ve/veya üniversite öğrencilerinin elde ettiği başarılar, üniversitenin tüm öğrencileri üzerinde olumlu bir etki yaratır; o başarıyı sahiplenmek, onunla gururlanmak ve başarıda emeği geçenleri takdir etmek isterler; onlara bu fırsatı vermek gerekir. Bu üniversite futbol takımının elde ettiği zafer de olabilir, satranç takımının Avrupa birinciliği de olabilir. Üniversitenin başarısını ön plana çıkarması, ilk önce öğrencisini onore eder.

Sosyal medyada yaptığımız 4 yanlış

Sosyal ağları kendimiz ya da bir kişi ya da bir ürün ya da bir şirket adına kullanırken bazı hatalar yapıp topluluğumuzu kızdırabiliyoruz.

1. Twitter’ı otomatiğe bağlamak ve etkileşim kurmamak

Twitter, etkileşimin en yoğun olduğu sosyal mecralardan biri. Sürekli linkler paylaşan, sürekli diğer sosyal ağlarla entegre edilmiş şekilde kullanılan Twitter hesaplarından insanlar artık nefret ediyor. İnsanlar sizden bahsettiğinde onlara cevap verin, onlarla iletişim kurun. Yani bir arkadaş ortamı düşünün, herkes bir şeyler konuşurken siz hiç katılmıyorsunuz; aksine biri sizinle iletişim kurmak istediğinde bir de ona yanıt vermiyorsunuz. Olmaz!

2. Yüz bin tane etiket kullanmak

Rahatsız edici. Özellikle Instagram’da karşılaştığımız bu hata gerçekten çok itici. Bir de birbirinden alakasız, ilginç ilginç hashtag kullanan arkadaşlarımız var. #helloguys #girlsandboys, #likemebaby gibi hashtagler benim karşılaştığım en absürd olanları. İşin mantığından uzaklaşmayın, içeriğinizle ilgili temel hashtaglerden kullanın.

3. Otomatik Twitter DM’leri

Hala tek tük yapanlar var. Bunun adı çok basit şekilde spam. Hatta maalesef bazı yerli markalar bunu yapmaya devam ediyor. Ben markayı takip ediyorsam zaten bunu istediğim için yapıyorum, bana otomatikleştirilmiş DM atarak takip ettiğim için teşekkür etmelerine ihtiyacım yok. Ve bu mesajlar artık ilgi bile çekmiyor.

4. Bu hataları yapan biri olarak bu makaleyi sosyal medyadan paylaşmak

Bin tane hashtag kullanan birisiniz, otomatik DM’ler atan bir sosyal medya uzmanısınız (?) ve Twitter’da burnundan kıl aldırmayan, hiç etkileşim kurmayan bir kullanıcısınız. O zaman bu makaleyi sosyal medyada paylaşmamanızı öneriyorum.

İşin mizah tarafı bir yana, temeldeki 3 maddenin gerekli olduğu istisna yerler olabiliyor. Örneğin hashtag kullanımı, doğru olduğunda sayısını artırarak markalar için erişimi artırabiliyor. Ya da Twitter tarafında. Örneğin milyonlarca takipçisi olan ünlülerin sürekli insanlarla etkileşim kurduğunda tepki aldığına şahit olduğumuz vakalar var. ‘Sen bir sanatçısın / politikacısın Twitter’da millete bu kadar laf yetiştirecek vakti nasıl buluyorsun?‘ ya da ‘Millete yazdıklarını değil seninle ilgili şeyleri duymak istiyoruz.‘ gibi tepkileri pek çok sanatçıda ve politikacıda deneyimledim.

Sizin gözünüze çarpan hatalar var mı? Marka ya da kullanıcı bazında olabilir, yorumlarınızı bekleriz.

Birçok kişinin bilmediği 21 Facebook tüyosu

Her gün hayatımızın içinde olan, hatta hayatımızı neredeyse orada yaşadığımız Facebook’ta daha karizmatik görünmek istemez misiniz? O zaman size birçok kişinin bilmediği 21 Facebook tüyosundan bahsedelim.

1. Bir sayfadan ilgi alanınızla alakalı sadece üç gönderiyi kendi zaman tünelinizde paylaşabilirsiniz. Paylaşımlarınıza göre o türde içerikleri daha fazla görmeye başlayacaksınız.
2. Eğer ilgilendiğiniz konuyla ilgili beş orijinal gönderi yazarsanız, bu konularla ilgili daha çok şey zaman tünelinize düşecektir. Örneğin, kedilerden bahsederseniz, sayfanız diğer insanların paylaştığı kedilerle dolmaya başlar.
3. Güvenlik ayarlarınızı sıkı tutun ve birçok şeyi kapatın. En iyisi, insanların sizi arkadaş olarak eklemek yerine takip edebilmesi. Her gönderi için ayar yapmak mevcut. Paylaştığınız şeyi ailenizin görmesini istemiyorsanız, bunu da yapmak mümkün.
4. Hakkında bölümü güncel ve herkese açık olsun. Bu sayede sektördeki kişiler ya da iş arkadaşlarınız sizi kolayca bulabilir.
5. Arkadaşlarınızı listelemeyi unutmayın. Yakın arkadaşlarınızı “yakın arkadaş” bölümüne, diğerlerini “tanıdıklar” bölümüne ekleyebilirsiniz. Bu sayede özel hayatınız daha çok size kalır. Daha önemli kişilerden bildirim alırsınız.
6. Listenizde ortak arkadaşınızın bulunmadığı ve kendi zaman tünelinde pek bir şey paylaşmayan biri varsa, o kişiyi silin.
7. İlgilendiğiniz konulardaki paylaşımları beğenin, onlara yorum yapın ve hatta paylaşın. Bu sayede ilgi alanınıza giren şeyler daha çok karşınıza çıkacaktır.
8. Görmek istemediğiniz gönderileri gizleyin. Mesela şiddet içerikli gönderileri sevmiyorsanız, hemen gizleyin. Bu sayede, bu tarz şeylerin karşınıza çıkmasını önlersiniz.
9. Çok gereksiz paylaşımlarda bulunan ve çok gereksiz yazan kişileri takibi bırakın. Hala arkadaş listenizde olurlar, ancak paylaşımlarını görmezsiniz.
10. Etkinlik sayfanızı ayda bir kez kontrol edin. Gitmeyeceklerinizi geri çevirin, kabul edeceklerinizi onaylayın. Bu sayede bu etkinlikler daha çok kişiye ulaşacaktır.
11. Tüm Facebook ayarlarınızı yılda en az bir kere kontrol edin. Aynılar mı bakın. Özellikle mobil uygulamalar önemli. Uygulamayı silip baştan yüklediğinizde, uygulama fabrika ayarlarına dönecektir.
12. Tüm güvenlik ayarlarınızı iki aşamalı hale getirin. Bunu yapan kişilerin hesaplarının çalınması düşük bir ihtimaldir.
13. Eğer yeni arkadaşlar edinmek istiyorsanız, en az 10 herkese açık gönderi paylaşın. Bunlar genellikle ilgi alanlarınızla ilgili olsun. Sürekli selfi paylaşırsanız, insanlar arkadaşlık teklifinizi geri çevirir.
14. Kimse izniniz olmadan Facebook sayfanızda bir şey paylaşamasın.
15. En az 400 arkadaşınız olsun. Az arkadaşa sahip olmanız, insanların size önyargıyla yaklaşmasına sebep olur.
16. Eğer 5000 arkadaşı olan biriyle arkadaş olacaksanız, en az 50 ortak arkadaşınız olsun. Nedeni, bu insanların arkadaş listesinin sınırına geldiğindendir. Tanıdık sayısı az olduğu sürece, arkadaşlık isteğinizi kabul etmek istemeyeceklerdir.
17. Profillerini gezdiğiniz kişilerin paylaşımları ilginizi çekiyorsa, etkileşimde bulunun.
18. Mobil uygulamanın lokasyonunuzu doğru gördüğünden emin olun. Bu sayede civardaki arkadaşlarınızı görebilir, onlara ulaşabilirsiniz.
19. Gönderilerde kendi yorumlarınız haricinde, başkalarının yorumlarında da aktif olun. Bu, başka insanların düşüncelerini görmenizi ve bir şeyler öğrenmenizi sağlayacaktır.
20. Sayfanızın sol kısmında, neyi görüp görmek istemediğinizi organize edebilirsiniz. Her bir ikona tıklayarak bu ayarı gerçekleştirmek mümkün.
21. Paylaşımlarınızın içeriğinde bolluk olsun. Mesela bir anneyseniz, sürekli olarak çocuğunuzla ilgili ya da annelikle ilgili şeyler paylaşmayın. Gezi paylaşımlarına da el atın mesela. Ya da farklı ilgi alanlarına da yönelin. İnsanlara ne kadar farklı ilgi alanlarınız olduğunu gösterin.

Dijital pazarlamaya nasıl başlamalı?

İşletmeler, dijital pazarlama başladıklarında Facebook‘ta bir sayfa açıp, biraz da reklam vererek işi çözebileceğini düşünebilirler. Ancak sonuç alabilmeniz için mutlaka bir stratejiniz olmalı.

Bu stratejilerin en önemlisi, dijitale harcanacak zaman ve bütçeyi doğru yerlerde kullanmak. Eğer işletmenizi dijital dünyayla tanıştırmak istiyorsanız, bu adımları takip ederek sağlıklı bir başlangıç yapabilirsiniz.

1. Basit ancak faydalı bir blog oluşturun

Artık blog sahibi olmak çok farklı bir şey değil. Pek çok markanın ve internet kullanıcılarının blogları mevcut. İşe blogla başlayın. Pek çok yeni girişim, heyecanla bloglar yazmaya başlar. Ancak en başta pek de istedikleri okunmalara erişemeyince blog yazmayı bırakırlar. Hatta büyük markalarda bile güncel olmayan bloglara rastlamak mümkün. Bunu önlemek için yazmış olmak için yazmayın.

Blogunuzda sağladığınız ürün veya servisle ilgili müşterilerinizin sorabileceği soruları yayınlayın. Müşterilerinizden en çok hangi şikayetleri alıyorsunuz? Hangi övgüleri? Müşterilerinizin size gönderdiği öneriler de ilgi çekici olacaktır. Önemli olan müşterilerinize değerli bir içerik sunmak. Değerli bir içerik ürettiğinizde –ve biraz sabrettiğinizde– doğru sonuçlar aldığınızı göreceksiniz.

Blogunuzda şirketinizle ilgili duyurulara da yer verebilirsiniz. Sektörünüzle ilgili uzman yazıları, sağladığınız ürün veya hizmetin çözdüğü problemleri anlatabilirsiniz. Böylece kullanıcılarınız ve sosyal mecralar için kaliteli içerikleriniz olacak. Sabırla düzenli olarak blog yazmaya devam edin. Günün sonunda bu bir şirket kültürü haline gelecek ve müşterileriniz blogunuzdan gerçek anlamda faydalanmaya başlayacak.

2. Sosyal medyadaki bütün mecraları tanıyın, ama hepsinde yer almayın

Yukarıda da belirttiğimiz gibi, önemli olan değer yaratmak. Eğer müşterileriniz Pinterest’te yer almıyorsa, oraya efor harcamanız gereksiz olacaktır. Önceliklerinizi belirleyin. Bazen niş platformlar, işinize en uygun yerler olabilir. ‘En büyük mecralarda mutlaka yer almalıyım!‘ çok da doğru bir fikir olmayabilir. Hedef kitleniz nerede? Hedef kitleniz hangi mecraları aktif olarak kullanıyor? Kullandığı mecralardan en aktif olduğu hangisi? Bu soruların yanıtlarına göre aktif olacağınız sosyal mecraları belirleyip, kaliteli içerikler üretmeye başlayın. Gayet basit: Doğru yerde, doğru kişilere, doğru şeyler paylaşın.

3. Google’ı sakın ama sakın kızdırmayın

İnternette iş yapmak isteyen bir işletmenin başına gelebilecek en kötü şey Google dizininden kaldırılmaktır. Maalesef bu işe girişen pek çok işletme, bilgisizlikten ya da sahtekar kişiler tarafından kandırılarak spam linkler satın alıyor. Pek çok işletmede -büyüklerinde bile- ‘Google’da en üst sırada olmak istiyoruz.’ sözü mutlaka konuşulur. Bu, zannedildiği kadar basit ve dünya devi Google’ı kandırabileceğiniz bir iş değil. Eğer bu konuda bir şeyler yapmak istiyorsanız SEO ile ilgili daha önce yayınladığımız bu yazıyı okuyabilirsiniz.

Google tarafını ve dijital pazarlamayı iyileştirecek daha pek çok yol var. Bu yüzden bu tip spam işlerine girmek, çok temelsiz bir risk olacaktır. Blogunuzu açın, doğru sosyal platformlarda kaliteli içerikler paylaşmaya başlayın ve dijitale merhaba diyin. İşler yolunda giderse ya bir uzmanı işe alarak ya da uzman bir ajansla sözleşme imzalayarak işletmenizi daha yukarıya taşıyabilirsiniz.

E-ticaret mobil siteleri neler kazandırır?

Girişimcilerin, günümüzde, marka gelişimi konusunda tercih ettikleri yöntemlerinden birisi de, dijital platformlara adım atarak mobil satış ayrıcalıklarına kavuşmak ve mobil sitelerin sunduğu avantajlardan yararlanmaktır. Bunda elbette, sektördeki büyük markaların, mobilin hızlı yükselen gelişiminin farkına varmaları ve büyük hızla mobile yönlenmelerinin payı büyük. E-ticaret mobil sitesi ya da mobil uygulaması sahibi olarak, alışveriş sürecini müşterileriniz için çok daha kolay bir hale getirebileceğiniz gibi, hedef kitlenizi de büyük oranda genişletebilirsiniz. Bu gibi nedenler, artık fiziksel mağazaların birçoğunun ya bir mobil e-ticaret uygulaması ya da bir mobil e-ticaret sitesi bulunuyor.

Peki, neden markalar bu kadar hızlı bir şekilde mobile yönleniyor? Mobil e-ticaret sitesi sahibi olmanın ne gibi ayrıcalıkları var? Şimdi de bu soruların cevaplarına bakalım …

Satışlarınızı artırabilirsiniz

Özellikle mobil uygulama mağazaları aracılığıyla, akıllı telefona ya da tablete sahip tüm kullanıcılara erişerek, hem hedef kitlenizi genişletebilir hem de müşteri portföyünü geliştirebilirsiniz. Sosyal medyanın gücünü kullanarak yapacağınız Twitter, Facebook, Google+, Linkdin, Pintrest gibi platformlardaki tanıtımlar ve reklamlarla, potansiyel müşterilerinizi mobil uygulamanıza yönlendirebilir, çok daha hızlı ve rahat bir alışveriş deneyimi sunabilirsiniz. Hem iOS hem Android işletim sistemi destekleyen uygulamalar yaptırdığınızdan ve her potansiyel müşteriye erişebildiğinizden emin olun.

Marka imajınızı desteklersiniz

Artık günümüzde, bir internet sitesi olmayan marka yok diyebiliriz. Yakın geçmişe kadar, internet sitesi olan bir markanın, dijital platformlara önem verdiğini ve firmanın kurumsallığı noktasında özverili olduğunu düşünebiliyorduk.

Ancak, mobilin inanılmaz yükselişiyle birlikte, markaların internet sitelerinin yanı sıra mutlaka mobil siteleri ya da mobil uygulamaları da olması şart. Mobil uygulama mağazalarında yerini almış bir marka, hedef kitlenin güvenini kazanma noktasında çok doğru bir hamle yapmış demektir.

Kurumsal bir marka

Tüm bu sebeplerle, siz de ticari varlığınızı kurumsal bir görünümle sürdürmeyi hedefliyorsanız, mobil eticaret uygulaması sahibi olmayı mutlaka gözden geçirmeli ve hedef kitlenize “kurumsal bir marka” olduğunuz imajını vermelisiniz.

2017’nin SEO Trendleri Neler Olacak ?

Google sürekli ve daimi olarak algoritmasını yenilemeye devam ediyor. Yıl 2017’ye gelindiğinde de bu değişmedi. Algoritmadaki bu değişiklikler özellikle bir çok farklı sebepten ötürü, Google arama sonuçlarına büyük ve daha iyi bir etkide bulunacak. Ancak, tabi ki yeni SEO trendleri, SEO stratejilerinde de bazı değişikliklere yol açacak.

Yeni Trendlere Göre SEO Planı Yapmak İçin Dikkat Edilmesi Gerekenler Nelerdir?

  1. Mobil uyumluluk

Yıl 2012’yi gösterdiğinde mobil kullanım oranı yüzde 14’lerdeyken, günümüz itibariyle bu oran yüzde 75’lere kadar yükselmiştir. Tabi ki Google bu konuya kayıtsız kalmadı. Ayrıca, eskiden yalnızca masaüstü cihazlara odaklı yapılan SEO artık bu durumdan dolayı farklı bir boyut kazandı. Google’ın geçen sene duyurduğu gibi Mobile-first index ve AMP gibi önemli yenilikler, 2017 itibariyle artık hayatımıza etkili bir şekilde girdi. Basitçe, artık mevcut sitenizin mobil uyumluluğu artık Google arama sonuçlarında çok keskin bir şekilde etkili olacak.

  1. Yapay zeka

Google’ın bir arama motoru olarak yapay zekasının gelişimi 2017 itibariyle yine farklı bir boyut kazandı. RankBrain, Google tarafından daha önce duyurulmuştu. Bu durum artık yalnızca anahtar kelimenin varlığı ile Google’ın site türünüzü anlaması ve arama sonuçlarınızın yine yalnızca anahtar kelimelere göre belirlenmesinin önüne geçiyor. Yani Google sizin içeriğinizi analiz edip kullanıcıya arama sonuçlarına göre en doğru içeriği sunmayı hedefliyor. Bu durumda, kullanılması gereken anahtar kelimelerin sayısının da odak anahtar kelimeye göre de farklı varyasyonlar içermesi gerekiyor. Örneğin; Anahtar kelimeniz “İngilizce kursu” ise, kullanmanız gereken kelimelerin, İngilizce, eğitim, öğretmen, bilgi, yabancı dil gibi varyasyonları içermesi gerekiyor ki, sayfanın eğitim içerikli olduğu Google tarafından kesin bir şekilde anlaşılabilsin.

  1. Backlink Kullanımı

Pek çok kişiden backlinklerin artık eskisi kadar önemli olmadığı, ya da backlink için para harcamamak gerektiği duyulmaktadır. Bu konuda doğru olan ve olmayan şeyler var. Çok kaliteli backlinkler, siteniz için hala çok önemlidir. Ancak, kaliteli backlinklerde yalnızca uzantının .edu gibi önemli uzantılar ya da yüksek PageRank sahibi sitelerden Backlink alınması tam olarak önem taşımıyor. Önemli olan artık .edu backlink’inin sağlandığı sitenin içeriğine bakıldığında gerçekten link hangi sayfada ve nasıl verilmiş, bu site sizin siteniz ve bu site gerçekten eğitim alanında mı hizmet veriyor, backlink sağlayan sitenin kendi backlinkleri nelerdir, hangi serverlardan backlink sağlanıyor, gibi konular önem kazandı. Diğer durumlarda blog backlinkleri siteniz için her zaman yararlı olmanın yanısıra bazen zarar bile verebilir. Bu yüzden dikkatli olmanız gereklidir.

  1. Scheme Optimizasyonları

Scheme arama motorunun site içeriğinizi anlamasına daha kolay olanak sağlamasını sağlıyor ve yapılan aramaya ilişkin en gerçekçi sonucu sağlıyor. Bu tabi ki hemen çıkma oranının düşürülmesinde de ayrıca etki sağlıyor. Bu sebeple son 3 yıl üçerisinde Scheme kullanımı iki kat artımış durumda. 2017 itibariyle Google’da Scheme optimizasyonuna benzer sebeplerle önem verdi. Bu nedenle sitenizin Scheme, mikrodata formatında olmasına önem vermeniz tavsiye olunur.

Google’da Scheme optimizasyonuna benzer sebeplerle önem verdi. Bu nedenle sitenizin Scheme, mikrodata formatında olmasına önem vermeniz tavsiye olunur.

Yerel Arama Sonuçlarında Başarıyı Etkileyen 40 Faktör

Yerel (bölgesel) arama sonuçlarının önem kazanması Google’ın arama sonuçlarını yerelleştirmesiyle başladı diyebiliriz. Herhangi bir kelime için yaptığınız arama Türkiye^nin farklı bir konumunda aynı olmayabiliyor. Arama sonuçlarında harita sonuçlarını gördüğünüzde bunun ne kadar doğru olduğunu da anlamış olacaksınız. Özellikle hizmet aradığınızda size en yakın hizmet veren işletmeleri sunmak için çalışıyor Google.

  1. Açılış sayfa başlığında ülke ve şehir bilgilerinin bulunması
  2. Domain otoritesi
  3. Sayfa otoritesi
  4. Backlink kalitesi/otoritesi
  5. Açılış sayfasına gelen backlinklerin kalitesi/otoritesi
  6. Aranılan şehirdeki fiziksel adres
  7. Yerel alıntı bilgilerinin sayısı ve otoritesi
  8. Ürün ve servisler ile ilgili anahtar kelimelerin alan adı URL’sinde bulunması
  9. Arama sonuçlarından gelen tıklama oranı
  10. Açılış sayfalarındaki H1/H2 etiketlerinde şehir ve semt bilgisinin bulunması
  11. Backlink çeşitliliği
  12. Yerel alıntı bilgilerinin tutarlılığı
  13. Sitenin tüm sayfalarında başlık etiketlerinde ülke şehir bilgilerinin belirtilmesi
  14. Hakkımızda sayfası ve HTML de bulunan NAP bilgilerinin uyuşması
  15. Web sitesi URL’sinde coğrafi anahtar kelimeler
  16. Domaine Alınan Backlink miktarı
  17. Açılış sayfalarına gelen backlinklerin lokasyon öğesi içeren anahtar kelimelerden gelmesi
  18. Açılış sayfalarına gelen backlinklerin çeşitliliği
  19. Arama yapan kişi ile işletme arasındaki uzaklık
  20. Düzensiz yerel alıntı bilgilerinin kalitesi ve otoritesi (Gazete yazıları, blog postları)
  21. Düzgün kategori ilişkileri
  22. Düzenli yerel alıntı bilgilerinin miktarı (İnternet Sarı Sayfalar gibi)
  23. Açılış sayfalarına bölgesel ilişkili domainlerden gelen backlinklerin sayısı
  24. Domaine gelen backlinklerin lokasyon öğesi içeren anahtar kelimelerden gelmesi
  25. Açılış sayfalarına gelen backlinklerin lokasyon öğesi içeren anahtar kelimelerden gelmesi
  26. hCard / Schema.org ‘da NAP bilgilerinin bulunması
  27. İş başlığında ürün / servis anahtar kelimelerinin bulunması
  28. Sektörel olarak ilişkili domainlerde bulunan yerel alıntı bilgilerinin miktarı
  29. Bölgesel olarak ilişkili domainlerde bulunan yerel alıntı bilgilerinin miktarı
  30. Domain’e bölgesel ilişkili domainlerden gelen backlinklerin sayısı
  31. Domain’e gelen backlinklerin lokasyon öğesi içeren anahtar kelimelerden gelmesi
  32. Kişisel olarak doğrulanmış işletme sayfaları
  33. Açılış sayfalarının açılış süresi
  34. Düzensiz yerel alıntı bilgilerinin miktarı (Gazete yazıları, blog postları)
  35. Domain’e gelen backlinklerin iş başlığı içeren anahtar kelimelerden gelmesi
  36. Adresin yerel bölge merkezine yakınlığı
  37. İş başlığında ve varyasyonlarında lokasyon anahtar kelimeleri bulunması
  38. H1/H2 etiketlerinin çoğunda ülke ve şehir isimlerinin bulunması
  39. Açılış sayfalarına gelen linklerin çeşitliği
  40. Açılış sayfalarına gelen yeni linklerin edinilme hızı

NAP: İşletme Adı, İşletme Adresi, İşletme Telefonu

Şehir Aramalarında Yarışın

Google SEO algoritmalarının değişmesi sizin bu yarışta daha fazla çalışmanızı gerektiriyor. Yarışa tüme varım mantığıyla başlarsanız doğru bir adım atmış olursunuz. Hedeflemeyi genel arama kelimeleri üzerinden yaparsanız kısa vadede başarı elde edemeyen bir çok rakip adayınız gibi siz de vazgeçer ve SEO çalışmalarını bırakırsınız.

Doğru başlangıcı yerel arama sonuçlarına göre yapın. Hedef kelimelerinizi şehir odaklı seçin. Hizmet verdiğiniz alana göre mahalle aramalarına kadar derinleştirmeniz mümkün.

“SEO ile Sosyal Medya” arasındaki ilişki

Sosyal Medya  kullanıcı sayısı bakımından; İnternet kullanıcılarının büyük bölümünü hatta tamamına yakınını kapsamaktadır. Sosyal Medya  dendiğinde aklınıza bir bütün gelmesin, Sosyal Medya  kullanıcıların ortak olarak kullandıkları platformlara verilen ortak addır. Belki size garip gelecek ama video siteleri de Sosyal Medyanın bir parçasıdır. Etkileşimin olduğu birçok genel ağ paylaşım ve topluluk mantığına göre değerlendirilmektedir.

“Facebook, twitter, instagram, orkut, g+, linkedin, xing”

gibi onlarca Sosyal Medya  platformu mevcuttur. Sosyal Medya  platformları kullanıcıların bir arada bulunduğu bir ortam olması nedeni ile insanın olduğu her yerde insanların karşılarında olmak bir tanıtım faaliyetidir. Bu nedenle Sosyal Medya  platformları hedef kitlenin bulunduğu lokasyona göre, hedef kitlenin yaş aralığı, eğitim durumu, cinsiyeti, kullanıcılarının ilgi alanları, inanışları, gibi bir çok kritere göre seçilmelidir.

Arkadaşlık siteleri de Facebook da, vkontakte de Sosyal Medya platformudur. Hedef kitlenizin ve hedef kitleniz içerisinde ki diğer ayrımların belirlenmesi sonucunda Sosyal Medya platformlarından hangilerinde bulunmanız gerektiği ile ilgili karar alınması gerekir.

Unutulmamalıdır ki; Sosyal Medya  da , SEO çalışmalarında hedef sonuç ilişkisi nedeni ile bir araçtır. Amaç belirlenen hedef kitleye ulaşmaktır. Bu amaç için size sağlanan tüm olanakları kullanmalısınız. fakat bu bilinçli yapılmak zorundadır. Bilinçsizce yapıla tüm çalışmalar istenilen sonucu vermediği gibi itibar kayıplarını da gündeme getirmekte hatta dava konusu da olabilmektedir.

“Sosyal Medya’nın SEO etkisi nasıldır” sorusuna gelince; Sosyal Medya  kullanıcılarının paylaşımda bulundukları bir ortamdır. SEO kriterleri arasında bulunan bir içeriğin mümkün olduğunca fazla kullanıcının karşısında olmasının sağlanması hedeflenmeli ve bu gerçekleştiğinde arama motorları bunu fark etmektedir. Bu nedenle Sosyal Medya paylaşımları sizi refere edecek şekilde hazırlanmalı görsel içerikler ile desteklenmeli ve ilgili içerik metin gövdesi ve görsel içeriklerinin tanımlanması gibi kriterler bir bütün olarak değerlendirilmelidir.

Sosyal Medya  paylaşım sayınızın yüksek olması oluşturduğunuz içeriklerin değerli olduğu anlamını arama motoru tarafından çıkarılacaktır. Bu çıkarım neticesinde sizin sitenize verilen toplam kalite puanı açısından olumlu bir değişiklik olacak ve kalite puanınız yükselecektir. Buda sizin belirli metin bazlı aramalarda anahtar kelime karşısında sizinle her koşulda aynı olan ama paylaşım sayısı sizden az olan siteler ile aranızda 10 larca hatta yüzlerle ifade edilen sıra farkı olacaktır. siz örneği 22. sırada iken eş değer site 122. sırada bile kalabilir.

Sitenizi daha dikkat çekici hale getirmek için 10 ipucu

E-Ticaret rakip analizleri ve kendi sitenizin Google aramalarında daha dikkat çekici hale getirilmesi konusunda neler yapıyorsunuz? Bugün yazımızda size kısa kısa değindiğimiz 10 farklı ipucunu sunmak istiyoruz. Öncelikle belirtmek istediğimiz önemli bir husus var. Sitenizi arama motorları değil, kullanıcı dostu haline getirin. Önemli olan kullanıcılarınızın memnuniyetidir, Google’ın değil.
Google sizin onu memnun etmenizi bekleyen bir algoritma değildir, tüm ölçümlemelerinde ve analizlerinde Google’ın değil, kullanıcının faaliyetlerini ölçümler ve buna göre sıralamanızı tayin eder.

1- ÜRÜN BAŞLIKLARI
Rakiplerinizde ve sizde olan ürünler için aynı ürün başlıklarını kullanmamaya dikkat edin. Unutmayın, bir üründe farklılık ürünün başlığıyla başlar. Standart ve herkesin kullandığı başlıklar bir çok kullanıcının ilgisini çekmemekte.
İpucu:
Elbette ürün başlıklarını içerisinde title olan <h1> şeklinde hazırlayacağınıza inanıyoruz.


2- ÜRÜN AÇIKLAMALARI
Ürünlerinizin içeriklerini özgün ve hiç bir yerde olmayan içeriklerle zenginleştirin. Bu çoklu ürün satan siteler için zorlu bir süreç gibi görünsede zamanla meyvelerini toplayacak ve ödülünü mutlaka alacağınız bir metoddur. Burda arama motorlarından daha çok kullanıcınızı düşünün. Her sitede aynı içerikle karşılaşan kullanıcı neden sizin sitenizden alışveriş yapmak istesin? Siz farklı olduğunuzu ürünlerinizin zengin içerikleriyle gösterebilirsiniz. İncelenen ürünü kullanıcınız neden arıyor, arama amacı nedir, siz olsanız bu ürünü neden ararsınız? Bu ve benzer soruları öncelikle kendinize sorun ve daha sonrasında oluşacak cevaplarla içeriğinizi zengin ve farklı kılın.
İpucu:
Ürün içeriklerinde <h2> tagının kullanılması olumlu sonuçlar vermektedir.


3- ÜRÜN GÖRSELLERİ

Ürün görsellerinizi revize edin. Kullanıcıların daha farklı açılardan ürünlerinizi göstermeye çalışın. Siz olsanız sitenizde satılan ürünlerin hangi karelerini görmek istersiniz? Bu alanda tema çekimleri kullanıcıların ilgisini çekecek ve sitenize ilgi duymasını sağlayacaktır.
İpucu:
<img src=”urun-ismi.jpg” alt=”ürünün kısa açıklaması” title=”ürün başlığı”/> şeklinde optimize edilen görsellerin arama motoru dostu olduğunu hatırlarmak istiyoruz.


4- ÜRÜN veya İÇERİK URL YAPISI

4- Sitenizde sunduğunuz ürünün başlığını URL yapınızda belirtmeyi ihmal etmeyin.
İpucu:
siteniz.com/urun-ismi şeklinde hazırlanan URL yapıları search ardından kullanıcılar tarafından da görüntülenmektedir ve kullanıcıların sitenizi ziyaret etmesini sağlamaya yardımcı olmaktadır. Bu yapı elbette sitenizin Google ve diğer arama motorları tarafından daha hızlı farkedilmesine yardımcı olacaktır.


5- SİTENİZDE SOSYAL MEDYA

Sitenizi ziyaret edenlerin sosyal medya üstünde sizden bahsetmenizi sağlayın. Klasik ve alışılmış sosyal medya butonlarını revize edin ve paylaşım için kullanıcılarınızı tetikleyin. Örneğin; “bu ürünü beğendiğini arkadaşlarınla paylaşmak isteyeceğine eminiz” gibi.
İpucu:
Front end konusunda tecrübeli kişiler bahsettiğimiz optimizasyonu hızlı ve sorunsuz şekilde hazırlayacaktır.


6- HIZLE ve SONUCA GİDEN SAYFALAR OLUŞTURUN

Kategoriler içerisinde kullanıcılarınızı zorlamayın. Basit ve hızlı ulaşılabilir kategori ve ürün detay sayfaları hazırlamaya çalışın. Filtreleme yapınızı daha basit ve hızlı erişilebilir olduğundan emin olun.
İpucu:
Ziyaretçilerinizin aradığı ürün veya içeriğe hızlı, sorunsuz şekilde ulaşmasına yardımcı olun. Özellikle alışveriş sitelerinde bir çok kullanıcı hızlı olan siteleri tercih ediyor.


7- RESPONSIVE YAPILARIN ÖNEMİ

Responsive sitelerin önemini biliyoruz ve kullanıcıların büyük bölümünün mobil tercih ettiğini, bu oranın her geçen gün daha da arttığını görebiliyoruz. İlerleyen dönemlerde mobil kullanıcı oranının masa üstü kullanıcılarına göre ezici bir üstünlüğe geleceğini rahatlıkla sizinle paylaşabiliriz. Bu yüzden sitenizin responsive olmasına özen göstermenizi tavsiye ediyoruz.
İpucu:
Arama motorlarının ve özellikle Google’ın desteklediği bir stratejidir. Mobil teknolojiler için AMP konusuna dikkat etmenizi ve uygulamanızı ayrıca tavsiye ediyoruz.


8- TEKNOLOJİK UYUMLULUK

Responsive yapınız hazır, peki uyumluluğunuz nasıl? Bir çok firmanın responsive yapısı maalesef farklı browser veya mobil işletim sistemlerinde hatalarla dolu. Bir çok firma bu hatalarını tespit edemiyor ve gerekli düzenlemeleri yapamıyor. Bir çok site her ne kadar doğru kodlamayla yapı oluşturduysa bile -ki genelde bootstrap tercih ediliyor- test edilmeyen sayfalar sebebiyle beklenen aksiyonu alamamaktadır. Test edin, sitenizin her sayfasını adım adım test etmeye üşenmeyin. Bu konuda hazır programlar bulunmaktadır, dilerseniz bunlardan da faydalanabilirsiniz. Yinede en güzel test ortamının manuel olarak gerçekleştirilen testlerden oluştuğunu sizinle paylaşmak istiyoruz.
İpucu:
Hatasız veya düşük sayıda hatalar barındıran web sitelerinin kullanıcı dostu olması sıralamalarını olumlu olarak etkileyen bir diğer faktördür.


9- SİTEDE GEÇİRİLEN SÜRE

Sitenize gelen kullanıcılarınızın sitenizde uzun süre kalmasını sağlamak adına ürünlere video eklemeyi düşünebilirsiniz. Sitenizde geçirilen süre Penguin 4.0 algoritması sonrasında daha önemli hale geldi.
İpucu:
Sitede geçirilen süre önemlidir. Bu konuda değişik stratejiler üreterek rakiplerinizden daha farklı konumda olabilirsiniz.


10- YÖNERGELER ve KURALLAR

Yönergelerin ne kadarını yerine getiriyorsunuz? Pagespeed Insight bu konuda size güzel fikirler sunacaktır.
Pagespeed Insight üstünden kontrolleri sağlamak için: https://developers.google.com/speed/pagespeed/insights/?hl=tr
Sitenizin yüklenme hızı (200ms altında olmasına dikkat edin)

Oluşturmayı önleyen javascript ve css detaylarının nasıl giderileceğini öğrenmek için;

javascript yönerge detayları için:
https://developers.google.com/speed/docs/insights/BlockingJS

css yönerge detayları için:
https://developers.google.com/speed/docs/insights/OptimizeCSSDelivery

Görsellerin optimizasyonu için:
.jpg uzantılar için jpegtran veya jpegoptim kullanmayı düşünebilirsiniz
.png uzantıları için optipng veya pngout kullanmayı düşünebilirsiniz
Ve daha bir çok detayı görüntüleyip sitenizde bulunan sorunları hem mobil, hem de web tabanlı ayrı ayrı görüntüleyebilir ve düzeltmelerinizi sağlayabilirsiniz. Bu uygulamayı tüm URL yapılarınız için (her bir farklı sayfa) kullanabileceğinizi belirtmek istiyoruz.

Müzik performansı nasıl etkiliyor?

İngiltere’de bulunan Sheffield Üniversitesi Psikoloji Bölümü akademisyenleri tarafından yayımlanan Üretimin Sesi Raporu (The Sound of Productivity Report) ofis ortamında müzik dinleme sürecine bilimsel açıdan odaklanıyor. Raporda müziğin üretkenliği artırma etkisinin yanı sıra modun düzelmesine yardımcı olması, odaklanmayı mümkün kılması ve yalnızken çalışmayı kolaylaştırması gibi etkileri de var. Rapora göre ankete katılan 4 bin 500 civarında çalışanın yüzde 79’u işyerinde müzik dinlediklerini belirtiyor. Yüzde 38 oranındaki çalışan grubu ise işyerinde müzik dinlemelerine izin verilmediğini söylüyor.

Bilimsel bulgular açık

Genel olarak çalışanlar müzik dinlemenin kendilerine iyi geldiğini söylese de işin bilimsel tarafı ve istatistikleri de son derece çarpıcı. Çalışanlar yaptıkları iş tarafından olumlu anlamda uyarıldıklarında performansları artıyor. Eğer “çok fazla” uyarılıyorlarsa performansları düşüşe geçiyor. Bu süreçteki pek çok duygu kişinin moduna ve müzik dinlerken neler yaptıklarına bağlanıyor. Araştırmada ortaya çıkan en net sonuca göre çalışanlar kendilerinden beklenen işi yerine getirme sürecinde müzik dinlerken aslında motive oldukları kadar duygusal ihtiyaçlarını da dengede tutmuş oluyor. Bu süreç araştırmada “sorumlu dinleme” olarak adlandırılmış.

 

Dışa dönükler ve içe dönükler

Elbette insanlar farklı kişiliklere sahip olmaları nedeniyle farklı uyaranlara da farklı tepkiler veriyor. Dışa dönük kişilerin performanslarının artması için daha fazla uyarılmaya ihtiyaçları varken,  içe dönükler için ihtiyaç duyulan uyarılma çok daha az. İşte bu nedenle bir iş yerinde iki farklı kişinin aynı müziğe verdikleri tepki de birbirinden farklı. Bu da şu sonuca neden oluyor: herkesi mutlu, motive edecek ve performansı artıracak ortak bir müzik türü yok.

Müzik dinlemek yaratıcılığa giden yolu açıyor

Araştırmacılara göre katılımcıların yarısından fazlası modlarını değiştirmek ya da duygularını yansıtmak için müzik dinliyor. Müzik kişilerin fiziksel-ruhsal sağlığına iyi geliyor. Uzmanlara göre mevcut pozitif hisler devamlı geri çağrıldığında etkileri büyüyor. Yeni anılar, yeni mutluluk veren hisler zinciri yaratabiliyor. Bu zincir de çoğunlukla yaratıcılığı çağırıyor.

Müziğin etkisi sektör ve iş türüne göre de değişiyor. Açık ofiste çalışan kişiler, tasarımcı, mimar, mühendis gibi bilgisayar programları üzerinden çalışanlar, yazarlar, rakamlarla uğraşanlar için müzik en önemli soyutlanma ve odaklanma aracı.

Ofiste müzik dinlemek çok da önemsenmeyen, hatta dikkat dağıtan bir aktivite olarak da görülebiliyor. Araştırmanın gösterdiği sonuç ise tam tersi. İş ortamını iyileştirmede, daha iyi hissetmede, stresi ve gerilimi azaltmada ve odaklanmada son derece etkili. Uzmanlar müziğin kamuya açık alanlardaki iyileştirici etkisinin gücünün giderek arttığını da vurguluyor. 

Ulaştığınızda mutlu olacağınız hedefleri nasıl belirleyebilirsiniz?

Amaçlar, hem profesyonel hem de kişisel gelişim en önemli parçası. Ancak pek çok kişi kendisinin olmayan amaçların peşinde koşup, mutlu olmadığı bir kariyer için çaba sarf ediyor. Peki, ulaştığınızda mutlu olacağınız hedefleri nasıl belirleyebilirsiniz? İşte gerçek amacınızı bulmak için dikkate almanız geren 3 adım.

 

Bir hayal kurmak, bu hayal doğrultusunda çalışmak ve amaca ulaşmak… Hem profesyonel hem de sosyal hayatta bizi en çok tatmin eden şeylerden biri olabilir. Tabii eğer, hedeflediğimiz nokta, gerçekten de inandığımız, uğrunda yoğun çaba sarf ettiğimiz ve kalbimizden geçen şey ise… Ancak pek çok kişi farkında olmadan ailesinin, öğretmenlerinin yahut yöneticisinin uygun bulduğu bir kariyer planı için çalışıyor, sonunda da ya inanmadığı ve istemediği için başarılı olmuyor ya da başarsa bile mutlu olmuyor…

Peki, ulaştığınızda gerçekten mutlu olacağınız hedefleri nasıl belirleyebilirsiniz? İşte dikkat etmeniz gereken 3 adım:

Sizi neyin heyecanlandırdığını bulun

Sahip olduğunuzda sizi gerçekten mutlu edecek hedeflerinizi belirlemek için öncelikle sizi nelerin motive edeceğini düşünerek işe koyulun. Hangi işi yapmak size anlamlı geliyor? Hangi işi başardığınızda heyecan duyuyorsunuz? Hangi iş sizi sabah yatağınızdan kalkmanız için güç veriyor? Bir işi yaparken heyecan duymanız ve o işi severek yapmanız gerçekten mutlu olacağınız işi belirlemenin en etkili yöntemlerinden biri. Bu nedenle başkalarının sizden olmanızı istediği hedefe değil, ulaştığınızda mutlu olacağınız hedefe doğru yol almanız bireysel tatmininiz için önem taşır. Bunu belirleyebilmek için de kendinize bu soruları sorduktan sonra öğrenmekten heyecan duyduğunuz şeylerin, geliştirmek için can attığınız becerilerinizin ve hedeflediğiniz başarıların listesini yapın. Ardından da gitmeniz gereken hedefi değil, arzuladığınız kariyer hedeflerini belirleyin.

Kendinize meydan okuyun

Eğer hedefleriniz ulaşmaya değer değilse sizin büyümenize ve gelişmenize de yardımcı olmaz. Bir hedef belirlemek yalnızca belirli bir yere ulaşmanıza, yeni bir beceri öğrenmenize veya yeni bir alışkanlık kazanmanıza yardımcı olmaz; hedefinizi belirlemeniz aynı zamanda sizin büyümenize de yardımcı olur. Bu yüzden, size heyecan veren hedeflere odaklanmanın yanı sıra meydan okumanızı sağlayacak, kendi gelişiminizi tamamlamanıza yarayacak hedeflerin peşinden gitmenizde yarar var. Erişmek isteyip de erişemediğiniz şeyler neler? Hâlâ hangi alanlarda daha fazla bilgi edinmek için mücadele ediyorsunuz? Kariyerinizde, şirketinizde ve sektörünüzde ilerleme konusunda hangi becerileriniz size yardımcı olacak? Elbette sizin için gerçekçi ve uygulanabilir olan hedefleri düşünün, ancak sizi profesyonel olarak yeni şeyler öğrenmeye zorlayacak hedefleri de göz önünde bulundurun ve kendinize meydan okuyacağınız hedefleri belirlemekten kaçınmayın.

Vizyonunuzu belirleyin

Ulaştığınızda sizi mutlu edecek hedeflerinizi belirlemek için gelişigüzel bir vizyona sahip olmaktan, ufkunuzu dar tutmaktan kaçının, unutmayın ki vizyonunuzun sizi belirlediğiniz hedefe yönlendirmesi, sizi ileriye taşıması gerekir. Eğer sizi ileriye taşıyacak bir öngörüye sahip değilseniz nasıl bir iş hayal ettiğinizi, önünüzdeki bir yıl, iki yıl veya beş yıl içinde ne yapmak ve nerede olmak istediğinizi tasarlayın. Hayran olduğunuz kişilere ve hayran olduğunuz kariyerlere ve onların hepsinin ortak noktalarına bakarak düşünmeye başlayın. Sonrasında ise sizi hedefinizi ve sizi hedefinize ulaştıracak küçük veya büyük adımları düşünün.

Milyon dolarlık bir freelance iş kurarken öğrenilen 4 ders

“Sıkı çalış, öğrenmeye devam et, sürecini otomatikleştir ve bir mucize gerçekleşmesini bekleme!”

Girişimci, araştırmacı ve INC yazarı Richard Agu,  milyon dolarlık bir freelance iş kurarken öğrendiği deneyimleri bu cümlelerle aktarıyor. Bunların ötesinde iş kurarken aldığı dört dersi de okurlarıyla paylaşıyor:

1.Saatlerinizi vermeniz gerekiyor. 

Sonuçları görmeden önce yaptığınız işe saatlerinizi vermeniz gerekiyor. Freelance işlerde sabah ya da akşam saatleri yoktur. Freelancerlık 9-5 bir iş de değildir. Üstelik işi kapatıp eve de gitmezsiniz.

Girişimciler için -en azından işini ciddiye alanlar için- tatil için zaman yoktur. Müesesenin kapanma zamanı yoktur. Bu işe ilk başladığımda bir ofisim ve ofis saatlerim vardı. Fakat eve gittiğim zaman dahi iş ile ilgilenirdim. Ve çoğu zaman, sandalyemde uyuyakalırdım, uyandığımda bilgisayar hala bana bakıyor olurdu. Size iş hayatında başarılı olmanız için iş kolik olmanız gerektiğini mi söylüyorum? Evet, kesinlikle!

General Electric CEO’su Jeffrey Immel, 24 yıl boyunca haftada 100 saatini işe vakfetti, Yahoo’nun CEO’su Marissa T. Mayer, Google’dayken haftada 130 saatini işe verdi.

Bu işin kestirme yolu yok. Startup döneminde beni teşvik eden şeylerden biri Elon Musk’ın Vator ile yaptığı röportajda söyledikleriydi: “Her hafta 80 ile 100 saat arası bir zamanı işe ayırmanız gerek.” diyordu. Söyleyeceğim o ki; bu tavsiye benim freelance işe bakış açımı değiştirdi. Musk cümlelerine şöyle devam etti: “Eğer diğer insanlar işe haftada 40 saat ayırıyorsa ve siz haftada 100 saat ayırıyorsanız, aynı şeyi yapıyor olsanız dahi, onların bir yıl içinde başaracağı şeyi sizin başarmanız 4 ay sürecektir.

2. İşini otomatikleştir.

Şimdiden başlayarak iş süreçlerini otomatikleştir. Otomasyon en önemli şeyi yapmak için size zaman yaratır: düşünmek! Bu girişimcilerin zor bela vakit ayırabildiği şeylerden biridir. Geri çekilip işlerin nerede yanlış gittiğini ya da odak noktasını değiştirmeniz gerektiğini görebilmek için zaman yaratmalısınız.

Bir iş kolik olarak freelance işimi, insanları işe alarak veya mentorluk ettiklerimi devreye sokarak otomatize ettim. Bu benim 6 sıfırlı gelir düzeyine ulaşmamı sağladı. Bazı işlerimi delege ederek, değerli bir zaman yarattım ve bu durum benim freelance işime kuş bakışı bir şekilde bakmamı sağladı.

Eğer satranç oynuyorsanız, bir başka oyuna dışarıdan baktığınızda oynadığınız oyunun içindeyken gördüğünüzden daha çok hamle imkanı gördüğünüzü bilirsiniz. Her şeyden uzaklaşmak bazen işinizi daha net görmenizi sağlar.

3. İş hayatı bir mucize değildir. Yanlış yola sapacak olan her ne ise, yine yanlış yola sapacaktır. 

Her zaman iş hayatını satranca benzettim, çünkü o oyunda bir mucize söz konusu değildir. Eğer bir hamle kaçırırsanız, rakibiniz tarafından alaşağı edilirsiniz. Bu nedenle tüm ihtimalleri değerlendirmeniz gerekir.

Rakamlarınızı öğrenin. Yatırımın getirisini öğrenin. Her zaman analizlerin size verdiği rakamları yükseltmenin yollarını arayın. Her zaman işlerin kötü gitmesini bekleyin. Düşünüş şekliniz belirgin bir problem ortaya çıktığında onunla beraber gelebilecek olası sorunları çözmek üzerine olmalıdır. Eğer böyle düşünürseniz, bu problemler gerçekleşmeden önce onları yakalama ihtimaliniz olur.

Yine Elon Musk’ın sayısız TV röportajında söylediği gibi: “Temel olarak yaklaşımınız her zaman, yanıldığınız üzerine olmalı. Siz, girişimci olarak yanılırsınız. Sizin hedefiniz daha yanılmak olmalıdır.”

Piyasaya sürmek istediğiniz ürün hakkında daha az yanılmaya çalışın. Sizin mükemmel olmanız gerektiğini söylemiyorum, fakat buna yakın olmalısınız. Problemleri sezin ve her zaman müşterilerinize emin ellerde olduklarını hissettirin.

4.Yeteneklerinizi güncellemeye devam edin. 

Her zaman temel para yeteneklerinizi geliştirin. Başarılı firmaların daha çok büyümesinin sebebi her imkanda yatırım getirilerini arttırmaya yardımcı olacak daha iyi ve daha zeki insanları işe almasıdır. Bir başka yetenek daha geliştirin. Hali hazırdaki durumunuza yeni dikey karlılıklar yaratın.

Ben çok uzun süre paranın çoğunu getiren ana yeteneklerime güvenmekle hata ettim. Bunun yanlış olduğunu söylemiyorum ancak çeşitlilik her zaman en iyi iş stratejisidir.

Yeteneklerinizi güncellemeyi sürdürdüğünüzde, varlıklarınız yükselmeye devam eder ve bir sektördeki düşüş sizi, tek bir yeteneğe bel bağlamış olan insanları etkilediği gibi etkilemez.

İş dünyasında söylenmemesi gereken 10 cümle

İş hayatında ‘saçma’ ve ‘gereksiz’ olarak niteleyeceğimiz sorunların çoğu, aslında kastetmediğimiz veya inanmadığımız şeyleri söylememizden kaynaklanır. Haliyle yanlış anlaşılmamak veya güvenilirliği kaybetmemek adına yapılacak en doğru şey, aslında kastedilmeyen bir şeyin söylenmemesidir. İşte bu yüzden derhal dağarcıklardan silinmesi gereken 10 cümle;

Bu kesinlikle parayla ilgili değil
Elbette, parayla ilgili. Eğer söz konusu iş ise, çoğu şey parayla ilgilidir. Elbette para, iş kararları alırken birinci öncelik olarak görülmemelidir fakat yine de para iş hayatının en önemli unsurlarından birisidir. Bunu söylerken çoğu insan inanarak söylemez fakat nedense karşı tarafın buna inanacak kadar naif olduğuna inanır.

İyi bir fikre benziyor, deneyip görelim
Eğer söz konusu fikir gerçekten iyi bir fikir değilse, birilerini kırmamak adına zaman kaybetmek sadece anlamsız bir çaba olarak kalacaktır. Böyle zamanlarda ‘iyi niyetli’ olmak yerine, gerçekçi ve somut eleştirilerde bulunmak çok daha faydalı olacaktır.

Kararları ben veririm
İnsanlar gerçekten karar verici mekanizmanın bir parçası olsalar bile bu cümlenin gereksiz kullanılması aslında bir zayıflık göstergesidir. Meşhur İngiliz Başbakanı Margaret Thatcher, “Güçlü olmak, bir hanımefendiye benzer. Öyle olduğunuzu söylemek zorunda hissediyorsanız, güçlü değilsiniz demektir” diyor.

Sesli düşünüyordum
Sesli düşünmek yalnız olmadığınız anlarda çevrenizdeki insanlara bazı psikolojik geri dönüşler vermenize sebep olur. Grup içerisinde sesli düşünmek, ya olgunlaşmamış fikrinize gerçekten güvenmediğinizi ya da fikrinize karşı tamamen güvensiz olduğunuzu ve çevrenizdeki insanların tepkisini gözlemlemek istediğinizi düşündürür.

İyi gibi görünüyor
Tartışmaya girecek takatinizin olmadığı anlarda, konuyu geçiştirmek adına, “iyi gibi görünüyor” demeniz, daha sonrasında daha büyük sorunlarla baş etmenize sebep olacaktır. İmkanlarınız ölçüsünde sorunlarla başlangıçta mücadele edin.

Henüz bir planımız yok
Bu yaklaşımda üzerinde durmaya çalıştığınız “henüz” kelimesi, karşı tarafta, “yarın bir planları olacak” şeklinde değil, “işlerini iyi yapmamışlar” olarak algılanacaktır. Haliyle yapılacak en doğru şey, her an hazırlı olmaktır, fakat hazır olmadığınız anlarda dürüst olmak, durumu geçiştirmeye çalışmaktan daha doğru olacaktır.

Bu kanaldan satış yapmaya ihtiyacımız yok
Genellikle karşı tarafla çalışmak istenmeyen anlarda kurulan bu cümle, ilerleyen zamanda bahsedilen kanaldan satış yapmaya çalışıldığında, çevredeki insanların güvenini kaybetmeye sebep olur. Haliyle burada da samimi olmakta fayda var.

Ne yapabileceğime bakayım
Bu cümleyle biten bir konuşmadan sonra genellikle ya hiçbir şey yapılmaz, ya da yapılamaz. Fakat karşı tarafa “deneyecekmiş” gibi bir intiba bırakılmaya çalışılır.

Samimiyetle söylüyorum…
Uzun uzadıya psikanaliz yapmaya gerek yok, fakat karşı tarafı samimi olduğuna dair inandırmaya çalışan insan, aslında kendisi de samimiyetine inanmıyordur.

Hatalı olabilirim, fakat bence…
İş dünyası, ihtimallerin dahi oranlarla ifade edilmesini ister. Haliyle hatalı olma ihtimali var olan bir konuda fikir beyan eden insanlar, karşı tarafça “dersine çalışmamış” veya “işini bilmeyen” kişi olarak algılanır.

SMS’lerin Sonunda Yer Alan Kodlar

BTK’nin almış aldığı karara göre, cep telefonu mesajları için artık yeni bir dönem başlıyor. Yeni dönem ile kullanıcıları rahatsız eden mesajlar tespit edilip rahatlıkla engellenebilecek.

Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun aldığı yeni karara göre artık vatandaşları sürekli rahatsız eden kumar ve yasadışı uygulamaları yönlendiren SMS’ler tarihe karıştıracak.

Yeni uygulama ile birlikte rahatsız edici SMS’lerin önüne geçilecek!

Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun almış olduğu karar doğrultusunda, SMS gönderen kişi ya da işletmenin rahatlıkla tespitedilebilecek.

Yeni başlatılacak uygulama ile kullanıcıları rahatsız eden kumar ve yasa dışı uygulamalara yönlendiren SMS’ler engellenecek.

BTK’nin başlatacağı yeni uygulama ile birlikte, alfanümerik başlığa sahip olan SMS’leri başlatan işletmenin bilgisi, SMS’lerin sonunda yer alacak 4haneli bir kodla belli olacak.

Böylece TOPLU SMS‘i hangi operatörün başlattığı bilinecek ve bu operatörler üzerinden izinsiz SMS gönderen kişi yada şirketler rahatlıkla tespit edilebilecek. Tespit edilen kişi veya şirketlere anında, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı tarafından cezai işlem uygulanabilecek.

Kumar çeteleri rahatlıkla tespit edilecek

Vatandaşları yasa dışı kumar ve bahis oynatan bu sitelere yönlediren SMS’lerin önüne geçmeyi hedefleyen BTK, bir yandan kişilerden gelen tüm ihbarları değerlendirerek, gerekli işlemlerinde yapılacağını belirtti.

Ayrıca söz konusu uygulama ile uluslararası boyutta faaliyet gösteren kumar çetelerinin gençleri Oyuna getirmek için attığı SMS tuzağına son vererek, SMS’i gönderen kumar çeteleri de rahatlıkla tespit edilebilecek.

İŞTE OPERATÖR KODLARI VE İSİMLERİ

B001 AVEA İletişim Hizmetleri A.Ş. Kullanılıyor
B002 TURKCELL İletişim Hizmetleri A.Ş. Kullanılıyor
B003 Vodafone Telekomünikasyon A.Ş. Kullanılıyor
B011 DOĞAN TV DİGİTAL PLATFORM İŞLETMECİLİĞİ AŞ Kullanılıyor
B012 DORUK İLETİŞİM VE OTOMASYON SAN. VE TİC. A.Ş. Kullanılıyor
B015 İŞ NET ELEKTRONİK BİLGİ ÜRETİM DAĞITIM TİC. VE İLETİŞİM HİZ. A.Ş. Kullanılıyor
B016 VODAFONE NET İLETİŞİM HİZMETLERİ AŞ Kullanılıyor
B017 MİLLENİCOM TELEKOMÜNİKASYON HİZMETLERİ A.Ş. Kullanılıyor
B018 SUPERONLİNE İLETİŞİM HİZMETLERİ A.Ş. Kullanılıyor
B019 TTNET A.Ş. Kullanılıyor
B020 TURKNET İLETİŞİM HİZMETLERİ A.Ş. Kullanılıyor
B021 NETGSM İletişim ve Bilgi Teknolojileri A.Ş. Kullanılıyor
B022 TTM TELEKOMÜNİKASYON VE İLETİŞİM HİZMETLERİ AŞ Kullanılıyor
B024 ROİTEL TELEKOMÜNİKASYON A.Ş. Kullanılıyor
B025 İKON İLETİŞİM TELEKOMİNİKASYON A.Ş. Kullanılıyor
B026 3C1B TELEKOMÜNİKASYON VE İNTERNET HİZM. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B027 EQUANT İSTANBUL TELEKOM A.Ş. Korunuyor
B028 NAC TELEKOMÜNİKASYON SİSTEMLERİ LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B029 DOĞUŞ BİLGİ TEKNOLOJİLERİ YAZILIM VE TELEKOMÜNİKASYON LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B030 Türk Telekomünikasyon AŞ Kullanılıyor
B031 SAHRA TELEKOM TİC. LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B032 IPC TELEKOMÜNİKASYON TİC. AŞ Kullanılıyor
B033 ELFE İLETİŞİM TEKNOLOJİLERİ TİC. LTD. ŞTİ. LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B035 Kobikom Telekomünikasyon ve Bilişim Hizmetleri AŞ Kullanılıyor
B036 İSTELİA TELEKOMÜNİKASYON VE İLETİŞİM HİZMETLERİ A.Ş. Kullanılıyor
B037 FORTİS TELEKOMÜNİKASYON SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B038 VERİMOR TELEKOMÜNİKASYON AŞ Kullanılıyor
B039 TELEKUTU İLETİŞİM HİZMETLERİ LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B040 COMPATEL TELEKOMÜNİKASYON HİZM. LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B041 MC GRUP TEKNOLOJİLERİ TELEKOMÜNİKASYON VE İLET. HİZM. LTD.ŞTİ. Korunuyor
B042 VERİTA İLETİŞİM HİZMETLERİ TİC. LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B043 BİMTEL İLETİŞİM VE BİLİŞİM TİC. LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B044 VERİSER İLETİŞİM SANAYİ VE TİCARET A.Ş. Kullanılıyor
B045 ÖZTEK HABERLEŞME TİCARET SANAYİİ LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B046 VATANNET TELEKOM BİLİŞİM HİZMETLERİ LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B047 OMS Bilişim ve Telekomünikasyon Hizm. Dış Tic. Ltd. Şti. Kullanılıyor
B048 ALOSES TELEKOM HİZMETLERİ SAN VE TİC. LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B049 TEKNODELTA TELEKOMÜNİKASYON HİZMETLERİ LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B050 MOBİLİŞİM İLETİŞİM AŞ Kullanılıyor
B052 1 NET TELEKOM VE İLET. HİZM. PAZ. SAN. TİC. LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B053 TELE-FAKS TELEKOMİNİKASYON SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. Korunuyor
B055 KUZEYTEL İLETİŞİM SERVİS HİZMETLERİ VE TİCARET LTD. ŞTİ. Korunuyor
B056 HAKAY TELEKOMÜNİKASYON TİC.LTD.ŞTİ. Kullanılıyor
B058 NET GLOBAL TELEKOMÜNİKASYON HİZMETLERİ SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B059 GÜRKON İLETİŞİM İMALAT YAZILIM SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B060 ADDRES BİLGİ TEKNOLOJİLERİ SAN. TİC. LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B061 KOMSHU İLETİŞİM HİZMETLERİ LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B062 CELLFON TELEKOMÜNİKASYON LTD. ŞTİ. Korunuyor
B064 ÜNİVERSAL TELEKOMÜNİKASYON İLETİŞİM SAN. VE TİC. LTD.ŞTİ. Kullanılıyor
B065 ARAS TELEKOMÜNİKASYON ELEKTRONİK VE İLETİŞİM HİZMETLERİ TİC. Korunuyor
B066 DİGİCELL TELEKOM İLETİŞİM VE BİLİŞİM HİZMETLERİ TİC. LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B067 İDEAL NET BİLİŞİM İLETİŞİM HİZMETLERİ TİC. LTD. ŞTİ. Korunuyor
B068 KOMTURK İLETİŞİM LTD. ŞTİ Korunuyor
B069 LEMA GRUP BİLİŞİM TELEKOMÜNİKASYON SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. Korunuyor
B070 GÜVEN TELEKOM BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B072 NETTE İLETİŞİM HİZMETLERİ TİC.LTD.ŞTİ. Kullanılıyor
B073 GES MOBİL GSM TEKNOLOJİ SİSTEMLERİ SANAYİ VE TİC. LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B074 VOİP TELEKOMÜNİKASYON HİZMETLERİ LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B076 OPLAVUS TEKNOLOJİ TELEKOMÜNİKASYON İLET. SİST. BİLGİSAYAR VE Kullanılıyor
B077 MOBİL HABERLEŞME BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ SAN. VE TİC.LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B078 MAKSİ TEKNOLOJİ TİC. LTD.ŞTİ. Kullanılıyor
B079 NEHİRCELL TELEKOMÜNİKASYON İLETİŞİM VE TİC. LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B080 NETRA TELEKOMÜNİKASYON ve İLETİŞİM HİZ. SAN. TİC. LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B081 BEŞTEK TELEKOMÜNİKASYON VE İLETİŞİM HİZMETLERİ SAN. VE TİC. LTD. Kullanılıyor
B082 AVRASYA TELEKOMÜNİKASYON BİLGİSAYAR VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B083 KATRE TELEKOM. HABERLEŞME İLET. HİZM. BİLİŞİM TEKNOLO. SAN. VE Kullanılıyor
B084 KAMU TELEKOMÜNİKASYON HİZMETLERİ TİC. VE SAN. LTD. ŞTİ. Korunuyor
B085 ÖDEMİŞ İLETİŞİM HİZMETLERİ PAZARLAMA SAN. VE TİC. LTD.ŞTİ. Kullanılıyor
B086 EMİRSEL TELEKOMÜNİKASYON VE ARACILIK HİZMETLERİ SAN. VE TİC. Korunuyor
B087 MOBİLEKSEN İLETİŞİM BİLİŞİM HİZM. İTH. İHR. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B089 YCEO İLETİŞİM VE TELEKOMÜNİKASYON HİZM. TİC. SAN. LTD. ŞTİ. Korunuyor
B090 VERİM TELEKOMÜNİKASYON VE BİLİŞİM SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. Korunuyor
B091 TEKNOTEL TELEKOMÜNİKASYON SANAYİ VE TİCARET A.Ş. Kullanılıyor
B092 İLG İLETİŞİM VE TEKNOLOJİK ÜRÜNLER TİC. SAN. LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B093 İLG İLETİŞİM VE TEKNOLOJİK ÜRÜNLER TİC. SAN. LTD. ŞTİ. Korunuyor
B094 YENİ TELEKOM İNTERNET HİZM. LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B095 AVENCOM TELEKOM HİZMETLERİ LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B097 İZBİL İLETİŞİM HİZMETLERİ TİC. LTD. ŞTİ. Korunuyor
B098 EBOS TELEKOMÜNİKASYON HİZMETLERİ TİC. LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B099 ESMS İLETİŞİM TELEKOMÜNİKASYON SAN. TİC. VE LTD. ŞTİ. Korunuyor
B101 VİZYONNET İLETİŞİM TELEKOM LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B102 BASE TELEKOMÜNİKASYON İNTERNET HİZM. SAN. ve TİC. LTD. ŞTİ.. Korunuyor
B103 ELİTEL İLETİŞİM HİZMETLERİ LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B104 NEXUS TELEKOM AŞ. Kullanılıyor
B105 Calltürk Telekomünikasyon Hizmetleri AŞ Kullanılıyor
B106 NETONLİNE İLETİŞİM HİZMETLERİ LTD. ŞTİ. Korunuyor
B107 TEKNOTOLYA BİLGİ TEKNOLOJİLERİ İLETİŞİM TİC. LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B108 3K TELEKOM TİC. LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B109 ÇAĞRI SMS TELEKOMÜNİKASYON HİZMETLERİ TİC. LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B110 YAŞAM TELEKOMÜNİKASYON VE BİLGİ TEKNOLOJİLERİ TİC. LTD. ŞTİ. Korunuyor
B112 MEGA ULUSLARARASI TELEKOMÜNİKASYON HİZMETLERİ A.Ş. Kullanılıyor
B113 GBH İLET. BİLİŞİM HİZM. BİLGİSAYAR YAZILIM TELEKOM. SAN.VE TİC.LTD. Korunuyor
B114 VİRGO TELEKOMÜNİKASYON VE İLETİŞİM HİZM. SAN. TİC. LTD. ŞTİ. Korunuyor
B115 TELSAM TELEKOMÜNİKASYON YAZILIM SAN. VE TİC. LİMİTED ŞİRKETİ Kullanılıyor
B116 PRATİK TELEKOMÜNİKASYON HİZMETLERİ SAN. TİC. LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B117 BİLGİSMS TELEKOMÜNİKASYON HABERLEŞME VE İLETİŞİM LTD. ŞTİ. Korunuyor
B119 KIRMIZI TELEKOM SES HİZMETLERİ VE TELEKOMÜNİKASYON LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B120 FİBER DSL TELEKOMÜNİKASYON TİC. LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B121 Bugitel Telekomünikasyon Hiz. Tic. Ltd. Şti. Kullanılıyor
B122 Bu Telekomünikasyon Hizmetleri Tic. Ltd. Şti. Korunuyor
B123 Posta SMS Bilişim ve İletişim Hiz. San. Tic. Ltd. Şti. Korunuyor
B124 MOBASİS GRUP TELEKOMÜNİKASYON SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. Korunuyor
B125 T Systems Telekomünikasyon Ltd. Şti. Kullanılıyor
B126 Cankat İletişim Ltd. Şti. Korunuyor
B127 Efortnetses Telekom Bil. Tek. Paz. Ltd. Şti. Kullanılıyor
B128 İLETİX İLETİŞİM HİZMETLERİ A.Ş. Korunuyor
B129 BT Bilişim Hiz. AŞ Kullanılıyor
B131 Mikrotel İletişim ve Telekomünikasyon Tic. Ltd. Şti. Kullanılıyor
B132 ORANGES BİLGİ TEKNOLOJİLERİ UYDU HABERLEŞME Korunuyor
B133 SAVEGO BİLİŞİM HİZMETLERİ SANAYİ VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ. Korunuyor
B134 Asistel İletişim Eğitim Dan. San. ve Tic. Ltd. Şti. Korunuyor
B135 V.A.S. TELEKOMÜNİKASYON BİLİŞİM HİZM. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B136 AKAR TELEKOM VE İLETİŞİM HİZMETLERİ SAN. TİC. LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B137 TELİNKA İLETİŞİM VE YAZILIM TİC. LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B138 T.O.T TELEKOMÜNİKASYON VE İLETİŞİM HİZMETLERİ SAN. VE DIŞ TİC. LTD. Korunuyor
B139 SETAFON İLETİŞİM HİZMETLERİ TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ Kullanılıyor
B140 Alfa İletişim Hiz. Paz. Tic. AŞ Kullanılıyor
B141 TESCOM TELEKOMÜNİKASYON VE İLETİŞİM HİZMETLERİ SAN. TİC. LTD. Kullanılıyor
B143 HEKSAGON İLETİŞİM VE BİLGİ TEKNOLOJİLERİ TİC. LTD. ŞTİ. Korunuyor
B144 Pratik Telekomünikasyon Bilgisayar ve Aracılık Hiz. Tic.San. Ltd. Şti. Korunuyor
B145 Boğaziçi Ses Hizmetleri Ltd. Şti. Korunuyor
B146 Ajans İletişim ve Telekomünikasyon Hiz. Tic. AŞ Kullanılıyor
B147 GLOBALSTAR AVRASYA UYDU SES VE DATA İLETİŞİMİ AŞ Kullanılıyor
B148 Entera İletişim Hiz. AŞ Kullanılıyor
B149 TM ULUSLARARASI ELEKTRONİK BİLGİLENDİRME TELEKOMÜNİKASYON VE Korunuyor
B150 Bircell İletişim Hiz. Ltd. Şti. Korunuyor
B151 Bilge Haberleşme San. Tic. Ltd. Şti. Kullanılıyor
B152 RTEL GLOBAL TELEKOMÜNİKASYON HİZ. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B153 MUTLUCELL İLETİŞİM HİZMETLERİ A.Ş. Kullanılıyor
B155 GRİD TELEKOMÜNİKASYON HİZMETLERİ AŞ Kullanılıyor
B156 MOVATEK TELEKOMÜNİKASYON YAZILIM BİLİŞİM SAN.VE TİC. LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B157 VERA TELEKOM BİLGİ TEK. İLETİŞİM BİLGİSAYAR BİLİŞİM YAZILIM HİZ.TİC. Korunuyor
B158 ZAGA DANIŞMANLIK İLETİŞİM TİC. LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B159 SUPER UYDU TELEKOMÜNİKASYON HABERLEŞME HİZMETLERİ LTD. ŞTİ Korunuyor
B160 MOBİLSMS HABERLEŞME BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ SAN. VE TİC.LTD. ŞTİ. Korunuyor
B161 ÜNİVERSAL BİLİŞİM VE HABERLEŞME HİZ. A.Ş. Kullanılıyor
B162 VOİCE TELEKOMÜNİKASYON HİZMETLERİ AŞ Kullanılıyor
B163 İrka Bilişim Hizmetleri Ltd. Şti. Korunuyor
B164 ONLİNE TELEKOM TELEKOMÜNİKASYON HİZMETLERİ TİC. LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B165 ORB TELEKOMÜNİKASYON BİLİŞİM VE DANIŞMANLIK LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B166 Cengiz Bilgi Teknolojileri San. ve Tic. Ltd. Şti. Kullanılıyor
B167 ECATEL TELEKOMÜNİKASYON VE BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ SAN. TİC. LTD. Korunuyor
B168 Gedpay Telekomünikasyon AŞ Korunuyor
B169 T FON TELEKOMÜNİKASYON HİZMETLERİ TİC.LTD.ŞTİ. Kullanılıyor
B170 VİP HABERLEŞME TEKNOLOJİLERİ SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B171 TEKNOKLAS İLETİŞİM TELEKOMÜNİKASYON SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B173 Pluss Telekom İletişim Tic. Ltd. Şti Kullanılıyor
B174 Artıada İletişim Telekomünikasyon Hizmetleri Tic. Ltd. Şti. Kullanılıyor
B175 VERA TELEKOMÜNİKASYON BİLİŞİM SİSTEMLERİ SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B176 Netsa Yazılım Ltd. Şti. Kullanılıyor
B177 AYYILDIZ GSM HABERLEŞME VE BİLGİ TEKNOLOJİ HİZ.TİC.LTD.ŞTİ. Kullanılıyor
B178 Asiasel Telekom ve Sanal Mobil Telefon İlet. Hiz. Tic. Ltd. Şti.” Kullanılıyor
B181 GPN Bilişim Telekomünikasyon Tic. Ve Paz. Ltd. Şti. Korunuyor
B182 TTM İLETİŞİM HİZMETLERİ AŞ Kullanılıyor
B183 TB Haberleşme Tic. Ltd. Şti. Kullanılıyor
B184 KÜRECELL İLETİŞİM TİC. LTD. ŞTİ. Korunuyor
B185 INFOBIP TELEKOMÜNİKASYON HİZMETLERİ TİC. LTD. ŞTİ. Korunuyor
B186 EMARKA İLETİŞİM VE BİLGİ TEKNOLOJİLERİ LTD. ŞTİ Kullanılıyor
B187 SİNERJİ TELEKOMÜNİKASYON AŞ Kullanılıyor
B188 ATLAS ON-LİNE İLETİŞİM SİS. TİC. A.Ş. Kullanılıyor
B189 DT İLETİŞİM HİZMETLERİ A.Ş. Kullanılıyor
B190 TOPLU SMS ZAMANI BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ TİC. LTD. ŞTİ. Korunuyor
B191 ELEKTROHAT BİLGİ TEKNOLOJİLERİ VE HİZMETLERİ SAN. TİC. LTD. ŞTİ. Korunuyor
B192 EKONOMİK TELEKOMÜNİKASYON AŞ Korunuyor
B193 AA BEDAVA.NET TELEKOM İNTERNET BİLİŞİM HİZ. SAN. TİC .LTD. ŞTİ. Korunuyor
B194 SÜSLÜNET BİLGİ TEKNOLOJİLERİ VE HİZ. SAN. TİC. LTD. ŞTİ. Korunuyor
B195 AKDAĞ İLETİŞİM HİZMETLERİ VE TİCARET LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B196 MORNET TELEKOMÜNİKASYON HİZMETLERİ VE BİLGİ TEKNOLOJİLERİ SAN. Kullanılıyor
B197 Kobi Telekomünikasyon Ltd. Şti Korunuyor
B198 SKYNET İLETİŞİM HİZMETLERİ A.Ş. Korunuyor
B199 EBR İletişim Bilişim Sistemleri San. ve Tic. Ltd. Şti. Korunuyor
B200 Bilimcell İletişim Hizmetleri Ltd. Şti. Kullanılıyor
B201 Himnet İletişim Hizmetleri Ltd. Şti. Kullanılıyor
B202 Ramtek Telekomünikasyon Hizmetleri San. ve Tic. Ltd. Şti. Korunuyor
B203 EMN TELEKOMÜNİKASYON HİZMETLERİ SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B204 CLX NETWORKS AB TELEKOMÜNİKASYON HİZMETLERİ LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B205 MAYATEK İLETİŞİM TEKNOLOJİLERİ VE YAZILIM LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B206 LONGSON İLETİŞİM AŞ Korunuyor
B207 Ozy Telekomünikasyon Ve İnternet Hizmetleri İthalat Ve İhracat San. Ve Tic. Ltd. Korunuyor
B208 Apekskom Telekom Hiz. Tic. Ve Paz. Ltd. Şti. Korunuyor
B209 EGETEK BİLİŞİM İLETİŞİM TEKNOLOJİ HİZMETLERİ İÇ VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ Korunuyor
B210 DOĞA TELEKOMÜNİKASYON YAZILIM BİLGİSAYAR BİLİŞİM SİSTEMLERİ Kullanılıyor
B211 Ayyıldız Sanal Mobil Uydu Haberleşme ve Tel. Hiz. Ltd. Şti. Kullanılıyor
B212 NETKUR BİLGİ TEKNOLOJİLERİ İLETİŞİM YAZILIM SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. Korunuyor
B213 DİVAN TELEKOMÜNİKASYON İLETİŞİM SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. Korunuyor
B214 ASYA SMS TELEK.BİLİŞİM SİS.SAN.VE TİC.LTD.ŞTİ Kullanılıyor
B215 MARADİT İLETİŞİM AŞ Kullanılıyor
B216 NETCONNECT TELEKOMÜNİKASYON HİZMETLERİ LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B217 Sazak GSM Haberleşme Tek. San. Tic. Ltd. Şti Kullanılıyor
B218 Acartek Telekomünikasyon ve Bilişim Teknolojileri Tic. Ltd. Şti. Korunuyor
B219 TÜRKHOST İNTERNET BİLİŞİM HİZ. SAN. VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B220 Uğuz Bilişim Teknoloji Hizm. İletişim Dan. Yazılım Bilg. Ve Tic. Ltd. Şti. Korunuyor
B221 Vitalnet İnternet ve İletişim Hiz. San. Tic. Ltd. Şti. Korunuyor
B222 Bosnet Bilişim Hizmetleri AŞ Kullanılıyor
B223 ESER TELEKOMÜNİKASYON SAN. VE TİC. A.Ş. Kullanılıyor
B224 Mobil Servisleri ve çözümleri Ltd. Şti Kullanılıyor
B225 ULAK İLETİŞİM HİZMETLERİ LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B226 FLYNET Telekomünikasyon Haberleşme Tic. Ltd. Şti. Kullanılıyor
B227 DT Telekomünikasyon Ürünleri Ticaret AŞ Korunuyor
B228 E TELEKOM İLETİŞİM HİZ. LTD. ŞTİ Kullanılıyor
B229 Bulutfon Telekomünikasyon San. ve Tic. AŞ Kullanılıyor
B230 Mobiljet Telekomünikasyon Ltd. Şti. Korunuyor
B231 Pasifik Telekom İletişim San. Tic. Ltd. Şti. Kullanılıyor
B232 Global Teknoloji Telekomünikasyon Hizmetleri ve Tic. Ltd. Şti. Korunuyor
B233 Alosms Telekomünikasyon Hizmetleri Ltd. Şti. Korunuyor
B234 İsobil Bilgisayar ve İnternet Hiz. Tic. Ltd. Şti. Kullanılıyor
B235 SipAsist Telekom ve İletişim Hizmetleri Ltd. Şti. Korunuyor
B236 Modexi Veri Hizmetleri Ltd. Şti Kullanılıyor
B237 İznet Telekomünikasyon Bilişim Hizm. San. ve Tic. Ltd. Şti. Korunuyor
B238 İn-no Mobil Bilişim Teknolojileri Tic. San.Ltd.Şti Kullanılıyor
B239 JOYNET TELEKOM İNTERNET BİLİŞİM HİZM. SAN. TİC. LTD. ŞTİ. Korunuyor
B240 Enkatel İletişim ve Yazılım Hizm. San. ve Tic. Ltd. Şti. Korunuyor
B241 Voxbone Telekomünikasyon ve İletişim Tic. Ltd. Şti. Kullanılıyor
B242 Yeni Evrensel Telefon İletişim ve Telekomünikasyon Hizm. İmalat San. ve Tic. Ltd. Korunuyor
B243 Organik Haberleşme Teknolojileri Bilişim San. ve Tic. Ltd. Şti. Kullanılıyor
B244 Foniva Telekomünikasyon Hizmetleri AŞ Kullanılıyor
B245 Sesnet İletişim Telekom Tic. Ltd. Şti Kullanılıyor
B246 Sezgin Telekomünikasyon ve İletişim Hizm. Ltd. Şti. Korunuyor
B247 MCM Bilgi İşlem ve Telekomünikasyon San. Ltd. Şti. Korunuyor
B248 Goonet Telekomünikasyon Hiz. AŞ Korunuyor
B249 İde Tel Telekomünikasyon Hizmetleri Tic.Ltd.Şti. Korunuyor
B250 Ayaz Gsm Haberleşme ve İletişim Hizm. Tic. Ltd. Şti. Kullanılıyor
B251 Şahin Haberleşme ve İletişim Hizm. Tic. Ltd. Şti. Kullanılıyor
B253 ESC Haberleşme Sanayi Tic. Ltd. Şti. Korunuyor
B254 Mesaj Merkezi Telekomünikasyon Ltd. Şti. Kullanılıyor
B255 Zeos Telekom San. ve Tic. Ltd. Şti. Kullanılıyor
B256 ATVSMS Haberleşme Bilişim Teknolojileri San. ve Tic. Ltd. Şti. Korunuyor
B257 AA Telekomünikasyon Bilişim Teknoloji Sistemleri Ltd. Şti. Korunuyor
B258 Marka SMS Haberleşme Bilişim Teknolojileri San. Ve Tic. Ltd. Şti. Kullanılıyor
B259 Küresel Beta Teknoloji Telekomünikasyon San. Tic. Ltd. Şti. Kullanılıyor
B260 Sigma Telekom ve Haberleşme Tic. Ltd. Şti. Kullanılıyor
B261 İncomel İletişim ve Bilgi Teknolojileri Ltd. Şti. Korunuyor
B262 Roni Telekomünikasyon ve İletişim Hizmetleri Ltd. Şti. Kullanılıyor
B263 Ayaz Telekomünikasyon ve İletişim Hizm. Ltd. Şti. Korunuyor
B264 Polar BT GSM İletişim Teknolojileri Ltd. Şti. Korunuyor
B265 AYHAN ÇUBUK BİLGİ TEKNOLOJİLERİ REKLAM İLETİŞİM TAAHHÜT SAN. VE Kullanılıyor
B266 Yu Alo Telekomünikasyon Hiz. Ve Tic. AŞ Korunuyor
B267 Teknoban Telekomünikasyon Teknolojileri AŞ Korunuyor
B268 Perkon İletişim Hizmetleri ve Bilgi Teknolojileri Ltd. Şti. Korunuyor
B269 Ekspress Çözüm Danışmanlık ve İlet. Çöz. Dış Tic. San. Tic. Ltd. Şti. Korunuyor
B270 Asistan Telekom Ltd. Şti. Kullanılıyor
B271 Telsad Telekom Hiz. ve Tic. Ltd. Şti. Korunuyor
B272 Can Bilgi Teknolojileri ve Telekomünikasyon Ltd. Şti. Kullanılıyor
B273 Evyapan Bilgi Teknolojileri Tic. Ltd. Şti. Kullanılıyor
B274 Anlayan Telekomünikasyon Hizmetleri Ltd. Şti. Korunuyor
B275 11866 Yirmidört Saat Açık İletişim Tic. Ltd. Şti. Kullanılıyor
B276 Mobicall Telekomünikasyon Hizmetleri AŞ Kullanılıyor
B277 Sanal Santral Telekomünikasyon Tic. AŞ Kullanılıyor
B278 Teknopromer Bilişim Teknolojileri San. ve Tic. Ltd. Şti. Korunuyor
B279 Bee Telekomünikasyon Haberleşme ve İnternet Hizm. AŞ Kullanılıyor
B280 Mobil Smart Uydu Sistemleri Tic. Ltd. Şti. Korunuyor
B281 Ayt İletişim Pazarlama Ltd. Şti. Kullanılıyor
B282 TEKNOMOBİL Uydu Haberleşme A.Ş. Kullanılıyor
B283 Şenen Bilişim Teknoloji Haberleşme Hiz. Top. Tic. Ltd. Şti. Korunuyor
B284 ENS TELEKOMÜNİKASYON HİZ. TİC. LTD. ŞTİ. Korunuyor
B285 EASY WORLD CALL TELEKOMÜNİKASYON LTD ŞTİ Kullanılıyor
B286 DoğruSMS Haberleşme Bil. Tek. San. Tic. Ltd.Şti. Kullanılıyor
B287 Alocell Telekomünikasyon AŞ Kullanılıyor
B288 Avek Telekom İnternet İlet. Bilişim Hizm. San ve Tic Ltd Şti Korunuyor
B289 Oz Mobil Telekomünikasyon Ltd. Şti. Kullanılıyor
B290 Cosmoscell Bilişim ve Telekomünikasyon Tic. Ltd. Şti. Kullanılıyor
B291 Boston Bilgi Bilişim ve İletişim Teknolojileri AŞ Korunuyor
B292 CLI Router Haberlşeme Hiz. San. ve Tic Ltd. Şti. Korunuyor
B293 Dicle Mesaj Haberleşme Bilişim Teknolojileri San. Ve Tic. AŞ Kullanılıyor
B294 HIZNET Telekomünikasyon İlet. Hiz. San. ve Tic. Ltd. Şti. Korunuyor
B295 Dsms İletişim Ticaret Ltd. Şti. Korunuyor
B296 Palmyra İletişim Hizmetleri AŞ Korunuyor
B297 Irmak Telekomünikasyon Bilişim Teknolojileri San. ve Tic. Ltd. Şti. Kullanılıyor
B298 Aksa Ses Hizmetleri Teknolojileri San. Ve Tic. Ltd. Şti. Kullanılıyor
B299 Voippa İletişim Hizm. Tic. ve San. Ltd. Şti. Korunuyor
B300 Türklan Telekom Bilişim ve İnternet Hiz. Tic. Ltd. Şti. Kullanılıyor
B301 EPS Telekomünikasyon İletişim Aracılık San. ve Tic. Ltd. Şti. Korunuyor
B302 Efecell Bilişim ve Telekomünikasyon San. ve Tic. Ltd. Şti. Kullanılıyor
B303 vega Telekomünikasyon Tic. Ltd. Şti. Korunuyor
B304 Mobilm Telekomünikasyon Hizm. ve Dış Tic. Ltd. Şti. Kullanılıyor
B305 Sarıböğürtlen Telekomünikasyon AŞ Korunuyor
B306 Doruk Haberleşme ve Telekomünikasyon İletişim Hi. Ltd. Şti. Korunuyor
B307 Kırmızı Kare İletişim Tic. Ltd. Şti. Kullanılıyor
B308 Toplucell Haberleşme Telekomünikasyon San. ve Tic. Ltd. Şti. Korunuyor
B309 ERCCELL Telekomünikasyon İletişim Hizm. San. ve Tic. Ltd. Şti. Korunuyor
B310 TURKFON İletişim Hizmetleri Telekomünikasyon İnternet Ltd Şti Kullanılıyor
B311 ZETA Telekomünikasyon AŞ Kullanılıyor
B312 ABÇ İletişim Hiz San ve Tic Ltd Şti Kullanılıyor
B313 Akıllı Telekomünikasyon Bilgi Sistemleri Tic.Ltd. Şti Korunuyor
B314 Adnet İnternet ve İletişim Hiz. Tic. Ltd. Şti. Kullanılıyor
B315 Gold Telekomünikasyon İletişim San. ve Tic. Ltd. Şti. Kullanılıyor
B316 Birikim Bilişim Teknolojileri San. ve Tic. Ltd. Şti. Korunuyor
B317 Telcoroute Telekomünikasyon Bilgi ve İletişim Hiz. San. ve Tic. Ltd. Şti. Kullanılıyor
B318 Peri Telekomünikasyon Tic. Ltd. Şti. Korunuyor
B319 HRC İletişim Hizm. Telekomünikasyon İç ve Dış Tic. Ltd. Şti. Kullanılıyor
B320 Gusto SMS Haberleşme ve Telekomünikasyon İletişim Hizm Ltd. Şti. Korunuyor
B321 Esa SMS Haberleşme Bilişim Tek. San. ve Tic. Ltd. Şti. Korunuyor
B322 Unit İletişim Tic. Ltd. Şti. Korunuyor
B323 Mobilgil İletişim Ltd. Şti. Kullanılıyor
B324 TEBİCOM Telekomünikasyon AŞ Korunuyor
B325 ALC MOBİLE İLETİŞİM HİZMETLERİ LTD ŞTİ Kullanılıyor
B326 E NET Dış Ticaret ve İletişim Hiz. Ltd Şti Kullanılıyor
B327 Point Telekom AŞ Kullanılıyor
B328 Libertel AŞ Kullanılıyor
B329 Ay-Telko Telekomünikasyon İletişim Hizmetleri Tic. Ltd. Şti. Korunuyor
B330 Vuxplus Veri Hizmetleri Ltd. Şti. Korunuyor
B331 Corvass Telekom Tic. AŞ Kullanılıyor
B332 Vitamin Mobil Medya İletişim Hizm. Tic. Ltd. Şti. Korunuyor
B333 Yenivizyon Telekom İletişim Hizmetleri Tic. Ltd. Şti. Korunuyor
B334 Adatanet Telekomünikasyon Bilgisayar San. Tic. Ltd. Şti. Korunuyor
B335 21. Yüzyıl Telekomünikasyon Tic. A.Ş Korunuyor
B336 AFM BİLİŞİM Ltd. Şti. Korunuyor
B337 Mobilkent İletişim Hizmetleri San. Tic. Ltd Şti Kullanılıyor
B338 Cazipsms Haberleşme ve İletişim Teknoloji Ltd. Şti. Korunuyor
B339 DNZ İletişim ve Haberleşme San. Tic.Ltd.Şti Korunuyor
B340 GLOBAL HABERLEŞME AŞ Kullanılıyor
B341 IBTC Telekomünikasyon San. Tic Ltd. Şti Korunuyor
B342 Telekomat Haberleşme ve İletişim Hiz. Tic. Ltd. Şti. Korunuyor
B343 Ozy Telekomünikasyon Ve İnternet Hizmetleri İthalat Ve İhracat San. Ve Tic. Ltd. Korunuyor
B344 KOMTRAST TELEKOM İNTERNET BİLİŞİM VE İLETİŞİM TİC AŞ Kullanılıyor
B345 MTCTR Memorex Telekomünikasyon Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi Kullanılıyor
B346 Target Telekomünikasyon San. ve Tic. Ltd. Şti. Kullanılıyor
B347 POLİFON TELEKOMÜNİKASYON TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ Kullanılıyor
B348 Extranet İletişim Hizmetleri AŞ Kullanılıyor
B349 Türksat Uydu Haberleşme Kablo TV ve İşletme A.Ş Kullanılıyor
B350 LABİRENT BİLİŞİM TELEKOMÜNİKASYON SİSTEMLERİ TİC. LTD. ŞTİ Kullanılıyor
B351 Sonet İnternet Erişim Hiz. San. Tic LTD ŞTİ Kullanılıyor
B352 TELCO DİGİTAL TELEKOMÜNİKASYON HİZMETLERİ Ltd. Şti Kullanılıyor
B353 Dinamik Telekomünikasyon Bilişim Sistemleri San. ve Tic. Ltd. Şti Kullanılıyor
B354 Bir Telekomünikasyon Hizmetleri Tic. Ltd Şti Kullanılıyor
B356 Uslucan Telekom Haberleşme ve İletişim AŞ Kullanılıyor
B357 216 Bilişim ve Teknoloji Hizmetleri Telekomünikasyon Paz. Dağ. San. Tic. Ltd. Şti Kullanılıyor
B358 Telnet Telekom Hizmetleri AŞ Kullanılıyor
B359 Güç Telekom Medya ve İletişim Tic. AŞ Kullanılıyor
B360 Medium Telekomünikasyon Hiz. Tic. Ltd. Şti. Kullanılıyor
B361 PELICELL TELEKOMÜNİKASYON AŞ Kullanılıyor
B362 Did Telekomünikasyon AŞ Kullanılıyor
B363 Bringo Telekomünikasyon AŞ Kullanılıyor
B364 Nida Telekomünikasyon Hizm. A.Ş Kullanılıyor
B365 BAŞAKCELL TELEKOM VE İLETİŞİM HİZ. AŞ Kullanılıyor
B366 NETSES TELEKOM HİZMETLERİ A.Ş. Kullanılıyor
B367 MADALYON TELEKOMÜNİKASYON SAN. TİC. LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B368 VİRATEL TELEKOMÜNİKASYON VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ Kullanılıyor
B369 SESNET İLET. HİZM. VE BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. Kullanılıyor
B370 NUR KARMED SMS HABERLEŞME VE İLETİŞİM TELEKOMÜNİKASYON TİC. Kullanılıyor
B446 mas gsm Kullanılıyor
B447 Possedion Telekomünikasyon AŞ Kullanılıyor
B448 Trabzonspor Telekomünikasyon Dan. ve Ser. Hiz. Tic. AŞ Kullanılıyor

Smslerde çıkan B001 kodu nedir?
Smslerde çıkan B002 kodu nedir?
Smslerde çıkan B003 kodu nedir?
Smslerde çıkan B004 kodu nedir?
Smslerde çıkan B005 kodu nedir?
Smslerde çıkan B006 kodu nedir?
Smslerde çıkan B007 kodu nedir?
Smslerde çıkan B008 kodu nedir?
Smslerde çıkan B009 kodu nedir?
Smslerde çıkan B010 kodu nedir?
Smslerde çıkan B011 kodu nedir?
Smslerde çıkan B012 kodu nedir?
Smslerde çıkan B013 kodu nedir?
Smslerde çıkan B014 kodu nedir?
Smslerde çıkan B015 kodu nedir?
Smslerde çıkan B016 kodu nedir?
Smslerde çıkan B017 kodu nedir?
Smslerde çıkan B018 kodu nedir?
Smslerde çıkan B019 kodu nedir?
Smslerde çıkan B020 kodu nedir?
Smslerde çıkan B021 kodu nedir?
Smslerde çıkan B022 kodu nedir?
Smslerde çıkan B023 kodu nedir?
Smslerde çıkan B024 kodu nedir?
Smslerde çıkan B025 kodu nedir?
Smslerde çıkan B026 kodu nedir?
Smslerde çıkan B027 kodu nedir?
Smslerde çıkan B028 kodu nedir?
Smslerde çıkan B029 kodu nedir?
Smslerde çıkan B030 kodu nedir?
Smslerde çıkan B031 kodu nedir?
Smslerde çıkan B032 kodu nedir?
Smslerde çıkan B033 kodu nedir?
Smslerde çıkan B034 kodu nedir?
Smslerde çıkan B035 kodu nedir?
Smslerde çıkan B036 kodu nedir?
Smslerde çıkan B037 kodu nedir?
Smslerde çıkan B038 kodu nedir?
Smslerde çıkan B039 kodu nedir?
Smslerde çıkan B040 kodu nedir?
Smslerde çıkan B041 kodu nedir?
Smslerde çıkan B042 kodu nedir?
Smslerde çıkan B043 kodu nedir?
Smslerde çıkan B044 kodu nedir?
Smslerde çıkan B045 kodu nedir?
Smslerde çıkan B046 kodu nedir?
Smslerde çıkan B047 kodu nedir?
Smslerde çıkan B048 kodu nedir?
Smslerde çıkan B049 kodu nedir?
Smslerde çıkan B050 kodu nedir?
Smslerde çıkan B051 kodu nedir?
Smslerde çıkan B052 kodu nedir?
Smslerde çıkan B053 kodu nedir?
Smslerde çıkan B054 kodu nedir?
Smslerde çıkan B055 kodu nedir?
Smslerde çıkan B056 kodu nedir?
Smslerde çıkan B057 kodu nedir?
Smslerde çıkan B058 kodu nedir?
Smslerde çıkan B059 kodu nedir?
Smslerde çıkan B060 kodu nedir?
Smslerde çıkan B061 kodu nedir?
Smslerde çıkan B062 kodu nedir?
Smslerde çıkan B063 kodu nedir?
Smslerde çıkan B064 kodu nedir?
Smslerde çıkan B065 kodu nedir?
Smslerde çıkan B066 kodu nedir?
Smslerde çıkan B067 kodu nedir?
Smslerde çıkan B068 kodu nedir?
Smslerde çıkan B069 kodu nedir?
Smslerde çıkan B070 kodu nedir?
Smslerde çıkan B071 kodu nedir?
Smslerde çıkan B072 kodu nedir?
Smslerde çıkan B073 kodu nedir?
Smslerde çıkan B074 kodu nedir?
Smslerde çıkan B075 kodu nedir?
Smslerde çıkan B076 kodu nedir?
Smslerde çıkan B077 kodu nedir?
Smslerde çıkan B078 kodu nedir?
Smslerde çıkan B079 kodu nedir?
Smslerde çıkan B080 kodu nedir?
Smslerde çıkan B081 kodu nedir?
Smslerde çıkan B082 kodu nedir?
Smslerde çıkan B083 kodu nedir?
Smslerde çıkan B084 kodu nedir?
Smslerde çıkan B085 kodu nedir?
Smslerde çıkan B086 kodu nedir?
Smslerde çıkan B087 kodu nedir?
Smslerde çıkan B088 kodu nedir?
Smslerde çıkan B089 kodu nedir?
Smslerde çıkan B090 kodu nedir?
Smslerde çıkan B091 kodu nedir?
Smslerde çıkan B092 kodu nedir?
Smslerde çıkan B093 kodu nedir?
Smslerde çıkan B094 kodu nedir?
Smslerde çıkan B095 kodu nedir?
Smslerde çıkan B096 kodu nedir?
Smslerde çıkan B097 kodu nedir?
Smslerde çıkan B098 kodu nedir?
Smslerde çıkan B099 kodu nedir?
Smslerde çıkan B100 kodu nedir?
Smslerde çıkan B101 kodu nedir?
Smslerde çıkan B102 kodu nedir?
Smslerde çıkan B103 kodu nedir?
Smslerde çıkan B104 kodu nedir?
Smslerde çıkan B105 kodu nedir?
Smslerde çıkan B106 kodu nedir?
Smslerde çıkan B107 kodu nedir?
Smslerde çıkan B108 kodu nedir?
Smslerde çıkan B109 kodu nedir?
Smslerde çıkan B110 kodu nedir?
Smslerde çıkan B111 kodu nedir?
Smslerde çıkan B112 kodu nedir?
Smslerde çıkan B113 kodu nedir?
Smslerde çıkan B114 kodu nedir?
Smslerde çıkan B115 kodu nedir?
Smslerde çıkan B116 kodu nedir?
Smslerde çıkan B117 kodu nedir?
Smslerde çıkan B118 kodu nedir?
Smslerde çıkan B119 kodu nedir?
Smslerde çıkan B120 kodu nedir?
Smslerde çıkan B121 kodu nedir?
Smslerde çıkan B122 kodu nedir?
Smslerde çıkan B123 kodu nedir?
Smslerde çıkan B124 kodu nedir?
Smslerde çıkan B125 kodu nedir?
Smslerde çıkan B126 kodu nedir?
Smslerde çıkan B127 kodu nedir?
Smslerde çıkan B128 kodu nedir?
Smslerde çıkan B129 kodu nedir?
Smslerde çıkan B130 kodu nedir?
Smslerde çıkan B131 kodu nedir?
Smslerde çıkan B132 kodu nedir?
Smslerde çıkan B133 kodu nedir?
Smslerde çıkan B134 kodu nedir?
Smslerde çıkan B135 kodu nedir?
Smslerde çıkan B136 kodu nedir?
Smslerde çıkan B137 kodu nedir?
Smslerde çıkan B138 kodu nedir?
Smslerde çıkan B139 kodu nedir?
Smslerde çıkan B140 kodu nedir?
Smslerde çıkan B141 kodu nedir?
Smslerde çıkan B142 kodu nedir?
Smslerde çıkan B143 kodu nedir?
Smslerde çıkan B144 kodu nedir?
Smslerde çıkan B145 kodu nedir?
Smslerde çıkan B146 kodu nedir?
Smslerde çıkan B147 kodu nedir?
Smslerde çıkan B148 kodu nedir?
Smslerde çıkan B149 kodu nedir?
Smslerde çıkan B150 kodu nedir?
Smslerde çıkan B151 kodu nedir?
Smslerde çıkan B152 kodu nedir?
Smslerde çıkan B153 kodu nedir?
Smslerde çıkan B154 kodu nedir?
Smslerde çıkan B155 kodu nedir?
Smslerde çıkan B156 kodu nedir?
Smslerde çıkan B157 kodu nedir?
Smslerde çıkan B158 kodu nedir?
Smslerde çıkan B159 kodu nedir?
Smslerde çıkan B160 kodu nedir?
Smslerde çıkan B161 kodu nedir?
Smslerde çıkan B162 kodu nedir?
Smslerde çıkan B163 kodu nedir?
Smslerde çıkan B164 kodu nedir?
Smslerde çıkan B165 kodu nedir?
Smslerde çıkan B166 kodu nedir?
Smslerde çıkan B167 kodu nedir?
Smslerde çıkan B168 kodu nedir?
Smslerde çıkan B169 kodu nedir?
Smslerde çıkan B170 kodu nedir?
Smslerde çıkan B171 kodu nedir?
Smslerde çıkan B172 kodu nedir?
Smslerde çıkan B173 kodu nedir?
Smslerde çıkan B174 kodu nedir?
Smslerde çıkan B175 kodu nedir?
Smslerde çıkan B176 kodu nedir?
Smslerde çıkan B177 kodu nedir?
Smslerde çıkan B178 kodu nedir?
Smslerde çıkan B179 kodu nedir?
Smslerde çıkan B180 kodu nedir?
Smslerde çıkan B181 kodu nedir?
Smslerde çıkan B182 kodu nedir?
Smslerde çıkan B183 kodu nedir?
Smslerde çıkan B184 kodu nedir?
Smslerde çıkan B185 kodu nedir?
Smslerde çıkan B186 kodu nedir?
Smslerde çıkan B187 kodu nedir?
Smslerde çıkan B188 kodu nedir?
Smslerde çıkan B189 kodu nedir?
Smslerde çıkan B190 kodu nedir?
Smslerde çıkan B191 kodu nedir?
Smslerde çıkan B192 kodu nedir?
Smslerde çıkan B193 kodu nedir?
Smslerde çıkan B194 kodu nedir?
Smslerde çıkan B195 kodu nedir?
Smslerde çıkan B196 kodu nedir?
Smslerde çıkan B197 kodu nedir?
Smslerde çıkan B198 kodu nedir?
Smslerde çıkan B199 kodu nedir?
Smslerde çıkan B200 kodu nedir?
Smslerde çıkan B201 kodu nedir?
Smslerde çıkan B202 kodu nedir?
Smslerde çıkan B203 kodu nedir?
Smslerde çıkan B204 kodu nedir?
Smslerde çıkan B205 kodu nedir?
Smslerde çıkan B206 kodu nedir?
Smslerde çıkan B207 kodu nedir?
Smslerde çıkan B208 kodu nedir?
Smslerde çıkan B209 kodu nedir?
Smslerde çıkan B210 kodu nedir?
Smslerde çıkan B211 kodu nedir?
Smslerde çıkan B212 kodu nedir?
Smslerde çıkan B213 kodu nedir?
Smslerde çıkan B214 kodu nedir?
Smslerde çıkan B215 kodu nedir?
Smslerde çıkan B216 kodu nedir?
Smslerde çıkan B217 kodu nedir?
Smslerde çıkan B218 kodu nedir?
Smslerde çıkan B219 kodu nedir?
Smslerde çıkan B220 kodu nedir?
Smslerde çıkan B221 kodu nedir?
Smslerde çıkan B222 kodu nedir?
Smslerde çıkan B223 kodu nedir?
Smslerde çıkan B224 kodu nedir?
Smslerde çıkan B225 kodu nedir?
Smslerde çıkan B226 kodu nedir?
Smslerde çıkan B227 kodu nedir?
Smslerde çıkan B228 kodu nedir?
Smslerde çıkan B229 kodu nedir?
Smslerde çıkan B230 kodu nedir?
Smslerde çıkan B231 kodu nedir?
Smslerde çıkan B232 kodu nedir?
Smslerde çıkan B233 kodu nedir?
Smslerde çıkan B234 kodu nedir?
Smslerde çıkan B235 kodu nedir?
Smslerde çıkan B236 kodu nedir?
Smslerde çıkan B237 kodu nedir?
Smslerde çıkan B238 kodu nedir?
Smslerde çıkan B239 kodu nedir?
Smslerde çıkan B240 kodu nedir?
Smslerde çıkan B241 kodu nedir?
Smslerde çıkan B242 kodu nedir?
Smslerde çıkan B243 kodu nedir?
Smslerde çıkan B244 kodu nedir?
Smslerde çıkan B245 kodu nedir?
Smslerde çıkan B246 kodu nedir?
Smslerde çıkan B247 kodu nedir?
Smslerde çıkan B248 kodu nedir?
Smslerde çıkan B249 kodu nedir?
Smslerde çıkan B250 kodu nedir?
Smslerde çıkan B251 kodu nedir?
Smslerde çıkan B252 kodu nedir?
Smslerde çıkan B253 kodu nedir?
Smslerde çıkan B254 kodu nedir?
Smslerde çıkan B255 kodu nedir?
Smslerde çıkan B256 kodu nedir?
Smslerde çıkan B257 kodu nedir?
Smslerde çıkan B258 kodu nedir?
Smslerde çıkan B259 kodu nedir?
Smslerde çıkan B260 kodu nedir?
Smslerde çıkan B261 kodu nedir?
Smslerde çıkan B262 kodu nedir?
Smslerde çıkan B263 kodu nedir?
Smslerde çıkan B264 kodu nedir?
Smslerde çıkan B265 kodu nedir?
Smslerde çıkan B266 kodu nedir?
Smslerde çıkan B267 kodu nedir?
Smslerde çıkan B268 kodu nedir?
Smslerde çıkan B269 kodu nedir?
Smslerde çıkan B270 kodu nedir?
Smslerde çıkan B271 kodu nedir?
Smslerde çıkan B272 kodu nedir?
Smslerde çıkan B273 kodu nedir?
Smslerde çıkan B274 kodu nedir?
Smslerde çıkan B275 kodu nedir?
Smslerde çıkan B276 kodu nedir?
Smslerde çıkan B277 kodu nedir?
Smslerde çıkan B278 kodu nedir?
Smslerde çıkan B279 kodu nedir?
Smslerde çıkan B280 kodu nedir?
Smslerde çıkan B281 kodu nedir?
Smslerde çıkan B282 kodu nedir?
Smslerde çıkan B283 kodu nedir?
Smslerde çıkan B284 kodu nedir?
Smslerde çıkan B285 kodu nedir?
Smslerde çıkan B286 kodu nedir?
Smslerde çıkan B287 kodu nedir?
Smslerde çıkan B288 kodu nedir?
Smslerde çıkan B289 kodu nedir?
Smslerde çıkan B290 kodu nedir?
Smslerde çıkan B291 kodu nedir?
Smslerde çıkan B292 kodu nedir?
Smslerde çıkan B293 kodu nedir?
Smslerde çıkan B294 kodu nedir?
Smslerde çıkan B295 kodu nedir?
Smslerde çıkan B296 kodu nedir?
Smslerde çıkan B297 kodu nedir?
Smslerde çıkan B298 kodu nedir?
Smslerde çıkan B299 kodu nedir?
Smslerde çıkan B300 kodu nedir?
Smslerde çıkan B301 kodu nedir?
Smslerde çıkan B302 kodu nedir?
Smslerde çıkan B303 kodu nedir?
Smslerde çıkan B304 kodu nedir?
Smslerde çıkan B305 kodu nedir?
Smslerde çıkan B306 kodu nedir?
Smslerde çıkan B307 kodu nedir?
Smslerde çıkan B308 kodu nedir?
Smslerde çıkan B309 kodu nedir?
Smslerde çıkan B310 kodu nedir?
Smslerde çıkan B311 kodu nedir?
Smslerde çıkan B312 kodu nedir?
Smslerde çıkan B313 kodu nedir?
Smslerde çıkan B314 kodu nedir?
Smslerde çıkan B315 kodu nedir?
Smslerde çıkan B316 kodu nedir?
Smslerde çıkan B317 kodu nedir?
Smslerde çıkan B318 kodu nedir?
Smslerde çıkan B319 kodu nedir?
Smslerde çıkan B320 kodu nedir?
Smslerde çıkan B321 kodu nedir?
Smslerde çıkan B322 kodu nedir?
Smslerde çıkan B323 kodu nedir?
Smslerde çıkan B324 kodu nedir?
Smslerde çıkan B325 kodu nedir?
Smslerde çıkan B326 kodu nedir?
Smslerde çıkan B327 kodu nedir?
Smslerde çıkan B328 kodu nedir?
Smslerde çıkan B329 kodu nedir?
Smslerde çıkan B330 kodu nedir?
Smslerde çıkan B331 kodu nedir?
Smslerde çıkan B332 kodu nedir?
Smslerde çıkan B333 kodu nedir?
Smslerde çıkan B334 kodu nedir?
Smslerde çıkan B335 kodu nedir?
Smslerde çıkan B336 kodu nedir?
Smslerde çıkan B337 kodu nedir?
Smslerde çıkan B338 kodu nedir?
Smslerde çıkan B339 kodu nedir?
Smslerde çıkan B340 kodu nedir?
Smslerde çıkan B341 kodu nedir?
Smslerde çıkan B342 kodu nedir?
Smslerde çıkan B343 kodu nedir?
Smslerde çıkan B344 kodu nedir?
Smslerde çıkan B345 kodu nedir?
Smslerde çıkan B346 kodu nedir?
Smslerde çıkan B347 kodu nedir?
Smslerde çıkan B348 kodu nedir?
Smslerde çıkan B349 kodu nedir?
Smslerde çıkan B350 kodu nedir?
Smslerde çıkan B351 kodu nedir?
Smslerde çıkan B352 kodu nedir?
Smslerde çıkan B353 kodu nedir?
Smslerde çıkan B354 kodu nedir?
Smslerde çıkan B355 kodu nedir?
Smslerde çıkan B356 kodu nedir?
Smslerde çıkan B357 kodu nedir?
Smslerde çıkan B358 kodu nedir?
Smslerde çıkan B359 kodu nedir?
Smslerde çıkan B360 kodu nedir?
Smslerde çıkan B361 kodu nedir?
Smslerde çıkan B362 kodu nedir?
Smslerde çıkan B363 kodu nedir?
Smslerde çıkan B364 kodu nedir?
Smslerde çıkan B365 kodu nedir?
Smslerde çıkan B366 kodu nedir?
Smslerde çıkan B367 kodu nedir?
Smslerde çıkan B368 kodu nedir?
Smslerde çıkan B369 kodu nedir?
Smslerde çıkan B370 kodu nedir?

Derhal paylaşmayı bırakmanız gereken 3 içerik çeşidi

Dur! Sırf yapmak için yapma.

Bunu yapmak yerine içerik stratejini değiştir ve 200 yerine 2 bin kazan. İçerik pazarlamasına ve online işlere bakınca nelerin işe yaradığını bir müddet sonra görüyor insan.

Daha önemlisi ise neyin işe yaramadığını da görüyoruz.

Eğer paylaştığınız içerik bir süredir etkileşim almıyorsa ve durağanlık varsa aşağıda değineceğim 3 şeyden birini yapıyorsunuz demektir. Bu sebeple şu ezberlenmiş stratejilerden kurtarın kendinizi ve özgürlüğe kavuşun. Size aynı hataları yapmamanız konusunda yardımcı olacağını düşünüyorum.

Basit bir şekilde, oluşturmuş olduğunuz içeriğin tarzını değiştirerek şirketi ilerletebilirsiniz.

Genelleyici içerik

Girişimlerin en büyük hatalarından biri genelleyici, seri üretilmiş içerikler paylaşmasıdır. Bunu farklı formlarda görebiliyoruz. Pazarlamacıların çoğu yurtdışında üretilmiş ve kendi tüketicilerine hiçbir değer katmayan, alakasız içerikler vermektedir kitlesine.

Bazı örnekler:

  • İçerik pazarlaması nedir?
  • Nasıl kilo verilir? ( az ye çok egzersiz yap dışında hiçbir şey vermiyor)
  • Dünyayı gezmek için nelere sahip olmalısınız?

Bunun gibi onlarca örnek mevcut. Bunun gibi içerikler zaten binlerce kez yazılmıştır.

Diğer genelleyici içerik ise eskisini ısıtıp kitlenin önüne koyarak yapılandır. Eskisine bir şeyler ekleyip kitleden gelenlerle karıştırıp tekrar servis etmek kötü bir fikir. Size ve markanıza olan güven zedelenir.

Boşlukları doldurmak için üretilen içerik

Genelleyici içerikten daha kötü olan bir şey varsa o da boşlukları doldurmak için üretilen içeriktir.

Bunun yerine, ürettiğiniz her içeriğinin açık ve net bir amacı olmalıdır. Bir ürünün tanıtımı olabilir, tüketiciyi bir konuda bilgilendirici bir başlık veya bir konuda rehberlik eden bir içerik…

“Doldurulmuş” içeriğin editörün takviminde bile bir yeri yoktur. Eğer sadece boşlukları doldurmak için yazıp web sitenize koyuyorsanız, hemen durmalısınız. Her gün boşlukları doldurmak için üretilmiş içeriktense haftada bir paylaşım yapın ama düzgün paylaşım olsun.

Bir içerik üretmeden önce kendinize sormanız gereken sorular vardır:

  • Bu paylaşımdaki amacım nedir?
  • Kimin için yazıyorum?
  • Bundan ne fayda sağlayabilirim?
  • Hangi problemi çözebilirim?

Paylaşımınız bunlara cevap vermiyorsa paylaşılmaya değer değildir.

Çok kısa içerik
Kısa içerikleri paylaşmayın. Ana fikir ortaya çıksın.

Kısa içerikler çok özel kitle ve pazarlar için işe yarayabilir ama eğer bu yazıyı okuyanlardansınız siz onlardan sayılmazsınız ki ben bile değilim.

İnsanlar bir makale okumak için sizin içeriğinize tıkladığında ve karşılarında 300-500 kelimelik bir içerik görüyorlarsa kitlenizi kandırıyorsunuz demektir.

Kitleniz derine dalmak istiyor ve detayları öğrenmek istiyor.

Facebook pazarlaması ile ilgili bir makale yazdığımı düşünelim. “Reklamınız mavi ve kırmızı renkler içermelidir. Öğleden sonra paylaşın. Reklamınızda amaçladığınız şeyi paylaşın.”

Hepsi bu kadar.

Böyle bir içerik ile kitlemi yakalayabilir miyim? Kesinlikle hayır.

Kaliteli içerik için zaman harcamalısınız. Kitlenizin okuduğunda yeni bir şeyler öğrenmesi gerekir. Güven oluşturmalısınız.

Sonuç olarak;

Mükemmel bir içerik yaratmak çocuk oyuncağı değil. Kitlenizin neyi istediğini iyi bilmenizin yanında içerik çeşitlerini de bilmeniz gerekmektedir. Spesifik alanlarda derin bilgi gerektirir. Eşsiz ve anlamlı içerik olmalı. Saatlerce süren araştırmalar sonucu ortaya çıkmalıdır.

Bunlardan hiçbiri kolay değildir ama hepsi değerlidir.

 

Alıntı : Osman Arı

Google’ın iş mülakatlarında sorduğu ilginç sorular

Google, maaşı, prestijli ismi ve rahat çalışma ortamı ile iş başvuruları için ideal teknoloji şirketlerinin başında geliyor.

Jonathan Rosenberg ile Eric Schmidt’in birlikte yazdığı ve Google’ı anlattığı “Google Nasıl Çalışır?” kitabında bu ilgi konusunda merakları gidermek için iş mülakatlarında sorduğu sorulara da yer vermişler.

Kitaptaki anılardan biri Google’ın kurucularından Sergey Brin’in, kendisini işe alırken ona, “Bana bilmediğim, karmaşık bir şey öğretebilir misin?” diye sorduğunu belirten Rosenberg, Sergey Brin’e kar, maliyet ve gelir fonksiyonlarını kapsayan bir ekonomi yasasını anlattığını belirtiyor.

Sergey Brin’in sıkıldığını ve dikkatinin dağıldığını gören Rosenberg, başarısız olduğunu düşündüğünü belirtiyor ancak burada Sergey Brin’in ifade etmeye çalıştığı şeyin konuştuğun kişiye göre ilginç bir şeyler anlatılmasının gerekliliğini dile getiriyor. Rosenberg’in anlattıkları her ne kadar Brin’in bilmediği bir konu olsa da onun ilgisini çekmemiş, hatta ona sıkıcı gelmişti.

Rosenberg, daha sonra, eşiyle tanışmalarını da örnekler arasında kullanarak, kadınlara kur yapma teknikleri üzerine bildiklerini anlattığını belirtiyor. Verdiği örnekler ve konuyla Brin’in dikkatini çekmeyi başaran Rosenberg, kendini doğru ve etkin bir şekilde ifade etme yetisine, kişinin dikkatini çekecek konuyu seçme kabiliyetine sahip olduğu için işe alındığını yazmış.

Rosenberg’in anısı haricinde Google’ın, iş görüşmelerinde adaylara sorduğu sorular, ilginç olması ve merak uyandırması nedeniyle birçok mecrada paylaşılıyor. İşte Google’da işe veya staja girerken karşılaşabileceğiniz o sorulardan bazıları…

Bir otobüse kaç golf topu sığar?

otobus

 

“Veritabanı” kavramını 8 yaşındaki yeğeninize 3 cümlede nasıl anlatırsınız?

veritabanı

 

Bir ülkede aileler sadece erkek çocuk sahibi olmak istiyor. Kızları olursa çocuk yapmaya devam ediyorlar. Erkek olursa çocuk yapmayı bırakıyorlar. Ülkede erkeklerin kızlara oranı nedir?

kız-erkek

 

Eşit boyda 8 topunuz var ancak bir tanesi diğerlerinden daha ağır. Bir terazi ve 2 kez tartma hakkıyla ağır olanı nasıl bulursunuz?

top

 

Akreple yelkovan günde kaç kere üst üste gelir?

saat

 

Seattle’daki tüm camları temizlemek için kaç para istersin?

seattle

 

Apple’ın pazarlama stratejilerinden öğrenebileceğiniz 10 önemli nokta

Steve Jobs bir mühendis değildi ya da yüksek lisans derecesine sahip değildi. Onu popüler biri haline getiren ve Apple’ı birkaç defa ipten almasını sağlayan yeteneği tam bir pazarlama dahisi olmasından başka bir şey değildi. Elektronik ürünleri ve teknolojiyi harika bir hizmet aracı haline getiren ve Apple’ı kurduğu günden beri temel felsefeden ödün vermeden sürekli geliştirdiği pazarlama stratejisi bugün Apple’ı Apple yapan şey ve bu stratejiden çıkarılacak çok dersler var.

Dünyanın en değerli şirketi olan Apple’ın harika ürünler yaratmak dışında başarılı olduğu bir diğer alan ise harika pazarlama stratejileri geliştirmektir.

İşte Apple’ın Etkili 10 Pazarlama Stratejisi:

Basit düşünmek
Apple bu pazarlama prensibinin ilk farkına varan ve uzun zamandır başarıyla uygulamaya devam eden bir şirket. Çok büyük inovasyonların iPad, iPod ve iTunes gibi büyük etki yaratan markaların temelinde bu basit düşünme anlayışı var. Bu kampanya ve üretim şekli Apple için bir kimlik haline gelmiş durumda hatta Apple reklam kampanyalarında da bu anlayışı yıllardır başarıyla uyguluyor. Çok uzun, hareketli ve yüksek grafikli görseller yerine mesajın basit ve güçlü bir biçimde iletildiği markayı ve mesajı öne çıkaran kampanyalarla ilham veren başarılı işlere imza atıyorlar.

Ürün yerleştirmede ki başarı
Özellikle TV programları ve dizileri için önemli bütçeler ayıran Apple bu alanlarda kendi ürünlerinin gösterimini sağlayarak, ünlü isimlere özel üretim ürünleri gönderip görünürlüğü artırarak pazarlama gücüne önemli artılar sağlıyor. Ayrıca internet siteleri içinde ürün yerleştirmeyi çok iyi kullanan Apple etkili isimlerin kendi ürünlerini kullandığını göstererek güvenilirliğini de başarılı bir biçimde artırıyor.

Kullanıcı görüşlerini dikkate almak
Apple kullanıcıların tecrübelerine başarılı bir biçimde odaklanan ve bunları her aşamada dikkate alan bir şirket. Özellikle yeni bir ürün piyasaya süreceği veya test edeceği aşamalarda belli avantajlar, indirim kuponları karşılığında sosyal medya ve web sitesi aracılığıyla kullanıcı fikirlerini ölçüyorlar ayrıca bazı cihazların testleri için güvenilir mecralardan fikir alıyorlar. Bu yöntem Apple’a beklentileri karşılamak için oldukça değerli geri dönüşler ve avantajlar sağlıyor.

Ürünlerin fiyatı yerine değerine odaklanmak
Apple ürünlerini takip edenler de takdir edecektir ki Apple genellikle sabit fiyatlara sahip ürünler üreten bir şirket. Fiyatlarında çok büyük oynamalar yapıp rekabete dahil olmuyorlar. Onlar için ürünün fiyatından ziyade değeri önemi ve ürünün değerini öne çıkaracak kampanyalara odaklanıyorlar. Kendi ürünleri ve anlayışı için bir sınıf yaratmayı başaran ve ürünlerinin değerlerinin fiyatları karşıladığını düşünen firma bu özelliği sayesinde birçok alanda rekabeti diğerlerine bırakarak kendisini ayrı konumlamış durumda.

Güçlü değerlere dayanmak
Müşteriler için satın aldıkları ürünün bıraktığı iz, dayandığı değerler ve hissettirdikleri oldukça önemlidir. Tüm markaların hikayelerinde önemli her tutan bu etmenin marka hikayesinin önemli etki ettiği Apple için değeri daha büyük tüm ürün ve hizmetleriyle kompleks bir deneyim sunduğunu ve her alanda konforu, hizmet kalitesini öne çıkardığını öne süren Apple güçlü değerlere yaslanan pazarlama stratejilerinin başarısına en güzel örneklerden.

Sadece ürün değil aynı zamanda deneyim yaratmak
Herkes, her marka farklı ve iyi ürünler üretebilir ama müşteriler için güven veren, unutulmaz deneyimler üretmek çok özel bir etki ve Apple bu sayede ürettiği her ürün ve servisi heyecanla bekleyen müşterilere sahip. Aidiyet ve müşteri deneyimlerini ön planda tutmak, ürünü bir deneyimle beraber sunmak Apple’ın pazarlama başarısının en önemli sebeplerinden.

Kitleye onların diliyle hitap etmek
Müşteri profili ve alışkanlıkları hakkında detaylı bilgilere sahip olan ve bu bilgileri yeni deneyimler geliştirmek için başarılı bir şekilde kullanan Apple, müşterilerle onların dilinde konuşarak ve bağlılık kurarak kendi pazarlama biçimini yaratmış durumda. Bu etkiyi yaratmak için sosyal medyayı ve hedef gruplarının alışkanlıklarını çok iyi analiz etmek Apple’ın pazarlama başarısında önemli yer tutuyor.

Gizem yaratmak
Apple’ın en temel ve başarılı pazarlama yaklaşımı ürünleriyle ilgili müthiş bir gizem ve merak yaratmaktır. Yaptıkları lansmanlar bu gizemleri zirveye çıkaran ve Jobs’tan beri yeni ürünleri müthiş bir beklenti ve merak eşliğinde tanıtmalarını sağlayan organizasyonlardır ve pazarlama stratejilerinde önemli yer tutar. Yapılan lansmanlar öncesi yapılan detaylı tahminler, analizler, sürekli müşterilerin tanıtılan ürün için günlerce önceden mağazalardan ön sipariş vermesi, satış günlerinde mağazalar önünde oluşan uzun kuyruklar harika kurgulanmış bir pazarlama stratejisinin göstergesi.

Duygusal özdeşlik
Müşterilere ulaşmak ve tutunmak, onlar için önemli yer tutmak Apple’ın her zaman önemli özelliklerinden biri olmuştur. Fanboy veya Apple misyonerleri adı verilen kitle için bir yaşam tarzına dönüşmek duygusal özdeşlik kurmak yoluyla mümkün olmuştur. Ve bu pazarlama stratejisi Apple’ın önemli güçlerinden biri olarak öne çıkar. Apple ürün tanıtımlarında dahi sürekli duygusal özdeşliği öne çıkararak bu stratejiyi dünyada en etkin kullanan firmalardan biri olmuştur. Kullandıkları görseller, hazırladıkları reklam kampanyaları da hedef kitleye sunduğu mutluluk, eğlence gibi vaatlerle duygusal özdeşlik stratejisinde önemli yer tutar.

Görselliği öne çıkarmak
Günümüzde her alanda, her an binlerce içerikle karşılaşan insanlar için kalıcı olmanın tek yolu etkili görsellerden geçiyor. Video içeriklerin bugün bu kadar popüler olmasının nedeni de temelde bu. Genellikle reklam ve görsellerinde on kelime kullanan Apple da bu etkiyi iyi bilen ve muazzam uygulayan bir pazarlama stratejisine sahip. Çok az kelime, yoğun ve etkili görsellerle yaptıkları pazarlama kampanyaları şuana kadar satışları artırmak ve kalıcı etkiler bırakmak açısından son derece başarılı oldu.

Sosyal Medya Ajansı Nedir?

İnternetin dünyada hızla yaygınlaşmasıyla iletişim kanalları da bir o kadar çeşitlendi. Özellikle Facebook ve Twitter’ın kurulması ve yaygınlaşmasından sonra bilginin paylaşımı büyük medya şirketlerinden sıradan insanlara doğru kaydı ve böylece iletişim olanakları eskisine göre oldukça çoğaldı.

Artık bir haber almak ve insanların belirli bir fenomene tepkisini ölçmek için televizyon kanallarını gezmemıze veya olay gerçekleştikten bir gün sonra yayın yapan gazeteleri incelememize gerek kalmadı. Bilginin cep telefonumuzla kolayca erişilebilir hale gelmesi, eski iletişim metotlarını tamamen ortadan kaldırmasa da, onlara ciddi bir rakip getirdi. Klasik medyada kitleye mesajın verilmesinden sonra alıcı kitlenin geri dönüş imkanlarının kısıtlı olması ve bu sektörün siyasi ve ekonomik manipülasyonlara açık olması sosyal medyanın konumunu sağlamlaştıran nedenlerden oldu.

Elbette bu kadar büyük ve her gün daha çok

yayılan bir mecranın olanakları markalar için de cezbediciydi ve ürünlerinin pazarlanması için sosyal medya stratejileri geliştirdiler.
İşte sosyal medya ajansları da tam bu noktada markalara profesyonel hizmet vermek amacıyla ortaya çıktılar. Kreatif ajanslar zamanla içlerinde sosyal medya birimleri kurmaya başladılar veya tümden bu işi yapmaya başladılar. Zamanla “sosyal medya uzmanlığı” bir meslek koluna dönmeye başladı.

Markalar kendi işlerine yoğun bir vakit ayırdıkları için tanıtım ve iletişim işlerini devrederek iş yüklerini hafifletiyor, ayrıca konu hakkında ihtisaslaşmış ajanslarla çalışarak daha çok verim alıyorlar. Sosyal mecralarda hedef kitleye mesajın en etkili ve çarpıcı şekilde nasıl ulaştırılacağı konusunda uzman olan ajanslar zamanla çeşitlendi.

Peki nedir sosyal medya ajansı? En basit tabiriyle markanızın sosyal medyadaki gözüdür. Marka bilinilirliğini artırmak üzere hedef kitlenizle çok yönlü bir iletişim aracı olan sosyal medya üzerinden diyalog kurar, seslendiğiniz kitlenin bu iletişim deneyiminden memnun kalmasını sağlayarak sadık müşteriler yaratmaya çalışırsınız.

Sosyal Medya Ajansının Görevleri
Sosyal medya ajanslarının sorumluluk alanlarını daha geniş olarak şu şekilde tanımlayabiliriz:
• Ajanslar markanın sosyal medyada var olmasını sağlarlar. Bunu yapmanın yolu da bilinçli ve profesyonel bir dijital iletişim stratejisidir.
• Dijital iletişim stratejisi içindeki en temel görevlerden biri, marka dilini oluşturmaktır. Bunun için de seslenilen kitlenin niteliklerinin ajans tarafından tespit edilmesi gerekir.
• Ürünleri marka diline uygun bir şekilde tanıtacak içerikler oluştururlar. Kaliteli bir içeriğin en önemli özelliği paylaşılabilir veya hedef kitlenin ihtiyaçlarına sesleniyor olmasıdır.
• Sosyal medyada tüketicilerle bağ kurmanın yöntemlerini belirler. Bunun en güzel yolu mikrofonu takipçi kitleye uzatmak ve onları iletişime katmaktır.
• Kurulan bu bağ, markaların imajını pozitif kılacak ve gönüllü marka avukatları yaratacaktır.
• Markalar açısından en büyük sıkıntı, kendi tüketici kitlesinin hakkında ne düşündüğü olmuştur. Anketler gibi araştırma yöntemleri de belirli bir yere bu kadar marka algısını ölçmeye hizmet etse de, sosyal medya çok yönlü bir iletişimi sağlaması gibi birçok yönden daha başarılıdır. Sosyal medya ajansları markanızın algısını ölçmede aktif rol oynayacaktır.
• Sosyal medya ajansı çalışmalarının çıktılarını göstermek için rapor hazırlarlar. Bu rapor sayesinde bir yandan marka, ajansın çalışmaları hakkında bilgi alır, öte yandan ajans da verilere dayanarak stratejisini gözden geçirir.
• Kriz yönetimi de markanız için hayatidir. Ajansınız sosyal medyada markanızla yaşanan krizleri çözer, negatif durumları pozitife çevirir.

Sosyal Medya Ajansına Neden İhtiyaç Var?
Günümüzde markaların sosyal medya çalışmalarını dış kaynağa devretmesi yaygın bir trend olsa, bu işleri kendi içinde yürüten markalar da azımsanmayacak sayıda. Marka içi sosyal medyayı savunanlar, markanın ruhunu onu en iyi tanıyanların yansıtabileceğini düşünüyorlar; markayla deneyim yaşayan ve işin bizzat içinde olanların sosyal medya pazarlaması konusunda daha başarılı bir strateji izleyeceğini öne sürüyorlar.
Sosyal medya yönetimi işlerini ajanslara devreden markalar ise ajansların bu sektörde uzmanlaşmış bir kadroya sahip olması ve ihtiyaca uygun projeler geliştirmekte başarılı olduklarından dolayı bu tercihte bulunduklarını dile getiriyorlar. Birçok ajansın 7/24 destek verdiği için kurumsal firmalar için oldukça avantajlı hale geliyor.

Bazı firmalar ise proje bazlı olarak ajanslarla çalışıyor. Bu tür firmalar kreatif yönü gelişmiş ajanslar sayesinde güçlü bir pazarlama dili oluşturuyorlar.

Sonuç olarak, dış kaynakla çalışmanın sayısız avantajlara sahip olduğu açık bir şekilde görülüyor; bu yüzden günümüzde dijital ajanslarla çalışmak yükselen bir trend haline gelmiştir.

Sosyal Medya Ajansı Nasıl Seçilir?
Bir markanın ajans seçiminde dikkat edilecek en önemli nokta hedef kitlenin ihtiyaç ve arzularına seslenen bir dil oluşturma yeteneğidir. Bu amaç doğrultusunda potansiyel ajansınızın şu noktalarda kaliteli hizmet vermesi onları tercih sebebiniz olmalıdır:
• Markanızın güçlü özelliklerinin altını çizmesi
• Markanızın zayıf yönlerini güçlendirmesi
• Paylaşılabilir ve renkli içerik konusunda uzman bir kadroya sahip olması
• Hedef kitlenin duygularıyla iyi bir bağdaşım kurulması, hassasiyetlerin anlaşılması
• Şikayet yönetimi konusunda pozitif bir tavır geliştirebilme becerisi ve şikayet eden müşteriyi “marka avukatı”na dönüştürebilecek derecede markayı benimseme arzusu
Sosyal medyanın markalar açısından bir avantajı da yapılan işlerin önemli bir bölümünün çıktısının açık bir şekilde görünüyor olmasıdır. Bu kriterler eşliğinde ilgilendiğiniz ajansları değerlendirerek sağlıklı bir tercihte bulunabilirsiniz.

Dijital Pazarlamada SEO’nun önemi

Dijital Pazarlama Stratejisi

Dijital pazarlamanın en önemli adımı hiç şüphesiz dijital pazarlama stratejisi belirleme sürecidir. Kısaca dijital pazarlama stratejisinden bahsetmek gerekirse, hangi hizmet ya da ürünlerde rekabet yönünden avantajlı olduğunuzun, hangi hizmet ya da ürünün ne zaman ve ne şekilde pazarlanmasının uygun olduğunun, hangi hizmet ya da ürünler için hangi dijital pazarlama kanallarının kullanılacağının belirlendiği süreçtir.

Arama Motoru Optimizasyonu (SEO)

Dijital pazarlamanın en önemli platformunun, web siteniz ya da kişisel blogunuz olduğunu göz önünde bulundurursak, internet pazarlamacılığının en kritik ve kilit unsuru hiç kuşkusuz arama motoru optimizasyonudur. Potansiyel müşterileriniz, hizmet ya da ürünlerini öncelikli olarak arama motorlarında arar. Bu sebeple, arama motorlarında daha üst sıralarda çıkmanız daha çok müşteriye ulaşabilmeniz ve daha çok satış yapabilmeniz açısından hayati önem taşır.

  • SEO
  • Dijital Pazarlama
  • Kurumsal Seo

Üstelik arama motorlarında daha üst sıralarda görünmek, markanızın gücünü, marka bilinirliğini ve saygınlığınızı gösterir. Her ne kadar yerel pazarda iyi tanınan bir markaya sahip olsanız bile, ürünleriniz için aramalar yapan müşterilerin sizin siteniz yerine rakiplerinize ya da bayilerinize ulaşması, markanızın saygınlığına darbe vurur.

İnternetteki Varlığınız

İnternetteki varlığınızdan kastettiğimiz, çeşitli platformlarda en doğru ve en etkili şekilde yer alabiliyor olmanızdır, bunun için de, gerçek anlamda iyi bir pazarlama stratejisine ve özenli yapılmış arama motoru optimizasyonuna ihtiyacınız vardır. Kendinize en uygun dijital platformlara karar verdikten sonra, bu platformlardan en doğru müşteri kitlesine en efektif şekilde ulaşmanız büyük oranda arama motoru optimizasyonu sayesinde gerçekleşmektedir.

Çünkü arama motorları yönelik her iyileştirme çalışması, aslında dijital platformlardaki müşterilerinize ulaşma çabanıza ışık tutar ve size yol gösterir. Örneğin; hizmetleriniz ya da ürünleriniz arasından hangilerinde daha az rekabet yaşandığını ve hangilerinin daha çok müşteriye hitap ettiği yapılan arama motoru optimizasyonusonrasında ortaya çıkar.

SEO’ya Yönelik WEB Tasarımında Nelere Dikkat Etmeliyim?

WEB Tasarımında Nelere Dikkat Etmeliyim?

SEO ile ilgilenen ya da kendi sitelerinde sağlıklı bir arama motoru optimizasyonuna sahip bir çok kişi, iyi bir optimizasyonun yalnızca yazılardan ibaret olduğunu düşünebilir. Ancak, SEO’yu bir bütün olarak gördüğümüzde, ilgi alanları, dikkat süreleri, dikkat çekebilme insani faktörler, ziyaretçi süresi ve ziyaretçi devamlılığı ve tıklama sayısını kesin olarak etkilemektedir. Bu konuda tasarımında etkisi belki de bir çoğumuzun tahmin edeceğinden de fazladır. Hatta özellikle Kuzey Avrupa’da yalnızca SEO’ya yönelik tasarım alanında uzmanlaşan WEB tasarımcılarının sayısı gün geçtikçe artıyor. Peki SEO konusunda bir site tasarımında nelere mi dikkat etmeli?

  1. Flash Tasarımlarından ve Resim İçerisindeki Yazılardan Kaçının!

Tabi ki, flash tasarımlarının efekt kalitesi büyüleyici ancak flash kullanarak yapacağınız tasarımların hiç birinde yazılar arama motorları tarafından algılanamayacağından, kaliteli bir optimizasyon mümkün olmayacaktır. Aynı sebeple, şekillere gömülmüş yazılar da arama motorları tarafından saptanamayacaktır.

  1. Anasayfa İçeriğini Artırmaya Yönelik Yollar Bulun

Anasayfa içeriğini artırmak SEO için en bilinen çözümlerin başında gelir. Ancak, genelde bunu en önemli sayfa olan anasayfada yapmak oldukça zordur. Bu yüzden tasarımınızı, blog giriş içeriği ve önemli linklerinizi açıklayacak bölümler, referanslar gibi bir çok kesitlere yer verecek şekilde yaparsanız sayfa içeriğini artırabilirsiniz.

  1. Başlık Uzunluğu ve Yeri

Bir çok tasarımcının hata yaptığı bir diğer konu da başlıklardır. Başlık puntosu ne çok büyük ne de çok küçük olarak seçilmelidir ve ayrıca bir ana başlık 65 karakteri geçmemelidir. Ayrıca, başlık yeri tasarıma göre değişse de genel olarak, başlığın sola yatık bulunması okuyucu açısından kolaylık sağlar.

Bunun amacı başlığın tüm dikkati üzerine çekmesi ve bu sayede okuyucuyu yazının geri kalanını okumaya teşvik etmesi gerektiğidir. Böylece, sitedeki oturum süresinin uzatılması hedeflenerek internet sitesinin arama motorundaki pozisyonu artırılır.

  1. “Buraya Tıklayın” Link Düzeni

Eğer ki, yönlendireceğiniz sayfa bulunulan sayfa ile doğrudan ilişkili ise, bunu arama motorunun anlaması sitenin optimizasyonu için daha yararlı olacaktır. Bu yüzden yönlendirilecek sitenin anahtar kelimesini yazı linkindekullanmak yararlıdır.

  1. Çok Sayıda Yüksek Boyutlu Grafiksel İçerikten Kaçının

Resim boyutlarınıza, kullanılan pluginlere, daha doğrusu sayfanızı yavaşlatma ihtimali olan her şeye dikkat edin. Unutmayın, yavaş açılan bir internet sitesi, hemen çıkma oranını artıracaktır.

  1. Sosyal Medya Butonlarını İhmal Etmeyin

Sosyal medya butonlarını tasarımınıza göre rahatlıkla bulunabilecek yerlerde tutun. Bu ziyaretçilerinizin sosyal medyada içeriğinizi paylaşabileceğini hatırlatacaktır ve bu da size daha çok tıklama sayısı anlamına gelmektedir.

E-ticaret sitesi Başarı Planı

E-Ticaret sitesi kurmak ve bu sayede başarıya ulaşabilmek için başarılı bir planlama yapmak gerekir.
Öncelikle bir yol haritası çizilmelidir. Sonra adım adım gerekli şartlar yerine getirilmelidir.,
Şimdi başarılı bir e-ticaret sitesi için neler gerekir bunlardan bahsedelim.

Birinci Adım:

Öncelikle daha önce e- ticaret projesi olarak sunulmamış orijinal bir e-ticaret fikriyle ortaya çıkmak bize bir avantaj sağlayacaktır, Sunduğunuz alanda bir ilk olmak gerekir. Bu karlı bir iş olacaktır. Orijinal bir fikirle hızla yükselebilirsiniz. E-ticarette çok büyük sermayeli şirketleri bile geride bırakabilirsiniz. Yeter ki alanınızda bir ilk olun.

İkinci Adım:

İkinci adım olarak sunduğunuz alanda fark yaratmalısınız. Ürününüzü veya hizmetinizi benzer e-ticaret firmalarının yapmadığı bir şeklide sunmanız gerekir. Mesela diğerleri ürün isimleri veriyorsa siz sitenizde ürünün resim veya videolarını verebilirsiniz. Ürününüzü tanıtmada da bir ilk olun. Sitenize giren müşterilerin kolaylıkla kullanabileceği bir tasarım ve düzenlemeye sahip bir siteniz olmalı. Unutmamak gerekir ki siteniz şirketinizin vitrin ve tezgâhıdır. Şık düzenlenmiş bir vitrin ve müşterilerin işini kolaylaştıran güler yüzlü tezgâhtarlar ticarette hangi etkiyi yaparsa siteniz de o derece etkili olmalıdır.

Sitenizin sürekli güncel olması çok önemlidir. Dinamik bir site çekici olacaktır. Sonuçta ne kadar çok ziyaret eden olursa tanınmanız o derece kolay ve çok olacaktır. Tanınmak ve markalaşmak e-ticaretinizin değer kazanması demektir. Bu da ticarette başarıya giden basamaklardan biridir.

Üçüncü Adım:

Bir diğer önemli konu reklam ve pazarlamaya gereken önemi vermektir. Oysa ürününüzü bilmeyenlerin alışveriş yapmalarını beklemek faydasız bir bekleyiş olacaktır. Reklam ve tanıtım e-ticareti yaptığınız sürece devam etmelidir. Ne kadar kazandığınız veya tanındığınıza bakmaksızın ürününüzü daha çok kişiye tanıtmalısınız.

Dördüncü Adım:

E-ticaret sitesinde başarının bir diğer sırrı müşteri odaklı bir ticaret sunmaktır. Bunun için müşterilerle iletişim sürekli canlı tutulmalıdır. Onlardan sürekli bir şekilde yorum ve veriler almanın bir yolunu bulmak gerekir. Bunu bir forum veya blog kurarak ürününüz hakkında yorum ve geri bildirimler alabilirsiniz. Bu sayede müşterilerin ne istediğini belirlemiş olursunuz. Bu e-ticaret açısından altın değerinde bir bilgidir. Çünkü müşterinin ne istediğini bilirseniz onu müşteriye vererek ticaretinizde hızla artırabilirsiniz. Unutmayın ki kimseye istemediği bir şeyi satamazsınız.

Beşinci Adım:

Bir diğer başarı sırrı müşteriyi zor durumlara sokmamaktır. Vadettiğiniz ürün ve hizmeti müşteriye kolay ve hızlı bir şekilde ulaştırmalısınız. Ürün tesliminde sık yaşanan sorunlar e-ticaret için virüs kadar tehlikelidir. Yavaş yavaş ticaretinizi bitirir. E-ticarette esneklik ve devamlılık da önemlidir. Karşılaşılan küçük bir zorlukta yılmamalı vazgeçmemelidir. Hatta bu gibi durumlar hesaplanıp önceden önlemler alınmalıdır. Bu sayede devamlılığınızı sağlamış olursunuz. İşinizde hâkim olun. Yaptığınız işle ilgili tüm bilgilere mümkün olduğunca sahip olmanız başarınızın kaynağı olacaktır.

E-ticarette rakip analizi nasıl yapılır?

Eğer sitenizde sunduğunuz ürünlerin aynı zamanda tek üreticisi siz değilseniz bir rekabetin içerisindesiniz demektir. E-ticarette rekabet edebilmek ise rekabeti tanımlayabilmekle başlıyor. Sizinle benzer ürünler satan rakiplerinizin güçlü ve zayıf yanlarını tanımlayarak bunlara karşı önlem alabilmek ise karlı ve sürdürülebilir bir e-ticaret işinin en önemli noktalarından biri.

E-ticarette rekabet analizi yapabilmek için ilk olarak rakiplerin kimler olduğunu tanımlayabiliyor olmalısınız. Bunlardan bir kısmını zaten biliyorsunuzdur ama bu konuda sadece kendi aklınızdaki firmalarla yetinmek yerine ufak bir araştırma ile tüm önemli rakiplerinizi aslında kolayca bulabilirsiniz.

Bunun için bir rakip listesi yaparak işe başlayacağız ve ardından da rakiplerinizi 11 farklı kritere göre tek tek değerlendirerek işiniz için çok önemli bir rakip analiz tablosuna sahip olmanızı sağlayacağız.

IdeaSoft olarak potansiyel rakiplerinizi tespit etmek için en sık kullanılan birkaç yöntemi sizler için bir araya getirdik, işte bu yöntemlerin listesi:

  • Hali hazırda bildiğiniz rakipleriniz
  • Sizin hedeflediğiniz anahtar kelimelerde yapılan aramalarda organik olarak üstte çıkan siteler
  • Aynı anahtar kelimelerde arama motoru reklamları yayınlayan siteler
  • Sizinle ilgili ürünler sağlayan tedarikçilerin referansları arasında yer alan siteler
  • Bu alanla ilgili Twitter ve Facebook gibi sosyal ağlarda paylaşımlarda bulunan siteler
  • Sizin hedef kitlenizin takip ettiği yayınlarda reklam veren e-ticaret siteleri

Sadece bu maddeleri takip ederek artık durumlarını  analiz edebileceğiniz bir listeye sahip oldunuz. Şimdi sıra tüm rakiplerinizin sitesini tek tek ziyaret ederek bazı kriterlere göre ne gibi avantaj ve dezavantajları olduğunu değerlendirmeye geldi.

Burada tarafsız bir bakış açısı ile rakiplerinizin, müşterilerin satın alma kararını etkileyen farklı etmenlerde ne durumda olduklarına puan vermeniz gerekiyor. İşte satın alma sürecini yakından ilgilendiren 10 farklı etmen:

1-      Görsellik

2-      İçerik

3-      Ürün çeşitliliği/kalitesi

4-      Fiyat – ödeme seçenekleri

5-      Müşteri hizmetleri

6-      Kargo seçenekleri

7-      Sosyal medya pazarlaması

8-      E-posta pazarlama

9-      Arama motoru optimizasyonu

10-   Reklamlar

Bu etmenlerden bazılarını sadece rakiplerin sitelerini ziyaret ederek değerlendirebilirsiniz, fakat diğerleri için biraz zaman harcamanız gerekebilir. Örneğin e-posta pazarlamasındaki başarıyı ölçmek için tüm rakiplerinizin e-posta listelerine üye olmanız ve gönderimlerini takip etmeniz gerekecek. Müşteri hizmetlerindeki başarılarını ölçebilmek içinse rakiplerinizden alışveriş yapmak ve sonrasında sundukları servisin kalitesini ölçmeniz gerekebilir.

Tüm rakiplerinize bu 10 kritere göre bir puan verin sonradan hepsinin toplam puanlarını hesaplayın. Aralarında en yüksek puanı toplayanlar sizin için en ciddi rakipleri oluşturuyorlar demektir.

E-Ticaret Sitesi Nedir ? Nasıl Olmalıdır ?

İşletmeler ile tüketicileri bir araya getiren, online alışveriş işlemlerinin gerçekleştirilmesini sağlayan sitelere e-ticaret siteleri denir. E-ticaret sitesi, fiziksel bir mağazada bulunan veya gerçek firmalardan tedarik edilmiş ürünlerin internette yayınlanması ve çeşitli online ödeme sistemleri yardımı ile alışverişlerinin gerçekleştirilmesini sağlamaktadır. Bugün, internette alışveriş yapılabilen her site bir anlamda e-ticaret sitesi olarak kabul edilir.

 Profesyonel e-ticaret

Özellikle KOBİ işletmeleri başta olmak üzere, her ölçekten üreticiler, toptancılar ve pazarlamacılar ürünlerini internet üzerinden satışa sunmak istediklerinde, profesyonel e-ticaret yazılımlarını kullanmaktadırlar. Bu e-ticaret yazılımları, internette alışveriş yapılabilmesi için gerekli olan tüm özelliklere sahip hepsi bir yerde paketlerdir. Peki, bir e-ticaret sitesi nasıl olmalıdır:

Güvenli Olmalıdır

Güvenli Olmalıdır. Her şeyden önce, e-ticaret sitesinin tüm güvenlik önlemlerinin alınmış olması gerekmektedir. Sitenin sunucularında herhangi bir sorunla karşılaşmamak için özellikle altyapısı sağlam firmalarla çalışmaya dikkat edilmelidir. Aldığınız hizmetin, saldırı ve tehdit gibi durumlara karşı güvenlik önlemleri sağlamasının yanı sıra, düzenli olarak yedekleme özelliğinin bulunması da büyük önem arz etmektedir. Öte yandan, ödeme sayfalarında müşterilerin kart bilgilerinin güvenliğini sağlayabilmek adına en az 128bit ya da bir üst versiyonu olan 256bit SSL şifreleme sistemi kurulu olmasına dikkat etmelisiniz.

Arama Motoru ve SEO

                Arama Motoru İlişkisi İyi Olmalıdır. E-ticaret sitenizin çeşitli Google modüllerini kullanılabilmesi gerekir. Örneğin, otomatik Google Site Haritası oluşturabilmeli ve bu Site Haritasının Google ve diğer arama motorlarınca tanınabilir olması önemli bir etkendir. Sitenizi ziyaret eden kullanıcıların davranışlarını ve eğilimlerini detaylı olarak görebileceğiniz Google Analytics eklentisinin olması sitenizi nasıl kullandıklarını görmenizi sağlayacaktır. Öte yandan, örnek vermek gerekirse, XYZ Ürününün Fiyatları başlıklı bir yazının bağlantısı, www.siteadi.com/23kj78nl gibi karmaşık olmamalı, www.siteadi.com/xyz-urununun-fiyatları şeklinde arama motorlarının seveceği şekilde olmalıdır.

Web  Tasarım

                Geliştirilebilir Tasarım Özellikleri Olmalıdır. Kullandığınız e-ticaret yazılımı, yazılım firması tarafından düzenli aralıklarla geliştirilmelidir. Bununla birlikte, özellikle sitenin tasarımı başta olmak üzere, siz de sitenizde küçük değişiklikler yapabilmelisiniz. Şunu aklınızdan çıkarmayın, bugün sahip olduğunuz ve gözünüze hoş ve kullanışlı gelen bir site kısa zaman içinde demode hale gelebilir.

Yönetim Paneli

                Yönetim Paneli Kolay Olmalıdır. Bir e-ticaret sitesinde en sık üç alan kullanılır. Bunlar; ürün ekleme, sipariş kontrolü ve kargo takibidir. Bilhassa bu alanların, rahat ve kolay kullanılabilmesi gerekmektedir.

E-ticaret siteleri için SEO teknikleri:

1. SEO dostu link yapısı kullanın. Önemli anahtar kelimelerin, kategori ve ürün isimlerinin linklerinizde düzgün olarak yer almasını sağlayın.
2. Kategori yapınız SEO uyumlu olsun. Ağaç modelleme senaryosu üzerine kurgulayın.
3. Alt yapınız mümkün kılıyorsa Site.com/urun-adi/ şeklinde link yapısı kullanın. Site.com/kategori/urun-adi/ şeklinde oluşturulan sayfalar duplicate content problemi oluşturabiliyor.
4. Arama motorlarında aranma hacimleri artan hedef sayfalarınızı/kelimelerinizi ve kategorilerinizi anasayfa ve diğer güçlü sayfalarınızdan destekleyin.
5. Renk, beden, numara vs değişkenler için farklı ürün sayfaları oluşturmayın, mutlaka oluşturmanız gerekiyorsa canonical metası kullanarak duplicate content problemi oluşmasını engelleyin.
6. Kırık linklerinizi sürekli analiz edip, sitenizden kaldırın.

Site Üzerindeki (On-Page) Düzenlemeler

7. Kullanıcıların ürünlerinizi nasıl aradığını analiz edin.
8. Hedeflenmiş, açıklayıcı ve benzersiz sayfa başlıkları kullanın.
9. Tekil ya da çoğul kelimelerden hangisinin daha çok arandığını öğrenip ilgili sayfalarınızı ve kategorilerinizi ona göre optimize edin. Örnek: Cep telefonu, cep telefonları
10. Duplicate content sorunu yaşamamak için üreticinin ürün açıklamalarını birebir kullanmayın. En azından en çok satan ürünler için anlamlı ve yararlı açıklamalar yazın.
11. Hedeflediğiniz kelimeler için sayfalar oluşturun. Her kelime için tek sayfa üzerinde optimize etmeyin.
12. Kullanıcıya sağlayacağı faydanın düşük olduğunu bile bile kalitesiz içerikler üretip sitenizde yayınlamayın. Unutmayın, Google Panda sizi izliyor.
13. Arama sonuçlarında diğer siteler arasında daha çabuk fark edilmek için geliştirmeler yapın (tıklamaya yönelten açıklamalar, rich snippets, site linkleri, breadcrumbs yapısı vb)
14. Schema.org kullanarak ürünlerinizi işaretleyip, anlamlandırın.
15. Ürünlerinizin açıklamalarnı taze tutun, kullanıcıları yorum yapmaya yöneltecek şekilde tasarımlar geliştirin.
16. Görsel aramalarından (image search) en fazla trafiğe sahip olabilmek için görsellerinizi optimize edin, sitemap dosyası oluşturarak Google’a bildirin.

Link Yapılandırması (link building)

17. Her ürün/kategori başlığını anchor text şeklinde linklendirin. Aşırı görsel linklerden kaçının.
18. Rakiplerinizin link aldığı/kazandığı siteleri analiz ederek, oralardan link kazanmaya çalışın.
19. Ürünlerinize ve kategorilerinize link verirken text hyperlinks kullanın.
20. Ürünlerinize ve kategorilerinize sadece anasayfada link vermeye çalışmayın. Alt sayfalarınızı ve kategori sayfalarınızı iyi bir şekilde kullanarak en az anasayfa kadar güçlü sayfalar elde edin.

Tasarım ve Kullanıcı Deneyimi

21. Stratejik önemi fazla ve kolaylıkla anlaşılabilecek yerlere “call to action” ifadeler kullanın.
22. Kolay kullanışlı, sadece ve kullanıcı dostu arayüz geliştirin.
23. Kullanıcılarınızın sitenize olan güvenini arttırmak için güvenlik görselleri kullanın (verisign, visa, mastercard vb)
24. Kullanıcıya milyonlarca seçenerek sunarak kafasını karıştırmayın. Net ve kolay seçilecek yapılar geliştirin.
25. Sitenizde kullanıcıdan aksiyon alabileceğiniz ifadelere yer verin. Örneğin: Tam hayal ettiğim ürün, ürün satışa çıktığında mail gönderin, haber kaynağına üye olun vb.
26. Ürün satışlarınızı arttıracak görsel ve video içerikleri belirli dönemlerde test edin.
27. Sitenizin tüm tarayıcılarda, mobil platformlarda ve diğer cihazlarda sağlıklı bir şekilde görüntülendiğinden emin olun.
28. Satın alma sayfasını ve satın alma adımlarını olabildiğince basitleştirin. Bu geliştirmeler dönüşüm oranlarınızı pozitif etkileyecektir.
29. Sitenizin tüm sayfalarının en hızlı şekilde açılması için optimizasyonlar yapın (görsel, css, js, html vb)

Website Yapısı ve Mimarisi

30. E-ticaret alt yapınızı iyi seçin. SEO için yapacağınız geliştirmeleri engellemesi sizin zararınıza olacaktır.
31. Sitenizdeki sayfaları (kategori, ürün vb) XML ya da html olarak sitemap formatına getirip arama motorlarının webmaster araçlarına submit edin.
32. Session yapınızın URL yapınızı değiştirmediğinden emin olun. Bu sorun kopya içerikler oluşmasına neden olabilir.
33. Sitenizde Ajax kullanmaktan kaçının. Flash ve diğer SEO dostu olmayan teknolojileri olabildiğince az kullanın
34. En çok satan, yeni gelen, en çok beğenilen sayfalar oluşturup, sayfalandırma yaparak alt sayfalarınızın değerini arttırın. En çok satan ürünlerinizin birinci sayfada olmasına özen gösterin.
35. Sitenizde mutlaka RSS yapısının olmasına özen gösterin. Hatta RSS kategorileri oluşturun (yeni ürünler, en çok satanlar, en çok beğenilenler vb)
36. Kullanıcılara zengin bir arama özelliği sunun (marka, fiyat, özellik arama vb)

Sosyal Medya & Promosyonlar

37. Kullanıcının dikkatini çekecek, önemli noktalara sosyal paylaşım butonlarını ekleyin.
38. Kullanıcıların ürünler ve kategoriler hakkında yorumlar yapmasına olanak sağlayın. Ürünleri oylayabilecekleri bir alt yapı geliştirin.
39. Şirketiniz için pozitif buzz etkisi yaratacak kampanyalar düzenleyin, bunlar satışlarınızı dolaylı olarak etkileyecektir.
40. Mutlaka siteniz için blog oluşturun. Blog’ta kullanıcılarınızın faydalanacağı içerikler barındırın. Sadece ürünlerinizi tanıtmayın.
41. Bütçeniz dahilinde mutlaka PPC reklamlarını (AdWords, Facebook vb) kullanın. Dönüşümleri özel olarak ölçün.
42. Sadık müşterileriniz için özel mail kampanyaları düzenleyin, onlara özel indirimler uygulayın. Mümkünse bazı kullanıcılarınızdan kargo bedeli almayın.
43. Affiliate pazarlama yöntemlerini deneyin, dönüşümlerin diğer yüksek olan kanallarınız gibi olmasını beklemeyin.
44. Spam yöntemler kullanarak sitenize trafik çekmeye çalışmayın (spam mailler, sahte yorumlar vb)

Takip Etme – Ölçme

45. Kullanıcı davranışlarını detaylıca analiz edin, siteyi kullanan kitleleri segmente etmeye çalışın.
46. Alış-veriş yapan müşterilerinizi belirleyip, onları yeniden alış-veriş yapacak şekilde özel indirimler, kampanyalar düzenleyin. Bunlar kişiye özel indirimler olursa dönüşümler daha yüksek olur.
47. Dönüşümlerinize odaklanın ve satışlarınızı arttıracak radikal değişikliklerden çekinmeyin.
48. Siteniz ve sayfalarınız üzerinde A/B – çoklu değişken testleri uygulayarak dönüşümlerinizin artmasına yardımcı olun.

Site Dışı (Off-Page) Faktörler ve Mutlaka Olması Gereken Fonksiyonlar

49. Sitenizin kaç dilde yayın yapacağına karar verin. Diller arasındaki geçişleri cookie ile yapmayın. Subdomain yapılandırması kullanın.
50. TLD (top level domain) kullanın. Markanız için daha ciddi bir duruş sergileyecektir.
51. Sitenizi barındırdığınız hosting’in ya da serverların minimum down-time oranı yaşamasını sağlayın.
52. Varsa diğer ülkeler için bölgesel lokasyon değişikliklerini yapmayı unutmayın. Arama motorlarının servislerinden yararlanın.
53. Basit ve kullanışlı bir mobil web sitenizin olmasına özen gösterin.
54. Ürün sayfalarınızda benzer ürünleri göstererek kullanıcıları satın almaya yönlendirin.
55. Ödeme seçeneklerinizi arttırın.
56. Gerektiği durumlarda kargo maliyeti almayın, müşterilerinizi bununla şaşırtın.
57. Robots.txt kullanarak arama motorlarının indexlememesini istediğiniz alanlara girmesini engelleyin.
58. Özel fırsat sayfaları oluşturarak kullanıcılarınızı buraya yönlendirin.
59. Özel marka sayfaları oluşturarak, bu markalara ilgi duyan kullanıcılarınıza farklı kanallardan ulaşın.
60. Bu yazı sizin için faydalı olduysa paylaşın : )

Google Webmaster Tools nedir ? Nasıl kullanılır ?

Google Webmaster Tools 

Google Webmaster Tools, teknoloji devi Google’ın, webmasterlara sunduğu çok kullanışlı yönetim araçlarıdır. Bu yönetim araçlarını doğru şekilde kullanarak mümkün olan en iyi optimizasyonu sağlayabilirsiniz.

Google Webmaster Tools ile neler yapılabilir ?

Google Webmaster Tools’a, Google hesabınızla giriş yaptıktan sonra, sol menüde yer alan birbirinden farklı sekmeler bulacaksınız. Bu yazımızda, bu sekmelerden bazılarını inceleyeceğiz.

Yapılandırma

  • Ayarlar: Bu sekmeden, siteniz için Coğrafi Hedef belirleyebilirsiniz. Coğrafi Hedef belirleyerek, sitenizi belirli bir ülkeyi hedef alacak şekilde ayarlayabilirsiniz.
  • Site Bağlantıları: Site bağlantıları, arama sonuçları sayfasında sitenizin hemen altında görünen, otomatik olarak oluşturulmuş kısa yollardır. Bu sekmeden, bu tür otomatik bağlantıları kaldırabilirsiniz.
  • URL Parametreleri:Bu sekmeden, sitenizin URL’sinde yer alan birtakım parametreleri engelleyebilirsiniz.  Bu konuya yeterince hâkim değilseniz, dokunmamanız tavsiye edilir.
  • Adres Değişikliği: Sitenizi için domain değişikliği yaptığınızda, Google’ı bilgilendirmeniz gereken yer burasıdır. Domain değişikliğini öğrenen Google, kaybınızı minimum tutacaktır.
  • Kullanıcılar: Google Webmaster Tools hesabınızdaki yöneticiler burada listelenir.

 

Sağlık

  • Tarama Hataları: Google örümceklerinin sitenizi tararken karşılaştığı hatalar burada listelenir. Araçlar arasındaki en önemli sekmelerden biridir. Burada yer alan hataları düzelterek, SEO durumunuzu geliştirebilir, sadece yazılım incelemeleri yapmakla kalmaz, aynı zamanda sunucu durumunuzu da takip edebilirsiniz.
  • Tarama İstatistikleri:Bu sekmede, sitenizin taranma sıklığını, taramanın ne kadar sürdüğünü öğrenebilirsiniz.
  • Engellenen URL’ler:txt kullanarak engellemiş olduğunuz URL’leri görebileceğiniz ve robots.txt güncellemeleri yapabileceğiniz alandır.
  • Google gibi Getir:Sitenizin herhangi bir sayfasını Google gibi getirebilir ve durumunu kontrol edebilirsiniz. İlgili sayfa arama motorunda yer almıyorsa dizine eklenmesini talep edebilirsiniz.
  • Kötü Niyetli Yazılım: Sitenizde, virüs, Truva atı gibi herhangi bir kötü niyetli yazılım olup olmadığını buradan görebilirsiniz.

 

 Trafik

  • Arama Sorguları: Bir diğer önemli sekme de burasıdır. Sitenize gelen ziyaretçilerin, arama motorunda hangi sorguları yaparak geldiğini, hangi sorguların kaç kez yapıldığını görebilirsiniz. Anahtar kelime takibinizi de yine buradan yapabilirsiniz.

Optimizasyon

  • Site Haritaları: Sitenizin site haritalarını bu sekmeden ekleyerek, indekslenme hızınızı arttırabilirsiniz.
  • URL’leri Kaldır: Herhangi bir aksi durumda, bir sayfanızın yayından kaldırılmasını buradan sağlarsınız.
  • İçerik Anahtar Kelimeleri: Anahtar kelime yoğunluğunuzu ve anahtar kelime sıralamanızı görebilirsiniz.

Pazarlamada Segmentasyon Nasıl Yapılır?

Marketing stratetijileri arasında yer alan pazar segmentasyonu, yeni ve var olan müşterilere dijital olarak ulaşmanın en önemli yollarından biri. Peki pazarlamada segmentasyon nasıl yapılır?

Brandwatch içerik yazarı Kit Smith tarafından Brandwatch blog sayfasında yayınlanan “Why Your Buyer Personas Are Wrong and How to Fix Them” adlı yazıda pazarlama segmentasyonunun nasıl yapılacağını basit ve etkili bir şekilde aktarılıyor.

Pazar Segmentasyonu nedir?

Pazar Segmentasyonu, markaların ilgili olduğu pazarı alt pazar bölümlerine ayırarak, seçilen küçük pazara yönelik stratejiler oluşturmayı hedefler. Bu da daha kolay anlaşılabilir, daha hedef odaklı ve daha verimli bir marketing başarısı elde etmeye yardımcı olur. Belirlenen alt pazarlar; hedef grupların isteklerine, ihtiyaçlarına ve ilgilerine yönelik ayrı marketing stratejisi geliştirmek için kullanılır.

Pazar Segmentasyonu Çeşitleri

Smith’in yazısında pazarlamada segmentasyonun; cinsiyet, yaş, ilgi, konum, davranış ve avantaj odaklı olarak bölümlere ayırma şeklinde yapılabileceği vurgulanıyor. Yazıya göre hedef gruplarını ayırmak için kullanabileceğiniz pazar ve müşteri segmentasyonu türleri ise şöyle:

 

• Demografik segmentasyon
• Coğrafik segmentasyon
• Psikografik segmentasyon
• Davranışsal segmentasyon
• Fayda segmentasyonu
Segmentasyon kriterlerine baktığımızda ölçülebilir, ayırt edilebilir, önem arz eden, finansal ve erişilebilir olarak belirlendiğini görüntüleyebiliyoruz. Hedef gruplarını segmentasyonlarını tanımlamak için yapmanız gerekenler ise şöyle tavsiye ediliyor;
• Müşterilerinizi anlayın.
• Çözüm sunduğunuz problemleri anlayın.
• Segmentin boyutu ve değeri üzerinde tahmin yürütün.
• Verileri benzerliklerine göre gruplandırmak için kümeleme analizi yapın.
Dijital dönüşüm ve sosyal medyanın yükselişi, daha fazla hedef kitle odaklı pazarlama faaliyetinin ortaya çıkmasını sağlamıştır. Yazıda belki bir gün reklamların her bireye göre ayrı uygulanabileceği belirtilirken Minority Report öngörüleri gerçekleşene kadar hedef grupları yönteminin, marketing uzmanları için en iyi şey olduğu vurgulanıyor.
Pazar segmentasyonu ile hedef kitlenize daha anlamlı şekilde pazarlama faaliyetleri gerçekleştirebilirsiniz. Veriler üzerinden çalışarak müşterilerinize sunacağınız hizmetleri daha verimli hale getirebilir, stratejilerinizi buna göre düzenleyebilirsiniz. Daha hedef grubu odaklı olacağınız için doğru içeriği, doğru ürünü veya servisi müşterilerinize ulaştırabilirsiniz.

Müşteri Deneyimi Yolculuğu Haritası Nasıl Hazırlanır?

Marketing stratejilerinizde nasıl fark yaratacağınızı düşünüyorsanız müşteri yolculuğu haritası hazırlamanız oldukça etkili olabilir. Peki müşteri deneyimi yolculuğu haritası nasıl hazırlanır?

Müşteri yolculuğu haritası, müşterinin deneyimini anlayarak satış gelirini artırmak için oldukça faydalı bir yöntem. Müşterinizin yerine geçip markanızın pazarlama adımlarını deneyimlemek, müşteriniz ile empati kurararak nerede yanlış yaptığınızı ve nerede doğru bir strateji izlediğinizi doğrudan tecrübe etmiş olursunuz. Örnek olarak IBM tarafından otomotiv sektörü müşteri deneyimi yolculuğu videosunda harita, ayrıntılı bir şekilde aktarılıyor.

Müşteri deneyimi yolculuğu haritası, müşterilerin markayı deneyimleme yolculuğu belirli sıralarla tahmin edilerek bir dizi deneyim ile davranışları ve alışkanlıkları gözlemlemenize yardımcı olur. Bunun için yardımcı olabilecek farklı infografik örneklerinden ve videodan ilham alabilirsiniz. Deloitte Digital – Customer Experience Journey Mapping videosu ise müşteri deneyimi yolculuğunu başından sonuna kadar deneyim hakkında görsel bir anlatım sunuyor.

Salesforce Exacttarget Marketing Cloud tarafından hazırlanan Customer Journey Success | Müşteri Yolculuğu Başarısıinfografik çalışmasında müşteri kazanımı, seyir halinde olmak, etkileşim kurmak, elde tutmak aşamalarının sonunda başarıya ulaşmak olarak adlandırılıyor.

Müşteri Deneyimi infografik

Sabre Airline Solutions tarafından hazırlanan Mapping The Data Driven Customer Experience Journey |Data Odaklı Müşteri Deneyimi Yolculuğunun Haritasını Çıkarmak adlı infografik hava yolları için müşterinin seyahat deneyiminin rotasının çizildiği, karşılaşabileceği aksaklıklar ve elde edebileceği kişiselleştirilmiş deneyimleri aktarıyor.

data odaklı musteri haritası infografik

CMS Wire tarafından hazırlanan Customer Experience Lifecycle | Müşteri Yolculuğu Döngüsü adlı infografikte müşteri deneyiminin satın aldığı noktada değil ihtiyaç anında başladığı vurgulanıyor. Döngüde ihtiyaç, farkındalık, karşılıklı ilişki, deneyim, etkileşim ve sadakat olarak sıralanıyor.

Müşteri Deneyimi Yolculuğu Infografik

İçeriğinizin daha kolay paylaşılmasını sağlamanın 6 yolu

Herkes onaylanmayı, kabul almayı sever; özellikle de pazarlamacılar. Bu sebeple birileri içeriğinizi paylaştığında sizde de bir memnuniyet ve gurur oluşmaktadır.

İş anlamında da bize fayda sağladığı gerçek olsa bile bu işi yapanlar için içeriklerinin çok paylaşılması iyi bir şeyler ürettikleri anlamına geldiğinden daha çok mutlu olmaktadırlar.

İnsanların üretmiş olduğumuz içerikleri paylaşması için onları tatlılıkla ikna etmeye çalışırız.

Gerçekte ise işler o kadar da güzel yürümemektedir. Yapılan araştırmalara göre üretilen içeriklerin yarısından fazlası 8 veya daha az kişi tarafından paylaşılmaktadır.

Hayal kırıklığını birkaç ufak teknik ve yazılım ile gidermek mümkün. Böylece ortalamanın üstünde paylaşım yakalayabilirsiniz.

Sadece paylaşmaya değer içerikleri paylaşın

Daha öncede bunu duymuş olabilirsiniz ama rica ediyorum görmezden gelmeyin. Yeteri kadar yaratıcı olmazsanız, ilginç içeriğiniz yoksa mükemmel tanıtım yeteri kadar yardımcı olmaz. Dahası zararı bile dokunabilir.

Nasıl mı? Yeteri kadar reklam yaparsanız, insanlar içeriğinize göz atar ve o kadar da iyi olmadığını görünce hakkınızda kötü bir izlenim edinecekler. Onlar için kötü bir deneyim olacaksınız. Devamında bu tür zayıf içerikler ile görmezden gelinmeye başlarsınız.

Daha çok zamanınızı alsın daha az paylaşın ama kaliteli içerik paylaşın, lütfen.

Görsel kullanın

İçerik paylaşımı ile ilgili konuştuğumuzda genel olarak sosyal medyadan konuşmuş oluruz. Sosyal medya, görsel sever. Facebook’ta yapılan resimli paylaşımlar diğerlerine oranla yaklaşık 2.3 kat daha etkileşim almaktadır.

Sosyal paylaşım eklentileri kullanın

Bu tavsiye özellikle blog kullanıcıları için olsa bile diğer alanlar içinde iş görmektedir. Hala yapmadıysanız sitenizin her sayfası için bu paylaşım butonlarını ekleyin.

Doğru araçlara sahip olmak büyük farklılıklar yaratır.

Neleri paylaşmanız gerektiğini insanlara sorun

Hadi canım! Şaka yapıyor olmalısın dediğinizi hisseder gibiyim. “İşe yaramaz!” Diyebilirsiniz. Denemden yargıya varmayın derim. Yıllardır sosyal medya için ne diyoruz “çift taraflı iletişim mecrası” bu nedenle çift taraflı iletişiminizi başlatmalısınız.

Değindiğiniz kişileri de içeriğe ekleyin

Etkileyen pazarlamayı duymuş olmalısınız. Şirketinizin veya markanızın başkaları aracılıyla tanıtılması olayıdır. İçeriğinizi de kişiler aracılığıyla daha fazla kişiye ulaştırabilirsiniz. İçerikle ilgili kişileri sosyal medyada etkileşime kullanıcı adları ile koyduğunuzda akıllıca bir hareket yapmış olursunuz.

Mükemmel başlıklar yazın

Alın size acı bir gerçek: insanların çoğu içeriğinizi okumayacaktır, paylaşanların bir kısmı da buna dâhil. Paylaşmaya karar verme durumu sizin attığınız başlığa bağlıdır. Mükemmel başlıklar paylaşım alır.

Müşterilerinizi takip ederken izlemeniz gereken 5 stratejik yöntem

Bir kişiyi 10 defa üst üste arayıp ulaşamayıp daha sonra bu kişiye birçok defa sms gönderip ve üstüne mektup bile yollayıp en sonunda bu kişiye ulaştığınızda ona sevmediğinizi söylerseniz bu mantıksız olur.

Tüm bunlar size çılgınca gelebilir çünkü bunlar aslında çok sık yapılan, mantık dışı yapılan hareketlerdir. Eğer sürekli mantıkla hareket ederseniz işinizde herhangi bir başarı elde edemezsiniz.

Takip etme stratejisi için yaratıcı yollar bulunması gerekir. Yaratıcı takip kararlılıkla olur. Müşterilerinizi takip etmede bir yıldız olmalısınız. Ve bunu da yapmak için bazı stratejiler uygulamasınız.

İşte müşterilerinizi takip ederken izlemeniz gereken stratejiler:

Bunu görünce seni düşündüm
Müşterilerinizi bir postadan, atılan bir tweetten, bir makale den, haber kanallarından, bir sergiden veya bir fuar alanı bir yerden bulabilirsiniz. İlginizi çeken muhtemel müşterilerinize ‘sizi burada gördüm ve takip etmek istiyorum’ diyebilirsiniz. Ve müşterinizin ilgi alanlarından sohbet ederek aranızda ki bağı kuvvetlendirebilirsiniz.

Kişisel sesli e-posta
Bu müşteri elde etmek için 6,7 ve belki de 8 ay alan bir süreç gerektirebilir. Her şeyi sonlandırmanız gerekiyor. Bunun profesyonellik olmadığını düşünüyor olabilirsiniz ama bence profesyonellik sadece işlerinizle ilgili öğrendiğiniz şeyleri uygulamak değildir. Her şeyi bir kenara bırakın ve sadece kendi fikirlerinizle hareket edin.

Hediye çeki
Müşterileriniz için bir benzin istasyonundan veya marketten alacağınız hediye çeklerinin size geri dönüşü inanılmaz olabilir.

Onları dergide yayınlayın
Herkes popüler bir derginin kapağında olmak ister. Müşterilerinizin dikkatini çekmek için var olan müşterilerinizi kullanın. Onları şımartın. Müşterilerinizi şımartmak, önemli bir stratejidir.

Telegram kullanın
Telegram kullanımı çığ gibi büyüyor. Whatsapp’dan müşterilere ulaşmak da popülerleşti artık ama Telegram? Potansiyel müşterilerinize telegram üzerinden ulaşmaya çalışın. Onları şaşırtacağınız kesin.

Facebook çalışanları ne kadar kazanıyor?

Facebook’ta çalışmaktan daha çekici bir teknoloji işi düşünmek zor. 1,59 milyar aktif kullanıcı sayısı ile sosyal ağ, inanılmaza ve tabii liderliğe ulaştı. Şirket CEO’su Mark Zuckerberg Amerika’da en sevilen yöneticilerden biri; ayrıca şirket COO’su Sheryl Sandberg de en ünlü yöneticilerden biri.

Öyleyse işte size ücretler. Glassdoor’un kendi bildirdiği ödeme rakamlarına göre, Facebook yatırımcı-bankacı seviyesinde para kazanabileceğiniz bir yer. Tabii eğer mühendisseniz.

Glassdoor’a göre, Facebook’taki 15 farklı pozisyon için toplam rakamlar -yıllık maaş ve bonus- artan sıralamayla şu şekilde:

1. Ürün Analisti: $118,864

2. Üretim Mühendisi: $132,534

3. Kullanıcı Arayüz Mühendisi: $146,708

4. Veri Mühendisi: $146,949

5. Ağ Mühendisi: $160,172

6. Yazılım Mühendisi III: $171,076

7. Araştırma Bilim adamı: $172,705

8. Teknik Program Müdürü: $175,589

9. Yazılım Mühendisi: $183,397

10. Veri Bilim adamı: $185,743

11. Ürün Mühendisi: $194,907

12. Yazılım Mühendisi IV: $209,988

13. Üstdüzey Yazılım Mühendisi: $211,647

14. Yazılım Mühendisi V: $259,349

15. Mühendislik Yöneticisi: $380,861

Eğer bu işlerden birini istiyorsanız, veriler öyle gösteriyor ki Stanford Üniversitesi, Kaliforniya Üniversitesi, Berkeley ya da Austin, Texas Üniversitesi‘ne gitmelisiniz.

Dijital pazarlamaya nasıl başlamalı?

İşletmeler, dijital pazarlama başladıklarında Facebook‘ta bir sayfa açıp, biraz da reklam vererek işi çözebileceğini düşünebilirler. Ancak sonuç alabilmeniz için mutlaka bir stratejiniz olmalı.

Bu stratejilerin en önemlisi, dijitale harcanacak zaman ve bütçeyi doğru yerlerde kullanmak. Eğer işletmenizi dijital dünyayla tanıştırmak istiyorsanız, bu adımları takip ederek sağlıklı bir başlangıç yapabilirsiniz.

1. Basit ancak faydalı bir blog oluşturun

Artık blog sahibi olmak çok farklı bir şey değil. Pek çok markanın ve internet kullanıcılarının blogları mevcut. İşe blogla başlayın. Pek çok yeni girişim, heyecanla bloglar yazmaya başlar. Ancak en başta pek de istedikleri okunmalara erişemeyince blog yazmayı bırakırlar. Hatta büyük markalarda bile güncel olmayan bloglara rastlamak mümkün. Bunu önlemek için yazmış olmak için yazmayın.

Blogunuzda sağladığınız ürün veya servisle ilgili müşterilerinizin sorabileceği soruları yayınlayın. Müşterilerinizden en çok hangi şikayetleri alıyorsunuz? Hangi övgüleri? Müşterilerinizin size gönderdiği öneriler de ilgi çekici olacaktır. Önemli olan müşterilerinize değerli bir içerik sunmak. Değerli bir içerik ürettiğinizde –ve biraz sabrettiğinizde– doğru sonuçlar aldığınızı göreceksiniz.

Blogunuzda şirketinizle ilgili duyurulara da yer verebilirsiniz. Sektörünüzle ilgili uzman yazıları, sağladığınız ürün veya hizmetin çözdüğü problemleri anlatabilirsiniz. Böylece kullanıcılarınız ve sosyal mecralar için kaliteli içerikleriniz olacak. Sabırla düzenli olarak blog yazmaya devam edin. Günün sonunda bu bir şirket kültürü haline gelecek ve müşterileriniz blogunuzdan gerçek anlamda faydalanmaya başlayacak.

2. Sosyal medyadaki bütün mecraları tanıyın, ama hepsinde yer almayın

Yukarıda da belirttiğimiz gibi, önemli olan değer yaratmak. Eğer müşterileriniz Pinterest’te yer almıyorsa, oraya efor harcamanız gereksiz olacaktır. Önceliklerinizi belirleyin. Bazen niş platformlar, işinize en uygun yerler olabilir. ‘En büyük mecralarda mutlaka yer almalıyım!‘ çok da doğru bir fikir olmayabilir. Hedef kitleniz nerede? Hedef kitleniz hangi mecraları aktif olarak kullanıyor? Kullandığı mecralardan en aktif olduğu hangisi? Bu soruların yanıtlarına göre aktif olacağınız sosyal mecraları belirleyip, kaliteli içerikler üretmeye başlayın. Gayet basit: Doğru yerde, doğru kişilere, doğru şeyler paylaşın.

3. Google’ı sakın ama sakın kızdırmayın

İnternette iş yapmak isteyen bir işletmenin başına gelebilecek en kötü şey Google dizininden kaldırılmaktır. Maalesef bu işe girişen pek çok işletme, bilgisizlikten ya da sahtekar kişiler tarafından kandırılarak spam linkler satın alıyor. Pek çok işletmede -büyüklerinde bile- ‘Google’da en üst sırada olmak istiyoruz.’ sözü mutlaka konuşulur.

Google tarafını ve dijital pazarlamayı iyileştirecek daha pek çok yol var. Bu yüzden bu tip spam işlerine girmek, çok temelsiz bir risk olacaktır. Blogunuzu açın, doğru sosyal platformlarda kaliteli içerikler paylaşmaya başlayın ve dijitale merhaba diyin. İşler yolunda giderse ya bir uzmanı işe alarak ya da uzman bir ajansla sözleşme imzalayarak işletmenizi daha yukarıya taşıyabilirsiniz.